Köşe Yazıları
Giriş Tarihi : 28-11-2017 09:32   Güncelleme : 28-11-2017 09:34

Hak Ve Batıl

Bu âlemdeki tüm olaylar İki temel kutba bağlı. Hak ve Batıl..

Hak Ve Batıl

Yaratıcının razı olduğu tüm güzel söz ve davranışlar Hak kutbu'na bağlı ve adı İslâm..

İslâm; Madde aleminde halife olan insanın kendisi ve çevresiyle barış içinde yaşamasının adı..

Kendisi'nden kasıt; kendi enfusi derinliğinde, iç dünyasında kendisini tanıması, bilmesi ve iç alemindeki gel-git'leri barış çizgisinde zapt edip huzura erebilmesi..

Çevresi'nden kasıt ise; en yakınlarından başlayarak tüm hemcinsleri, yani tüm insanlar sonra tüm hayvanlar, bitkiler, yeryüzünde ve yerin derinliğinde bulunan manyetik jenarator'e kadar ne varsa, sonra atmosfer ve ötesinde ne varsa, içinde bulunduğumuz evrenin tamamı ve diğer altı evrendeki tüm varlıklar ile barış içinde yaşaması.. İslâm, bu anlayışın adı..

Hak kutbu'na bağlı bu anlayışın hayat bulması, yaşanır kılınması için varılması gereken şuur-bilinç ise, halife olduğumuz yedi kat sema, yani yedi evren'deki tüm varlıkların nasıl ve niçin, ve her birinin hangi gaye'ye matuf var edildiğinin bilgisine ermek, her birinin gaye'ye matuf haklarını korumak ile mükellef olduğumuzun şuur'unda olmak ve öyle düşünüp öyle iş-amel-eylem yapmak.. Bunun adı da külli ibadet..

Halife olduğumuz madde aleminde bizden istenen ibadet-kulluk görevini hakkıyla yapabilmek için, madde alemindeki tüm varlıkların var ediliş bilgisini, bugün itibariyle otom altı bilgisinden hareket ederek zerre bilgisine ve zerre enerjisine kadar keşfetmek ve o bilgiyi varlık haklarını koruyarak zapt etmek, hukunu oluşturmak ve o hukuka uymak..

Bu şuur-bilinc seviyesinden mahrum; ilim, bilim, fikir insanı, siyasetçi, kanaat önderi vb. kim varsa.. Sizler; hiçbir zaman, içinde yaşadığınız toplumu, Hak çizgisinde terakkiye açık bir anayasal hukuk düzeni çerçevesinde oluşturamazsınız.. Çünkü İblis'in öğretileri ile bin parçaya bölünmüş zihniniz ve dünya sevgisi ile kör olmuş kalbiniz, çelişkisiz bu bütün fikri idrak etmeye engel..

İblis'in bir numaralı talebesi batı dünyasındaki Deccal taifesi ve onların doğudaki temsilcileri Süfyani'lerin ürettiği seküler düşünce ile hastanız..

Bu alemde Hak ile Batıl,  muhik ile mubtil mecz halinde katışık akar ve sizin bunları birbirinden ayırıp ait olduğu kutba irca edecek içtihat çapında tevhid bilginiz yok... Sahip olduğunuz malumatın yüzde doksanı İblis'in öğretisi batıl, ondan bile haberiniz yok.. İşin en vahim tarafı ise Din alimi olarak itibar görmeniz ve sizin de bu ücreti seve seve kabul etmeniz... Yasin süresinde "Uyun sizden hiçbir ücret istemeyenlere" apaçık ayeti dururken, halka ısrarla hikâyeler anlatmanız, Kehf suresi 96’ıncı ayetteki "kıtran-katran" kelimesini diyanet dahil yazdığınız tüm meal ve tefsirlerde ısrarla erimiş bakır, bakır eriyiği olarak tahrif ederek tefsir edişiniz... Hepinizin, zihninde fortmatladığı tekamüle, gelişmeye kapalı sapık İslam anlayışının ürünü olduğu çok aşikar...

Her birinizin, yol kesen haramiden hiçbir farkı yok. Hatta daha betersiniz. O haramiler, dağ başında yol keser, çapul talan eder, belki üç beş can alır... Siz, bu kürede yaşayan tüm insanlığın yaratılış gayesinin önünü kesiyorsunuz... Kızgın demirler üzerine katran, bildiğimiz petrol döküldüğünde nasıl bir set oluştuğuna bu çağda bile kafanız basmadığından yapıyorsunuz o tahrifatı. Giydiğiniz cübbe ve kaftan ile ücret isterken halktan, çalım ve otoriter vücut diliniz de cabası. İblis'in askeri olduğunuzun farkında bile değilsiniz geri zekâlı ahmaklar guruhu...

"Hak gelirse Batıl zail olur" Siz Hak Bilgisine sahip değilsiniz ki sizin öğretiniz ile Hak gelsin. Üstelik elinizde Kur'an gibi tahrif edilmemiş bir kitabı mana olarak kafanıza uydurarak veya tahrif ederek yapıyorsunuz bu işi.. Sizin, Hz. İsa kardeşimizi çarmıha sürüklemek İsteyen Kineset'deki Yahudi  âlimlerinden hiçbir farkınız yok. Onlar da kendi hakikatini Hak bellemiş idi, siz de öyle... Şimdi farklı olan şey ise, Al'i İbrahim ile başlayan ve Al'i Muhammed ile tamam olan tebligat ve talimat dönemi sona erdi, onların emeğinin ve gayretinin hesabını sorma zamanı geldi.. Hak ölçüleri içinde; anlamak ve uyumak istemediğiniz, tahrif ettiğiniz her şeyin hesabı sorulacak ve siz de vereceksiniz..

Şimdi siz; kalb gözü kör, zihni İblis'in igva'valari ile dolu bilge tavırlı, "bilmediğini bilmeyerek" kulluk çizgisinden çıkmış küstah, kendilerini "doğru yolun rehberleri" makamına oturtmuş sözde ilim, fikir, siyaset, riyaset, kanaat önderi zanneden ve deccal ahlâkı ile yaşayanlar, sahip olduğunuz makamlar, emrinizde ki ordular ile kendinizi layusel-dokunulmaz kabul etmenin rahatlığı içinde "kim, kimler, nasıl soracakmış  bu hesabı bizden".. diye düşünürsünüz. Boşuna uğraşmayın, İblis ve avanesi bu konuda size bilgi veremez... Hesap verirken görüp anlarsınız "Yeryüzünün varisleri benim salih kullarımdır" ayet'inin manasını,  o salih kulların kimler olduğunu ve onları sizin saraylarınızda nasıl koruyup yetiştirdiğini...!!!

Asaf Bin Kina

adminadmin