Konya'da Mevlana Hazretleri'nin sohbetlerinde bulunarak olgunlaşmış ve tasavvuf yolunda ileri derecelere erişmiştir.Dergâhta kendisine aşçıbaşılık görevi verilmiştir.
Kendisine Ateşbaz isminin verilmesi şu menkıbeye dayanır Bir gün yine yemek pişireceği sırada dergâhda hiç odun kalmadığını gördü.
Yemek vakti de yaklaşmış olup, odun tedarik etmek çok zaman alacaktı. Mahcup bir halde Mevlana Hazretleri'nin huzuruna vardı ve: "Efendim, mutfakta hiç odun kalmamış, ne yapayım?" dedi. Mevlana Hazretleri latife yollu: "Kazanın altına ayaklarını sokarak kazanı kaynat" demesi üzerine, Yusuf Efendi derhal mutfağa girdi ve söyleneni aynen yaptı. Ayak parmaklarından çıkan ateşle yemeği pişirdi. Ancak Mevlana Hazretleri bunu duyunca kerametin açıklanmasını uygun bulmayarak: "Hay ateşbaz hay" dedi. Böylece Yusuf b. İzzeddin Efendi bu olaydan sonra "Ateşle Oynayan" anlamına gelen "Ateşbaz" unvanı ile anılır.