Ankara, Washington’ın muhtelif tehditlerine, şantajlarına boyun eğmedi: Dik durdu. Kararlılığını korudu. Nihayetinde S-400 savunma sistemini aldı.
En başta Haydut ABD olmak üzere bütün Batılı düşmanlarımıza “göstere göstere” sevkiyat devam ediyor!
*
Sevkiyatın, 15 Temmuz’un üçüncü yıldönümüne üç gün kala başlaması pek manidardır.
Bununla birlikte, “bir başka manidar tarih” daha var ki; o da 12 Temmuz’dur!
12 Temmuz 1947’de Türkiye ile ABD arasında bir “askeri yardım anlaşması” imzalanmıştır.
1947’de, Türkiye ABD’nin kontrolüne gireli üç yıl olmuştu: Cumhurbaşkanı, İsmet İnönü idi…
Peki, yetmiş iki yıl sonra (2019) ne oldu? Yine bir 12 Temmuz günü; ABD’ye rağmen, Rusya’dan alınan S-400’lerin sevkiyatı başladı.
Türkiye’nin, ABD’nin boyunduruğundan çıktığını cümle âleme gösteren bir hadiseden bahsediyoruz!
S-400’lerin alınması mı; Türkiye’nin savunmasını güçlendirmek bakımından hayati bir hamledir.
Kritik eşik, aşılmıştır.
Düşmanlarının olası saldırılarına karşı “bütün önlemleri” almak, Türkiye’nin egemenlik hakkının bir gereğidir.
Bundan sonraki süreçte; Haydut ABD’nin türlü kahpeliklerine, muhtemel yaptırımlarına karşılık da, Türkiye ayan beyan “Madem öyle, inceldiği yerden kopsun!” diyebilmelidir, demelidir…
15 Temmuz darbe kalkışmasının arka planında yer alan ABD; asla stratejik müttefikimiz, dostumuz, ortağımız falan değildir.
Ya, nedir? Azılı düşmanımızdır!
NELER YAZMIŞLARDI?
“Uncle Sam”in hesabına görev yapan bilumum Etki Ajanları; “Türkiye’nin S-400’leri alamayacağını” yazarken pek iddialıydılar, “büyük” konuşuyorlardı!
Amerikancı Cumhuriyet gazetesinin köşe yazarı Mine G. Kırıkkanat, 28 Mayıs’ta “S-400’ler alınamaz dediğimde ayağa kalkanlar oturun yerinize, sıfır!” tweet’ini atarken Kurthan Fişek’liğe özenmişti…
Eğer, Kurthan Hoca yaşasaydı; 12 Temmuz’dan itibaren, S-4oo bahsinde gıkı çıkmayan Kırıkkanat’a garanti “Otur, sıfır!” derdi!
*
“Yahudi değilim ama ben bir Siyonist’im” diyen ABD’nin eski başkan yardımcısı Mister Joe Biden’la öz-çekim günlerinden hatırladığımız, Cumhuriyet’in eski yazarlarından Aslı Baydın’taşbaş ise 9 Mayıs’ta twitter’da şöyle yazmıştı:
“Temmuz ayında S-400’ler gelmeyecek. Süresiz erteleme masada. Sonra, söylemedi demeyin…”
*
FETÖ’nün kaçaklarından CIA elemanı Emre Yaramaz adlı hain de 8 Mart 2019’da “S-400’ü aldırmazlar. Alamayacak. Aldırmayacaklar” diye “büyük” laf etmişti!
Twitter’da “RTE, S-400’ü A-LA-MAZ demedik mi? YE-MEZZ, SIKAR BİRAZ…” diye yazan da; Sam Amca’sının Yaltakçısı, işte bu Emre Kahpesiidi!
ÜÇ BUÇUK ATAN MALUM AJAN
CIA’in Emre Yaramaz’ı, FETÖ’sünün darbeyi başaracağından o denli emindi ki; twitter’da, ta on ay öncesinden “2016’nın Temmuz’unda Türkiye’ye döneceğini” söylüyordu!
FETÖ/NATO/ABD darbe girişiminin üzerinden üç yıl geçti: Üç buçuk atan Yaramaz Ajan; halen kaçak, dönemiyor! Atlantik’in öte yanında, Sam Amca’sının kanatları altında hainliğini sürdürüyor.
RESEPSİYONDAKİ ÇAN
15 Temmuz (2016) günü, Büyükada’da Splendid Otel’deki darbe toplantısına katılanlar arasında yer alan –Graham Fuller’ın yetiştirmesi- CIA mensubu Henry Barkey, otelden ayrılırken resepsiyona üzerinde “Pennsylvania” yazılı bir “çan” bırakmıştı!
Yani? Kendilerine ve de piyonları FETÖ’ye çok güveniyorlardı…
Gecenin sonunda, üstlerine “Gizli Kardinalimiz başardı!” diyeceklerdi!
Şayet, başarsalardı; işte bu Gizli Kardinal’i birkaç gün içinde “işgal ettikleri” Türkiye’ye getireceklerdi!
DEHŞETENGİZ PLAN
Askeri darbenin ve işgalin hemen ardından; Yüz Sekiz Bin vatan evladını infaz etmek üzere “dehşetli bir plan” yapmışlardı! Ceset torbaları dahi hazırdı!
FETÖ’cü hainlerle birlikte CIA de işin içindeydi.
*
Darbecilere karşı aziz vatanımızı savunmak üzere meydanlara çıkan kahraman milletimizin, güvenlik güçlerimizin büyükdirenişi sayesinde…
Haçlı ve Siyonist İttifakı’na mensup İŞGAL GÜÇLERİ’nin, 15 Temmuz’daki Darbe Teşebbüsü berhava edildi!
*
15 Temmuz 2016’da darbecilere karşı direnirken katledilen 251 şehidimizi rahmetle anıyoruz.
Taner Korkmaz / Yeni Şafak