Güncel
Giriş Tarihi : 29-09-2020 10:38   Güncelleme : 29-09-2020 10:38

Valiliğin Verdiği Fikir Duvarı İznimizi Samsun Büyükşehir Belediyesi Engelledi!

Saadet Partisi Samsun İl Başkanı Temel Armutçu, Samsun Valiliği tarafından verilen izin doğrultusunda Saadet Partisi Gençlik Kollarının Fikir Duvarı etkinliğinin Samsun Büyükşehir Belediyesi Zabıta Memurlarınca müdahalede edildiğini kaydetti.

Valiliğin Verdiği Fikir Duvarı İznimizi Samsun Büyükşehir Belediyesi Engelledi!

Armutçu, “Encümen kararı gereği etkinliğe son verilmesi gerektiği söylenmiş, gerginliğe ve tatsızlığa mahal vermek istemeyen teşkilât mensuplarımız da etkinliğe son vermişlerdir” diyerek konu hakkındaki açıklamarlına şöyle devam etti;

Şimdi bu vesile ile gerek Büyükşehir Zabıta Daire Başkanı Abdülkadir Dizman'a gerekse de Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir'e şunları sormak istiyorum:

 

1.Bir ilin mülkî amiri ne zamandan beri şahsınız veya idareniz oldu?

2.Valiliğin vermiş olduğu izni tanımamanız, yok hükmünde saymanız ne anlama geliyor?

3.Saadet Partisi Gençlik Kollarının yapacağı etkinlikte açacağı panoyu, esnafın tezgâhı mı sandınız da müdahale etme hakkını kendinizde gördünüz?

4.11 Nisan 2007 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Belediye Zabıta Yönetmeliği'nin "Görevleri" başlıklı Madde 10, "Yetkileri" başlıklı Madde 11 ve "Sorumluluğu" başlıklı Madde 12'nin neresinde böyle bir müdahale hakkınız olduğunu düşünüyorsunuz?

5.2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununda Belediyelere ne yer tahsis edip/etmeme ne de etkinliğe müsaade edip/etmeme yetkisi verilmemişken, hangi kanuna göre bu yetkiyi kurumunuzda gördünüz?

 

Biz o gün, orada verilen hakkımızı korumasını ve kullanmasını gayet iyi bilirdik. Bu vasfımızı da herkes gayet iyi bilir, bu vesileyle bilmeyenler de öğrenirdi. Ancak emir kulu olduğunu ifade etmekten başka vasfı olmayan iki tane Zabıta Memuruyla polemik yaşamak, tartışmaya girmek bizim asaletimize gölge düşürürdü. Herkes şunu gayet iyi bilsin; suskunluğumuz ve nezaketimiz acizlikten değil, asaletimizdendir.

 

Reenkarnasyon'u Türk Dil Kurumu "Ruh göçü, tenasuh" olarak tanımlarken, bazı beşeri inanışlar ise "ruhun sürekli olarak tekrar bedenlendiğine yani ruhun farklı zamanlarda farklı bedenlerde tekrar yaşadığına inanılması" olarak tanımlar. İslam ise böyle bir inanışı külliyen red eder.

 

Yaşadığımız son olayı reenkarnasyon inanışıyla (ki böyle bir inanışı asla kabul etmiyorum) izah etmeye çalışırsak; "Ortaçağ Avrupa'sında Derebeyi olanların ruhları acaba reenkaarnasyonla günümüzde farklı bedenlerde mi yaşamaya başladı?" diye ister istemez sorguluyorum.

 

Buradan Cumhuriyet Başsavcılığına sesleniyorum: Yetki ve görev sınırını aşan sorumlular hakkında yasal işlem başlatmanızı istirham ediyorum.

Recep YAZGANRecep YAZGAN