Köşe Yazıları
Giriş Tarihi : 14-03-2021 05:39   Güncelleme : 14-03-2021 05:39

Korkma!

Korkma!

İstiklal marşımızın kabulünün yüzüncü yılı dolayısı ile bu senenin Mehmet Akif yılı ilan edilerek kutlanacak olması isabet ve takdire şayandır. Bunun yanında aynı zamanda sağlığında kendisine bahşedilmeyen itibarın tekrar ayağı kaldırılması adına da bir fırsat olarak görmek gerekir.

Vatanımızın çepeçevre kuşatıldığı ve ümitlerin azaldığı bir dönemde yazdığı şiir ile beka sorunumuzun ortadan kaldırılmasına katkı sunmuş olan vatan şairimiz için ne söylense, ne yazılsa kifayetsiz kalacaktır. Yaşadığı dönemde vatanında bedbaht edilerek yıllarca Mısır da yaşamış olması da ayrı bir hicran yarasıdır. Yaşadığı maddi ve manevi sıkıntılara rağmen vatanına gönül koymamış aynı zamanda iman şairi olarak da gönüllere taht kurmuştur.

İstiklal marşına, “Korkma!” diye başlayarak kaybolmaya yüz tutmuş cesaretin tekrar vücut bulması için çok önemli bir uyarıda bulunmuştur. Bu girizgâh ve başlangıç; umut, cesaret, mücadele, kahramanlık ve cenk için kıvılcım olmuştur. Bu şiiri ilk defa okuyan birisi daha ilk kelimede önce silkinip kendine gelerek bunun arkasından çok daha önemli mesajların olacağını iliklerine kadar hissedecektir. Arkasından bağımsızlığımızın ve özgürlüğümüzün sembolü olan al bayrağımızın sonsuza kadar dalganacağı güvencesini sarsılmaz bir şekilde taahhüt etmektedir. Burada en küçük bir şüphe ve endişeye mahal bırakmayacak şekilde bir kararlılık görmekteyiz. Devamında da tütecek en son ocağa kadar bu durumun ebediyen devam edeceği ifade edilmektedir.

YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN LÜTFEN TIKLAYINIZ

Recep YAZGANRecep YAZGAN