İddialara göre Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi bilinçli bir şekilde bu hale getirildi ve kapatılmaya hazırlanıyor.
Ufuk Üniversitesi mütevelli heyetinin, Tıp Fakültesi’nin kapatılmasıyla alakalı soruları uzun süredir cevapsız bırakarak hastanenin kötü yönetildiğini gizlemeye kalkışmış olması, bütün Ufuk Üniversitesi çalışanları ve akademisyenleri canla başla çalışırken, bu çabaya ayak uyduramamaları hatta sekte olmaya çalışmaları önce Tıp Fakültesi olmak üzere tüm üniversitenin geleceğinin yok edilmek istendiği şüphelerini ortaya çakardı.
İddialara göre, Ufuk Üniversitesi Tıp fakültemizde son bir yıldır, mütevelli heyeti ve Rektör tarafından yürütülen çalışmaların amacının Fakültenin sırası ile asistan eğitim hakkını, öğrenci eğitim hakkını kaybederek, hastanenin işlevsiz hale gelmesi ve kapatılması yöninde seyir takip ediyor.
Bu doğrultuda öğretim üyeleri işten çıkarılarak, maaşları ödenmeyerek fakülteden ayrılmaya zorlanmak sureti ile bölümlerin hoca sayıları kritik rakamların altına çekilmiş, çocuk cerrahisi, göğüs cerrahisi gibi bazı bölümler kapanmış, radyoloji, göğüs hastalıkları,hematoloji, nefroloji gibi bazı bölümler asistan eğitim hakkı için gerekli sayının altına indirilmiş durumda olduğu dile getiriliyor.
VAKIF ARAZİSİ RANTA KURBAN MI EDİLECEK
Bütün bu iddialar temelde fakültenin üzerinde bulunduğu vakıf arazisinin rantı nedeni ile kapatılmaya çalışıldığı yönünde birleşirken, Mütevelli heyeti ve rektörün, tıp fakültesi hastanesinin etkin bir şekilde çalışması için gerekli önlemlerin hiç birini almaması bu iddiayı güçlendiren delil olarak ortaya konuluyor.
Önceki hafta, Tıp Fakültesi hocaları, asistan ve öğrencileri ile birlikte, hastanenin ve fakültenin kapatılmaması için Rektörlük hem de Mütevelli heyet makamına topluca gidilerek yapılan protestoların da bir işe yaramadığı belirtiliyor.
Diğer yandan Akasyamhaber, Ufuk Üniversitesi öğrencilerinin Rektörlük ve mütevelli heyetine yazmış oldukları dilekçeyi ele geçirdi…
İşte o dilekçe;
UFUK ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ MÜTEVELLİ HEYETİNE
Bizler Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencileri olarak içerisinde bulunduğumuz durumu şaşkınlıkla ve üzüntüyle takip etmekteyiz.
Ufuk Üniversitesi Dr. Rıdvan EGE hastanesi kentin en işlek 2 ana arterinin kesişim noktasında, Söğütözü Metrosu’nun hemen yanında kurulu yeri ile her kesimden insanın rahatça ulaşabileceği konumda olan köklü bir vakıf hastanesidir.
Bizlere haber dahi verilmeden hastanemizin ve fakültemizin köklü ve biz yaşadıkça devam edecek mirasını bir kalemde silmeye çalışan zihniyeti asla kabul etmiyoruz. Bu okulda, fakültesini seven, üzerine düşen maddi katkıları (okul ücreti vb) eksiksiz karşılayan, öğrencilik sorumluluklarını yerine getiren ÖĞRENCİLER bu üniversitenin yükü asla değildir. Üniversitenin içinde bulunduğu maddi durumun sebebi öğrenciler değildir, maddi sıkıntılarda kuruma emek veren emekçilerin de hiçbir sorumluluğu yoktur.
Tıp Fakültesi açma misyonuyla kurulmuş bir üniversitede, Tıp Fakültesinin kapatılmasının bahsi dahi mümkün olmamalıdır. Unutulmamalıdır ki Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Dr. Rıdvan Ege Hastanesi ile bir bütündür. Öğretim Üyeleri, Tıp Fakültesi Öğrencileri ve tüm çalışanlar bu bütünün parçalarıdır. Yönetimin görevi de bu bütünü korumak ve ilerletmeye çalışmak olmalıdır.
