Güncel
Giriş Tarihi : 22-11-2016 11:58   Güncelleme : 22-11-2016 11:58

Öldüren eğlencede İslamofobi tehlikesi -1

Birçok anne ve baba çocuğunu dışarıdaki tehlikelerden koruyayım düşüncesiyle evde bilgisayar başında kalmasına izin verirken en az sokaktaki kadar tehlikeyle çocuğunu baş başa bıraktığının farkında mı?

Öldüren eğlencede İslamofobi tehlikesi -1

Dijital oyunlar en çok çocukların zihin dünyasına zarar veriyor. Anne ve babaların önünde alan açmak yerine bilgisayar ekranlarına mahkûm ettiği çocukları sokaklardakinden çok daha büyük tehlikeler bekliyor. Aile müessesesinin teminatı olan çocukların zihin dünyası kirlenirken gelecekte kendilerini bekleyen felaketten habersiz yaşayan aileler neyle karşı karşıya olduklarını iyi hesap etmek zorunda. Öyle ki baştan sona subliminal mesajlarla dolu dijital oyunlar dini, ahlaki, tarihi ve insani birçok değeri pençesine aldığı zihinlerin dünyasında yerle bir ediyor.

Lafza-i celal’i yerde gördüğünde kaldırmadığı zaman çocuğunu defalarca uyaracak olan anne ve babalar, aynı çocuğun bilgisayar başında oyun oynarken level atlamak için İslam’ın değerlerini aşağılaması gerektiğini biliyor mu? Ya da anne ve babalar, gözlerini haramdan koruması gerektiğini telkin ettiği çocuğunun, oyun oynarken farkında olmadan erotik ve porno sitelere yönlendirildiğini bilse ne yapar?

Zira bugün modern dünyanın eğlence kültürüne ait dijital oyunlar, her geçen gün büyüyen kültür endüstrisinin önemli bir ayağını oluşturuyor. Ancak bu oyunların kötü amaçlarla kullanılıyor olması ve vaat ettiği sınırsız eğlencenin arka planında bilinçaltına atılan zararlı imgeler, masum genç dimağların zehirlenmesine sebep oluyor. 

Kullanıcıların zihin dünyasını istila eden subliminal mesajlar ve çağrışımlar üzerinden bilinçli olarak İslam dini ve Müslümanlar’a ait kutsallar hedef alınıyor. Her geçen gün yeni oyunlar ve yeni içerikler üreten sektör yaptığı kara propaganda ile “İslamofobi” tehlikesini körüklüyor. Bugün gelinen noktada sırf İslam’a zarar vermek ve Müslümanları karalamak için bu alana sermaye ayrıldığı dahi düşünülüyor. 

Dijital oyunlar bize ne yapıyor?

Son yüzyılda hızla gelişen teknolojinin beraberinde getirdiği dijital oyunlar başlı başına bir sektöre dönüşürken toplumların kültürel kodları üzerinde belirleyici olmaya başladı. Çocukluk yıllarında oyunla bağ kurmaya başlayan, gençlik döneminde bu bağı güçlendiren ve hatta yetişkinlik dönemlerinde bu bağı sürdüren milyonlarca kullanıcıyı ağına dâhil eden dijital oyunların amaçları ise ne yazık ki eğlence kadar masum değil.

Bugün kendi tasarımcılarını içinde barındıran dijital oyunlar her geçen gün hızla büyüyen ve milyon dolarlık bütçelere sahip dev bir sektöre dönüşmüş durumda. Küresel çapta kendine hemen her ülkede alıcı bulan sektöre ait bu oyunların her biri profesyonel mühendislik ve tasarımda ileri seviye zekâ ürünü olarak ortaya çıkıyor. Bu yönüyle kendi sanal ortamında ürettiği sahte kahramanlara ve hayal ürünü senaryolara sahip pek çok oyunun içerisine bazı gerçek imgeler ustaca yerleştiriliyor.

İslam ve Müslümanlık aşağılanıyor

Özellikle Avrupa ve Batı menşeli oyunların ekseriyetinde yer alan imgeler İslam dinine ait kutsal anlam ve öneme sahip birçok öğe hakkında kullanıcıların algılarını alt üst ediyor. 
Kötü amaçlar için kullanıldığı görülen oyunların doğal akışı içinde bu imgeler üzerinden İslam ve Müslüman kimliği aşağılanıyor. Kullanıcıların farkında olmadan maruz kaldığı subliminal mesajlar, onların zihin dünyalarına zaman içerisinde İslam’a ve Müslümanlığa dair korku, nefret, öfke ve en nihayetinde şiddet duygusunu işliyor.

Küreselleşen dünyanın modern bir kültürel silahına dönüşen dijital oyunların hedefine koyduğu İslam’a karşı kullandığı başka silahları da var. Dini sembolleri aşağılamanın yanı sıra tarihi olayları saptırma ve İslam coğrafyasını ilkel ve geri kalmış gösterme gibi yöntemlere de başvuran bu oyunların iç yüzünü oldukça karanlık ve saldırgan öğeler oluşturuyor.

İşte birkaç örnek

Battlefield 1

DICE'ın geliştirdiği oyun 1. Dünya Savaşı'nı konu alıyor. Oyunda Osmanlı askerleri ve Çanakkale’de temsil ediliyor. Oyunun tekli oyuncu sürümünde kullanıcı düşman devletin askerleri ile oynamak zorunda. Hal böyle olunca kullanıcı bu sürümde İngiliz ve Anzak askeri olarak Çanakkale Cephesi'nde Osmanlı askerlerini ve Türk köylerini bombardıman altına alıyor. Oyunu geliştiren firma her ülke askerine eşit mesafede yaklaşacağını açıklamasına rağmen kullanıcılar oyunun devam senaryolarında Osmanlı askeri olarak hiçbir cephede savaşamıyor.

Devil May Cry

Dünyaca ünlü bir oyun firmasına ait 3. nesil oyununda da Müslümanların kıblesi olan Kâbe’nin kapısı şeytan kulesine girişin sembolü olarak kullanılıyor.

Resident Evil

Milyonlarca kullanıcısı olan oyunda Peygamber Efendimizin (S.A.V.)  kabrinin kapısı, zombilerin karakterlere saldırmadan önceki büyük giriş kapısı olarak tasvir edilmiş. Mescid-i Nebevi'nin kapısının üzerinde İlluminati sembolü yerleştirilirken, oyunun kütüphanede geçen kısmında ise tüm kitaplar raflardayken sadece Kur'an-ı Kerim yerde gösteriliyor.

Nasipse devamı yarın...

MUHAMMED ŞİMŞEK / ANALİZ HABER – Diriliş Postası

 

 

adminadmin