Tekkeköy siyaseti, o gün yaşananlarla yıllar boyunca hafızalardan silinmeyecek bir krize sahne oldu.
AK Parti Tekkeköy İlçe Başkanı Hayri Ağırlar, o dönem belediye başkanı olan Hasan Togar’ın tekrar aday gösterilmemesi üzerine, yüzlerce partili ile birlikte AK Parti Samsun İl Başkanlığı binasına yürüdü.
İl başkanlığı makamına çıkan Ağırlar, yanında getirdiği Tekkeköylü grupla birlikte adeta binayı işgal etti.
Bu baskın sırasında Hayri Ağırlar, elinde binlerce üyenin istifa dilekçesi bulunduğunu iddia etti.
Özellikle Mustafa Candal’ın aday gösterilmesi durumunda istifa edeceklerini söyleyerek açık bir tehditte bulundu.
Parti yetkililerinin “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan sürecin son karar merciidir” şeklindeki açıklamaları da Ağırlar’ın öfkesini yatıştıramadı. Durum öyle bir noktaya geldi ki, Ağırlar ancak güvenlik önlemleriyle il başkanlığı makamından çıkarılabildi.
Tekkeköy’den Ulusal Gündeme
Bu olay yalnızca Samsun’da değil, ulusal ölçekte de yankı buldu. AK Parti teşkilatının iç dinamiklerini sorgulatan bu olay, siyasi çevrelerde ciddi tartışmalara neden oldu. Bir ilçe başkanının, kendi partisinin binasını basacak kadar ileri gitmesi, parti içindeki disiplin ve liderlik anlayışına dair birçok soruyu beraberinde getirdi.
Baskın sonrası Hayri Ağırlar’ın görevden alınması bekleniyordu.
Ancak AK Parti Samsun İl Teşkilatı, bu konuda radikal bir adım atmak yerine süreci ertelemeyi tercih etti. Yerel seçimlerin öncelikli bir gündem olduğu gerekçesiyle bu hassas kararın seçim sonrasına bırakıldığı öğrenildi. Fakat bu karar, partinin tabanında ve kamuoyunda ciddi bir kırılmaya sebebiyet verdi.
Şaşırtan Adaylık
Yerel seçimlerin ardından AK Parti’de ilçe kongreleri süreci başladı.
Kongre süreci, partinin içindeki ayrışmaları daha da görünür hale getirdi.
Çoğu kişi, Hayri Ağırlar’ın, il başkanlığını basma krizinden sonra yeniden aday gösterilmeyeceğini düşünüyordu.
Fakat beklentilerin aksine, genel merkez tarafından Ağırlar’ın tekrar aday gösterilmesi, özellikle parti tabanında büyük bir şaşkınlıkla karşılandı.
Bu kararın, parti içinde etkili olan bazı çevrelerin ısrarıyla alındığı iddia edildi.
Ancak bu çevrelerin, yerel seçimlerdeki başarısızlığın da mimarı oldukları sıkça dile getiriliyor. Partinin tabanı ve özellikle Tekkeköy’deki birçok partili, bu hamlenin, AK Parti’nin kurumsal kimliğine ve liderlik ilkelerine zarar verdiği görüşünde birleşiyor.
Kritik Kongre: İki Farklı Yol
Yarın gerçekleşecek olan Tekkeköy İlçe Kongresi, sıradan bir seçim olmanın ötesinde bir anlam taşıyor. Karşı karşıya gelen iki isim arasındaki rekabet, yalnızca ilçe teşkilatını değil, AK Parti’nin genel yönelimini de belirleyecek bir sembol haline geldi.
Bir yanda, kendi partisinin il binasını basmaktan çekinmeyen mevcut ilçe başkanı Hayri Ağırlar var. Öfkesi ve tartışmalı yöntemleriyle gündeme gelen Ağırlar, yeniden aday gösterilmesindeki desteği, parti içindeki belli grupların gücüne borçlu.
Diğer yanda ise Kenan Yılmaz bulunuyor. Yılmaz, tabanın desteğini arkasına almış ve partiye koşulsuz sadakatiyle bilinen bir isim. Gerek parti değerlerine olan bağlılığı gerekse yerel halkla olan güçlü ilişkileri, onu bu yarışta daha güçlü bir aday konumuna getiriyor.
Bir Kongreden daha Fazlası
Bu kongre, yalnızca Tekkeköy’ün geleceği açısından değil, AK Parti’nin içinde bulunduğu durumun bir göstergesi açısından da kritik öneme sahip. Kim kazanacak olursa olsun, bu seçim AK Parti’nin değerleri, iç disiplini ve liderlik anlayışına dair bir mesaj verecek.
Son yıllarda partide yaşanan kopmalar, iç çekişmeler ve liderlik krizleri, özellikle yerel teşkilatlarda belirgin hale geldi. Tekkeköy örneği, bu durumun somut bir yansıması. Şimdi, parti tabanı şu soruyla karşı karşıya: Kendi çıkarları uğruna kriz yaratan bir anlayış mı kazanacak, yoksa her koşulda dava adamlığını sürdüren bir tavır mı galip gelecek?
Sonuç, yalnızca Tekkeköy’ün değil, belki de AK Parti’nin geleceğini şekillendirecek.
Bekleyip göreceğiz.