Kaçan, sektördeki güç dengelerine dair dikkat çeken eleştiriler yaparken, muhafazakâr kesimin bu alanda yaşadığı zorluklara vurgu yaptı.
"Tekelleşme ve Zorbalık İddiaları Gündemde"
Son dönemde oyuncu menajeri Ayşe Barım'a yönelik sektörde tekelleşme ve kendisine biat etmeyenleri piyasadan uzaklaştırma suçlamaları gündemi meşgul ederken, Hasan Kaçan bu durumun daha büyük bir sorunun parçası olduğuna dikkat çekti. Kaçan, sektördeki güç ağlarının belirli grupların kontrolü altında olduğunu iddia etti.
"Kültürel İktidarda Söz Sahibi Değiliz"
Kaçan, “Kültürel iktidarın muhafazakârların elinde olduğu” algısının gerçekçi olmadığını ifade ederek, şu tespitlerde bulundu:
"Kültürel iktidarı belirleyen parametreler muhafazakârların elinde değil. Sektörü etkileyen gruplar arasında siyasal Aleviciler, sol örgüt sempatizanları, LGBT oluşumları ve yabancı odaklar bulunuyor."
Kaçan, özellikle bu yapıların sektördeki üretim süreçlerini kontrol ettiğine dikkat çekti.
"Muhafazakâr Sanatçıların İşi Zor"
Sinemada ve dizi üretiminde muhafazakâr kesimin yaşadığı sorunlara değinen Kaçan, şu ifadeleri kullandı:
"Eğer bu ülkeye ve değerlerine düşman değilseniz, ezkaza bir de film çekmişseniz, sinema salonlarında yer bulamazsınız. Bulsanız da sizin filminizi en alakasız saatlerde gösterime sokup daha baştan batmanızı sağlarlar."
Ayrıca, dizi sektöründeki benzer bir engelleme mekanizmasına dikkat çekerek, “Bu network’ün istemediği hiçbir dizi tutmaz, istediği hiçbir dizi de batmaz” dedi.
"Reyting Sistemleri Manipüle Ediliyor"
Hasan Kaçan, reyting sistemlerinin şeffaf olmadığını öne sürerek şu ifadeleri kullandı:
"Reyting kuruluşları FETÖ'nün güçlü olduğu dönemde Samanyolu TV'nin ucube dizilerini gün birincisi yaptığı gibi bugün de bir dolu ucube diziyi zirveye taşıyor."
Kaçan, bu manipülasyonun sektörde üretilen işlerin niteliğini etkilediğini ve muhafazakâr sanatçıların şansını azalttığını vurguladı.