Basın kartı yanında olmadığı için kimliğini sözlü olarak beyan eden Yazgan’a orantısız güç uygulanması kamuoyunda büyük tepki çekti. Olay sonrası gazetecinin darp raporu aldığı ve sorumlular hakkında idari işlem başlatıldığı açıklandı.
Samsun’un İlkadım ilçesi Bağdat Caddesi’nde, 2 Temmuz 2025 günü yaşanan olay, şehirde ve ülke genelinde infial yarattı. Bir park yeri kavgasını uzaktan, kaldırımdan haberleştiren gazeteci Recep Yazgan, polis ekiplerinin orantısız müdahalesine maruz kaldı. Olay anında basın kartı yanında olmayan Yazgan, kimliğini açıkça beyan etmesine rağmen, polis tarafından yere yatırıldı ve ters kelepçe takılarak gözaltına alındı.
Vatandaşların ve çevredeki diğer gazetecilerin tüm müdahalelerine rağmen gözaltı işlemi durdurulmadı. Yazgan, emniyetteki işlemlerinin ardından serbest bırakıldı. Ancak gazeteci, yaşanan arbede sırasında çeşitli yerlerinden darp edildiğini belirterek hastaneye başvurdu ve darp raporu aldı.
Basın özgürlüğüne ağır darbe!
Olayın ardından Samsun 19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti çok sert bir açıklama yayımladı. Açıklamada, gazetecilik görevini yerine getiren bir meslektaşın, basın kartı yanında olmasa da kimliğini beyan ettiği halde, polis tarafından şiddetle yere yatırılarak ters kelepçe ile gözaltına alınmasının basın özgürlüğüne ve hukuk devleti ilkelerine aykırı olduğu vurgulandı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Gazetecinin görevi, kamuoyunu doğru ve tarafsız şekilde bilgilendirmektir. Olay anını belgeleyen, kamusal görevini ifa eden bir basın mensubunun bu şekilde muamele görmesi hem basın özgürlüğüne gölge düşürmekte hem de meslektaşlarımızın görev yapma motivasyonunu olumsuz etkilemektedir.”
Cemiyet, olayın ardından Samsun Valisi Orhan Tavlı, Samsun Emniyet Müdürü Ahmet Arıbaş ve milletvekilleriyle iletişime geçildiğini ve sorumlular hakkında idari işlem başlatıldığını bildirdi.
“Gazetecilik suç değildir!”
Samsun 19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu’nun kamuoyuna yaptığı açıklamada, şu noktalara dikkat çekildi:
Gazeteci Recep Yazgan’ın görev başında polis şiddetine uğraması derin bir üzüntüye yol açtı.
Basın özgürlüğüne ve insan haklarına aykırı olan bu müdahaleyi kınıyoruz.
Gazetecilik suç değildir! Görevini yapan basın mensuplarının haklarının korunması ve benzer olayların tekrar yaşanmaması için gerekli adımların atılmasını bekliyoruz.
Olayın takipçisi olacaklarını vurgulayan Cemiyet, “Bu münferit olayın Samsun basını ile Samsun emniyeti arasında bir soruna dönüşmesine izin vermeyeceğimizi, her iki tarafın da görevini sağduyu ile yerine getirmesi gerektiğini önemle vurguluyoruz” açıklamasını yaptı.
Gazeteci Recep Yazgan’a geçmiş olsun dileklerimizi iletiyor, basına yönelik her türlü şiddet ve baskının karşısında olduğumuzu bir kez daha belirtiyoruz.
KAPSAMHABER