Ancak fakültenin kapatılmasının mevzubahis olup tüm cezanın bu kuruma emek vermiş tüm emektarlara ve bu üniversiteye bağlı yüzlerce öğrenciye kesilmesi kabul edilebilir değildir. Gelecekleri belirsiz hale gelecek, nerede iş bulabilirim diyen onlarca emektar ve acaba nerede nasıl eğitim alacağım diyen yüzlerce öğrenci fakülte kapatma kararı almaya çalışanların acaba umurlarında mıdır?
Yönetim sürecinde hiçbir fikri alınmayan, Üniversitemizin içinde bulunduğu durumdan en son mesul tutulacak kesim olan biz öğrenciler, maalesef gelecekleri belirli olmadan ilk feda edilmeye çalışılan değer olmaktadır. Bu üniversitenin sorunu gerçekten, ücretlerini ödeyen ve sürekli gelir kapısı sağlayan, maddi sorumluluklarını yerine getiren, sürekli ders çalışarak iyi birer hekim olabilmek için çalışan öğrencileri midir yoksa süreç yönetiminde sorun yaşayan üst kademeler midir?
İçinde bulunulan maddi duruma rağmen değerli hocalarımızın yol göstermesi ve öğrenci meclisinde olan-olmayan tüm arkadaşlarımızın çabaları ile akreditasyon almada üzerimize düşen görevi yapıp fakültemizin şartsız olarak 6 yıl boyunca akreditasyona hak kazanmasında çok önemli pay sahibi olduk. Bizler okulumuzun prestiji ve ismi için bu kadar çabalarken alınması düşünülen bu karara mantıklı bir açıklama bulamamaktayız.
FAKÜLTEMİZİ KURTARIN
Bizler Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni tercih ederek eğitimimize bu fakültede başladık. Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesinin öğrencileri olarak ait olduğumuz yerde ve tercih ettiğimiz fakültede eğitim görme hakkımızı kullanıyoruz ve kullanmaya devam edeceğiz. Biz öğrencilerin geleceği belirsiz bir şekilde ortada bırakılmaya çalışılması kabul edilemez büyük bir kötülüktür. Fakültenin kapatılması durumunda dağıtılacak olan öğrenciler hem hakkı olan sürekli ve kesintisiz tıp eğitiminden mahrum kalacak hem de tercih ettikleri ve ÖSYM puanları ile hak ederek geldikleri fakültede değil de mecbur bırakıldıkları fakültede eğitim görmek durumunda kalacaktır. Bu süreçte karşılaşılabilecek her türlü mobbing, eşitsizlik mağduriyet yaratacaktır. Biz Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencileri, tercih ettiğimiz köklü üniversitede gururla okumayı hak ediyor, gururumuzu zedelemek isteyen her türlü zihniyeti kınıyoruz.
Biz Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencileri olarak teslimiyetçi kararların alınmasına şiddetle karşıyız. Yönetimimizle beraber bu zor günleri aşabileceğimize olan inancımız tamdır. Yönetimin yol göstermesi ve destek olması durumunda Cumhurbaşkanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Büyükşehir Belediyesi ve Yüksek Öğretim Kurumu nezdinde her türlü çıkış yolu arama uğraşlarında en ön saflarda olacağımızı bildirmek isteriz.
Yönetimden beklentimiz; Teslimiyetçi ve yanlış kararlar almak yerine Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesinin ve öğrencilerinin gücünün farkına varmaları ve çözüm sürecinde yol gösterici olmalarıdır.
Bütün bunların dışında, fakülte öğrencileri olarak bizler, alınması düşünülen her türlü yanlış karardan, bahsi bir daha hiç açılmayacak şekilde geri dönülmesini beklemekteyiz. Fakültenin içinde bulunduğu zor durum için bir günah keçisi aranacaksa bunun üniversitemizi üniversite yapan ana bileşenlerden yani öğrencilerden ve binalardan uzakta aranmasını sizlerden arz ederiz.