Gündem
Giriş Tarihi : 27-08-2019 09:37   Güncelleme : 27-08-2019 09:37

​İstanbul sözleşmesi Türk aile yapısını yok ediyor!

Son 10 yılda 2 bin 702 kadın şiddete maruz kalarak hayatını kaybetti…

​İstanbul sözleşmesi Türk aile yapısını yok ediyor!

Türkiye’nin 14 Mart 2012 tarihinde onayladığı İstanbul Sözleşmesi’nden sonra bu sayının her yıl katlanarak artması dikkat çekiyor.

İstanbul Sözleşmesi’yle ilgili tartışmalar bitmek bilmiyor! 10 yaşındaki kızının gözleri önünde eski eşi tarafından katledilen Emine Bulut cinayetiyle birlikte kadına şiddet ve İstanbul Sözleşmesi tekrar gündemin bir numarasına oturdu! Bazı çevreler İstanbul Sözleşmesi’nin kadını koruduğunu iddia ederken, rakamlar 2012 yılında onaylanan İstanbul Sözleşmesi’nden sonra kadın cinayetlerinin katlanarak arttığını gösteriyor.

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ, ŞİDDETİ ÖNLEMEK YERİNE ARTIRMIŞ!

Son 10 yılda 2 bin 702 kadın şiddete kurban giderken 2008 yılında 80 olan kadın cinayetinin 2018’e gelindiğinde 440’a kadar çıktığı görülüyor. İstanbul Sözleşmesi’nin Türkiye’de onaylandığı yıl olan 2012’de 201 kadın cinayete kurban giderken, bu rakamın yıllara göre; 2013’te 237, 2014’te 294, 2015’te 303, 2016’da 328, 2017’de 409, 2018’de ise 440 olduğu görülüyor. Rakamlara göre İstanbul Sözleşmesi kadına şiddeti ve cinayetleri önleyemezken, sözleşmenin yürürlükte olduğu yıllarda cinayetlerin daha fazla olduğunu da gösteriyor.

AİLE KURUMUNU PARÇALIYOR

Uzmanlar, kadına şiddeti bitirmek amacıyla yürürlüğe konulan İstanbul Sözleşmesi’nin aslında aile kurumunu parçaladığını ifade ediyor. Sözleşmenin; erkeğin evden uzaklaştırılması, çocuklarını görememesi ve süresiz nafakaya maruz kalması gibi bazı düzenlemeler içerdiğini belirten uzmanlar, bunun aile kurumunu parçaladığını ifade ediyor.

İstanbul Sözleşmesi’yle ilgili tartışmalar bitmek bilmiyor! 10 yaşındaki kızının gözleri önünde eski eşi tarafından katledilen Emine Bulut cinayetiyle birlikte kadına şiddet ve İstanbul Sözleşmesi tekrar gündemin bir numarasına oturdu! Bazı gruplar İstanbul Sözleşmesi’nin kadını koruduğunu ileri sürerken rakamlar ise 2012’de Türkiye’de onaylanan İstanbul Sözleşmesi’nden sonra kadın cinayetlerinin katlandığını ortaya koyuyor.

Son günlerde yaşanan kadına şiddet olaylarıyla birlikte İstanbul Sözleşmesi’nin akıbeti tekrar tartışılmaya başlandı! Geçtiğimiz günlerde Kırıkkale’de eski eşi tarafından 10 yaşındaki kızının gözü önünde bıçaklanarak öldürülen Emine Bulut cinayeti, tekrardan gündeme kadına şiddeti ve İstanbul Sözleşmesi’ni oturttu. Bazı kesimler İstanbul Sözleşmesi’nin devam etmesi yönünde açıklamalar ve çalışmalar yaparken büyük bir kesim ise sözleşmenin aile kurumunu parçaladığını söylüyor! Ancak rakamlar, kadınlara yönelik şiddet ve ev içi şiddetin önlenmesi amacıyla imzaya açılan İstanbul Sözleşmesi kadına şiddeti önlemeyip artırdığı gibi aile kurumunun parçalanmasına zemin hazırladığını ortaya koyuyor. Türkiye’de son 10 yılda 2 bin 702 kadın şiddette maruz kalarak hayatını kaybederken Türkiye’nin 14 Mart 2012 tarihinde onayladığı İstanbul Sözleşmesi’nden sonra bu sayının her yıl katlanması ise dikkat çekiyor.

ENGELLEMİYOR, KÖRÜKLÜYOR!

İstanbul Sözleşmesi ile ilgili tartışmalar bitmek bilmiyor! 11 Mayıs 2011 tarihinde İstanbul’da imzaya açılan kadınlara yönelik şiddet ve ev içi şiddetin önlenmesi amacıyla İstanbul Sözleşmesi’ni Türkiye 14 Mart 2012 tarihinde onayladı. Bu sözleşmeyle sözde aile içi tartışmalar ve kadına şiddet amaçlanırken ancak gelinen noktada sözleşmenin işe yaramadığı, şiddeti daha da körüklediği rakamlara yansıdı! Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun verilerine göre 2008 ile 2017 yılları arasında toplamda 2 bin 337 kadın şiddet görerek hayatını kaybederken sadece 2018 yılında ise ne yazık ki 440 kadın cinayete kurban gitti. Kadın cinayetleri her yıl bir önceki yılı katlarken 2012 yılında Türkiye’de onaylanan İstanbul Sözleşmesi’nin de çare olmadığı görülüyor.

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ ŞİDDETİ ÖNLEMEK YERİNE ARTIRMIŞ!

Son 10 yılda 2 bin 702 kadın şiddete kurban giderken 2008 yılında 80 olan kadın cinayetinin 2018’e gelindiğinde 440’a kadar çıktığı görülüyor. İstanbul Sözleşmesi’nin Türkiye’de onaylandığı yıl olan 2012’de 201 kadın cinayete kurban giderken, bu rakamın yıllara göre; 2013’te 237, 2014’te 294, 2015’te 303, 2016’da 328, 2017’de 409, 2018’de ise 440 olduğu görülüyor. Rakamlara göre İstanbul Sözleşmesi kadına şiddeti ve cinayetleri önleyemezken, sözleşmenin yürürlükte olduğu yıllarda cinayetlerin daha fazla olduğunu da gösteriyor.

SÖZLEŞME TÜRK AİLE YAPISINI YOK EDİYOR

Öte yandan İstanbul Sözleşmesi’nin aile kurumunu parçaladığı da belirtiliyor. Sözleşme ile birlikte yapılan bazı düzenlemeler, erkeğin evden uzaklaştırılması, çocuklarını görememesi ve süresiz nafakalara maruz kalmasını öngörüyor. Bu düzenlemeler ise aile kurumunun da parçalanmasına neden olduğu ifade ediliyor. Uzmanlar, evden uzun süre uzaklaştırılan ya da çocuklarını görmesine müsaade edilmeyen erkeğin bir daha eve dönmek istemediği ve bu sebeple yuvanın yıkılmasına neden olduğunu belirtiyor. İstanbul Sözleşmesi’ndeki bazı düzenlemelerin Türk örf, âdet ve değerlerine aykırı olduğu belirtilirken, sözleşmenin devamı halinde Türk aile kurumunun yok olmakla karşı karşıya kalacağını belirtiyor.

Milli Gazete

adminadmin