Samsun Haber
Giriş Tarihi : 05-11-2018 09:07   Güncelleme : 05-11-2018 09:07

​Misyonerlik sömürgeciliğin ileri karakolu!

​Misyonerlik sömürgeciliğin ileri karakolu!

Türk Ocağı Samsun Şubesi “Osmanlı’dan Cumhuriyete Türkiye’de Misyonerlik Faaliyetleri” konulu bir konferans düzenledi.

Yunus Emre Tekinsoy’un konuşmacı olarak katıldığı konferans Samsun Öğretmenevi Konferans Salonu’ndan gerçekleştirildi.

Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Yunus Emre Tekinsoy öncelikli olarak “Misyonerlik” kavramı, misyonerliğin ortaya çıkışı ve gelişimi, Hıristiyanlık inancı açısından misyonerliğin anlamı üzerinde durdu.

Tekinsoy şöyle devam etti;

MİSYONERLİK SÖMÜRGECİLİĞİN İLERİ KARAKOLU

Hıristiyan teolojisi açısından misyonerliğin dayandığı temel ilkeler üzerinde duran Tekinsoy, tarihi süreç içerisinde Misyoner teşkilatlarının kuruluş ve gelişimden bahsetti. Misyonerliğin yalnızca dini bir örgütlenme olarak ele alınamayacağını, başlangıçta, Hıristiyanlık inancının, ilk yayıldığı yerlerde tutunmasının başlıca yardımcısı olan misyonerliğin, zaman içerisinde Batı sömürgeciliğinin ulaştığı coğrafyalarda, sömürgecilerin emellerini gerçekleştirmesi için önemli araçlardan biri haline geldiğini belirtti.

Misyoner teşkilatlarının en önemli faaliyet alanlarından birisi olarak kendilerine Osmanlı coğrafyasını seçtiklerini belirten Tekinsoy, “Osmanlı Devleti’ne yönelen ilk misyonerlik faaliyetleri Cizvit ve Fransiskan misyonerler tarafından başlatılmıştır. 17. yüzyılda başlatılan bu faaliyetler İstanbul’daki Fransız konsolosluğu tarafından desteklenmiş ve yüzyılın ortalarından itibaren Osmanlı İmparatorluğu sınırları içerisinde yaşayan Rum, Ermeni, Süryani ve Yezidi gibi azınlıklar bu faaliyetlerin merkezine oturmuştur. Katolik mezhebine bağlı bu misyonerler eğitim, sağlık ve sosyal alanlarda açtıkları çeşitli kurumlarla çalışmalarını sürdürmüşlerdir.” sözleriyle konuşmasına devam etti.

Genelde Osmanlı, özelde Anadolu ve Türkiye coğrafyasının misyonerler için bir çekim merkezi olmasının nedenleri üzerinde durduktan sonra Fransızların yönlendirdiği misyoner faaliyetlerine 1800’lü yıllardan itibaren Protestan misyoner teşkilatları da eklendiğini; yeni kurulan ve Dünya’da etkinlik kurmak isteyen ABD’nin Protestan misyonerleri Osmanlı topraklarında yönlendirme konusunda başı çektiği ifade etti. Bu amaca yönelik olarak ABD’de kurulan Boston merkezli “American Board of Commissioners for Foreign Missions (ABCFM)” misyonerlik teşkilatının, Türkiye topraklarını kilit ülke olarak ilan ettiğini, 1900’lü yılların başlarına kadar 500’ün üzerinde misyoner okulu açıldığını; bunları hastane ve yetimhane gibi sosyal hizmet sunan başka kurumlarla desteklediğini anlattı. Her ne kadar, gerçekleşen faaliyetler insani gözükse de misyonerlerin gerçek amaçlarının çoğu zaman ABD’nin siyasi emellerine hizmet etmek olduğunu ifade etti.

Misyonerliğin geçmişte olduğu gibi günümüzde de siyasetten ekonomiye, jeopolitikten jeostratejiye kadar dünya politikalarının belirlenmesi ve yönlendirilmesinde önemli bir yere sahip olduğunu belirten Tekinsoy, bu açıdan günümüzdeki misyonerlik faaliyetleri ve Türkiye’ye yönelik çalışmaları hakkında bilgi vererek konferansı sonlandırdı.

 

adminadmin