Eğitim
Giriş Tarihi : 21-04-2016 11:23   Güncelleme : 21-04-2016 11:23

Milli Eğitim Bakanlığı’nda Yeni Bir Kriz!

Sözcü Gazetesi’nden Saygı Öztürk, Milli Eğitim Bakanlığı’ndaki kadrolaşmadan bahsettiği yazısında başta Müsteşar Yusuf Tekin olmak üzere bazı bürokratların Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’yı “yok” saydıklarını yazdı

Milli Eğitim Bakanlığı’nda Yeni Bir Kriz!
Sözcü Gazetesi’nden Saygı Öztürk, Milli Eğitim Bakanlığı’ndaki kadrolaşmadan bahsettiği yazısında başta Müsteşar Yusuf Tekin olmak üzere bazı bürokratların Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’yı “yok” saydıklarını yazdı. Öztürk yazısında 27-28 Nisan’da yapılacak Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş (TEOG) sınav sorularının önceden sızdırıldığına ilişkin iddialar, önceki sınavlarda soru kitapçıklarının nakli, sınav sorularının hazırlanmasında yapıldığı öne sürülen usulsüzlükleri ortaya çıkarmak amacıyla Rehberlik ve Denetim Başkanı Atif Ala tarafından görevlendirilen bakanlık müfettişi İsmail Adar, Müsteşar Yardımcısı Muhterem Kurt’a bağlı Ölçme ve Değerlendirme Genel Müdürlüğü’ne gittiğini, kendisine bilgi verilmeden binaya başmüfettişin geldiğini öğrenen müsteşar yardımcısının, yetkililere kendisi gelinceye kadar başmüfettişe hiçbir belge-bilgi verilmemesini istediğini yazdı. Sözcü Gazetesi Yazarı Saygı Öztürk iddialarını şöyle sürdürdü; Onlar da öyle yaptı. Kurt, geldi ve Başmüfettiş İsmail Adar’ın derhal binadan ayrılmasını istedi. Ancak başmüfettiş kendisine soruşturma görevi verildiği için görevini yerine getireceğini söyleyince, iddialara göre Müsteşar Yardımcısı Muhterem Kurt sinirlendi. Bu kez Müsteşar Yardımcısı Muhterem Kurt hakkında soruşturma yapmak üzere 3 müfettiş görevlendirildi. Bu soruşturmanın yanı sıra Kurt’un koruduğu öne sürülen Maarif Müfettişi Yüksel Kara’ya ise hiç görev verilmeden bir yıldır maaş ödendiği gerekçesiyle 2 müfettiş daha görevlendirildi. Böylece 5 müfettiş şimdi soruşturmaya başladı. Milli Eğitim Bakanlığı’nda sınavlarda usulsüzlük yapıldığına ilişkin konuları sıkça gündeme getiren Türk Eğitim Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk da, müsteşar yardımcısının karşısında yer aldı. Koncuk, “Müsteşar yardımcısının görevi soruşturmaya müdahale değil soruşturmanın sağlıklı yürütülmesine yardımcı olmaktır” diyor. “BİRİLERİNİN KUYRUĞUNA BASTIM” Kamera kayıtları, tanık ifadelerinden sonra Müsteşar Yardımcısı Muhterem Kurt’un ifadesine başvurulacak. Soruşturma açıldığını öğrenen Kurt’un, bakanlıktaki bazı dostlarına söylediklerini aktaralım: “Benim küfretmeyeceğimi herkes bilir. Birilerinin kuyruğuna bastığım, sınavların Milli Eğitim’den alınıp bir firma tarafından yapılmasına karşı çıktığım için hedefteyim. Bir sürü sıkıntı yaşıyorum. At hırsızlarına reva görüleni bize yapmasınlar. Hırsızlığım, yolsuzluğum yok. Soruşturma yapılmasında bir sıkıntı yok. Cumhurbaşkanı’na hakaret edenleri koruyanları, kendi görüşlerine yakın olanları başka kurumlarda da görevlendirilmelerini sağlıyorlar. Sınavlarla ilgili açılan davalarla ilgili bizi savunacak avukatımız yok. Müfettiş Yüksel Kara, mevzuata hakim birisi olduğu için kendisinden bu konuda yararlanıyoruz. Yani ‘bankamatik müfettiş’ gibi bir durum yok.” 8 DAİRELİ İLÇE MÜDÜRÜ Söz soruşturmalardan açılmışken, Ankara’da görevli İlçe Milli Eğitim Müdürü M.Y. hakkında da “mal varlığı soruşturması” yürütülüyor. Müdürün üzerine 8 daire ve lüks otomobiller bulunuyor. Soruşturmanın başlamasından sonra bu kişinin 4 daireyi babasının üzerine geçirdiği belirtiliyor, gelirinin internet sitesine aldığı reklamlardan olduğunu öne sürüyor. Şu kadarını biliyorum o soruşturma hayli ses getirecek. Saygı Öztürk - Sözcü Gazetesi
adminadmin