Fikir
Giriş Tarihi : 22-07-2024 18:12

Nüfusumuz Durdu!

Türkiye’de nüfus artışı durdu. 2023 yılında nüfusumuz sadece 92 bin kişi aratarak 85.372.000 adete ulaştı. Nüfus artış hızımız binde 1,1 ile Avrupa ortalamasının da altında düştü.

Nüfusumuz Durdu!

2022 yılı AVRUPA nüfusu artış hızı ortalaması binde 6,1…

Türkiye’de 2001-2019 yılları arasında nüfus artış hızı binde 10 rakamının altına hiç düşmemişti.

Kısaca yıllardır üzerimizde uygulanan nüfus düşürme projesi başarıya ulaşmıştır ve artık nüfusumuz hızla yaşlanmaktadır.

Yıllardır en az üç çocuk tavsiyemiz olmasına karşılık sahadaki uygulamalar bu çağrıyı destekler tarzda değildir.

 

1.Sezeryanla doğum oranı  yüzde 50,1. Dünya ortalaması % 15,

 

2.Anlaşılmaz bir üniversite sevdası içimize sokuldu. Kızlarımız üniversiteyi bitirdiğinde 22-23 yaşlarına geliyor. Yüksek lisans, doktora gibi uygulamalarla kariyer planlaması yapan kızlarımız ilk çocuğunu 28-30 yaşlarında doğurabiliyor ve sonrasında mecali de, arzusu da kalmıyor,

 

3.Zina serbest. Dini hassasiyetler zayıf olunca evlenip de çocuk sorumluluğu altına niçin gireyim diyen gençlerimizin sayısı hızla artıyor. Aynı evde yaşayan çiftlerin sayısı yakın çevremizde bile dikkat çekecek şekilde artıyor,

 

4.Seküler hayat, hayatın her bir anından izzet alma duygusu çiftleri çocuk yapmaktan alıkoyuyor. Gençliğimizi yaşayalım sonrasında bakarız tarzı düşünceler gençler arasında yaygınlaşıyor,

 

5.Doğurganlık kapasitemiz düşüyor. Adeta tedavi görmeden çocuk sahibi olabilen çiftler yok denecek kadar azaldı. Çevresel faktörler, beslenme şeklimiz, kullandığımız ilaçlar üreme kapasitemizi düşürüyor. 2000 yılından bugüne erkek sperm sayısında % 50 azalma var.

 

6.“Hayat çok pahalı. Biz kendimizi zor geçindirebiliyoruz. Çocuklarımıza nasıl bir gelecek hazırlayabiliriz ki” kaygısı gençler arasında yaygın. Genelde tek çocuk eğilimi ağır basıyor,

 

7.Yıllardır çok çocukla ilgili yapılan algılar, adeta üç-dört çocuk sahibi olunması ayıp bir şeymiş gibi verilen mesajlar da etkili oldu.

 

8.Aile kavramının kutsaliyetinin azal(tıl)ması, boşanmaların artması (üç evlilikten biri boşanma ile sonuçlanıyor) yine çocuk yapma isteğini köreltiyor. Kadına şiddetin önlenmesi maskesi altında yapılan uygulamalarla çekirdek aile yapısı bozuldu. Her an boşanabiliriz düşüncesi çiftlerin çocuk sahibi isteğini ertelettiriyor,

 

9.Köylerimizin hızla boşaltılması, insan gücüne olan ihtiyacın hem tarım ve hem de hayvancılık sektöründe azalması da doğum oranların düşmesinde etkili oldu,

 

10.…

Bunlar çoğaltılabilir.

Ama en baştan söylediğim kanaatimi tekrar arz ediyorum.

Bu maddelerin hepsi de birer proje idi ve üzerimizde başarı ile uygulandı.

Bizler de aynı şeyleri yapıp farklı sonuçlara ulaşmayı denedik olmadı ve olamazdı zaten.

Nüfusumuzun hızla yaşlanması, genç nüfusumuzun azalması gelecek adına çok önemli bir beka sorunudur. Ancak farklı uygulamalar yaparak doğru sonuca ulaşabiliriz. Fakat şahsen henüz böyle bir çalışma görmüyoruz.

Aile Bakanlığımızın nüfusumuzun artışına yönelik bir çalışmasını henüz göremedik. Odak noktamız maalesef farklı noktalarda…

Recep Ali AKTÜRK

 

adminadmin