Analiz
Giriş Tarihi : 03-07-2020 15:11   Güncelleme : 03-07-2020 15:11

Tüm Yönleriyle Biyokütle Enerji – 2

Samsun’un Çarşamba ilçesinde kurulumuna başlanmasıyla kamuoyunun gündemine gelen biyoküle enerji santralinin, dünyada ve Türkiye’deki yerini ‘’Yenilenebilir enerji özelliği’’ fosil yakıtlara alternatif olmasıyla ‘dünyada desteklenen yenilebilir enerji enerji yatırımları arasında ‘biyokütlenin yıldızını parlattı’.

Tüm Yönleriyle Biyokütle Enerji – 2

SİZİN İÇİN ARAŞTIRDIK

1760'lardan günümüze enerjinin serüveni ve SAMSUN Dünya ilk kez buhar gücüyle elde edilen enerji ile 1760 yıllarında tanıştı.  1858'de petrol enerji için kullanılmaya başlandı. 1920 yılında ilk doğalgaz boru hattı inşaa edildi. Petrol, kömür ve doğalgaz gibi fosil yakıtların endüstride yoğun kullanımı, fabrikalaşma ile üretim artışını tetikleyerek enerji ihtiyacını da artırdı.  Doğalgaz, çevreye petrol ve kömüre göre daha duyarlı olması nedeniyle tercihte ve kabuledilebilirlikte ön plana geçti. Yanma sonucu oluşan gazlerin etkisini azaltmak için 'teknolojisi üstün yeni nesil filtreler' devreye sokuldu.  Ancak fosil yakıtlardan olan petrol ve kömürün dünyada kullanımının artması küresel ısınmanın da etkileriyle oluşan çevre kirliliği enerji üretiminde yeni bir kaynak araşına yöneltti. Ve yenilebilir enerjilerden olan biyokütle enerjisiyle tanıştık.  Yenilebilir bir kaynak olan tarımsal atıkları yakıt olarak kullanabilen biyokütle enerji santralleri dünyada güneş ve rüzgar enerjesi gibi 'tercih edilen enerji santralleri' sınıfına girdi. Dünyada 5 bine yaklaşan, Almanya'da 1100 adet bulunan biyokütle enerji santralleri, yeni nesil enerji üretiminde 'artık söz sahibi'.  Ve  Samsun şimdi dünyaca bilinen, ülkelerce desteklenen yenilebilir temiz enerji kaynağı olarak adlandırılan  biyokütle enerji ile tanışma aşamasında.  İşte tüm yönleriyle biyokütle enerji nedir, dünyadaki yeri,  fosil yakıtlı santrallerden farkı, tarımsal atıkların yakıt olarak kullanmasının 'ne  anlama geldiğini' sizler için araştırdık.  Samsun'a kurulumunun başlamasıyla 'yaşanan tartışma'nın ne anlama geldiğini anlamay çalışırken, yoksa 'Bir bardak suda fırtına mı' koparılıyor, son kararı okurlarımız ve yöre halkı verecek.

 

ENERJİNİNİN GÜNÜMÜZE KADAR ÜRETİM YOLCULUĞU

 Samsun’un Çarşamba ilçesinde kurulumuna başlanmasıyla kamuoyunun gündemine gelen biyoküle enerji santralinin, dünyada ve Türkiye’deki yerini ‘’Yenilenebilir enerji özelliği’’ fosil yakıtlara alternatif olmasıyla ‘dünyada desteklenen yenilebilir enerji enerji yatırımları arasında ‘biyokütlenin yıldızını parlattı’. Rusya’dan gelen ve Ünye bölgesinde karaya çıkan mavi akım boru hattının devreye girmesiyle Samsun’un artık ülkedeki rolü belliydi. Bir enerji koridoru haline geleceği,  Aşikar olan kentimiz ve çevresi Türkiye’nin enerjideki açığını kapatacak enerjinin kuzeydeki kapısıydı.  Mavi Akım hattının kurulmadığı yıllarda Tekkeköy’de kurulan mobil santralle başlayan Samsun’daki santraller serüveni, çok ses getirmişti. 6 numaralı fuel-oil yakacak olan enerji santralinin kurulmaması için kent büyük bir mücadelenin içine girmişti. Fosil yakıtların yakılmasıyla elde edilen enerji üretiminde, çevre kirliliği açısından yine bir fosil yakıt olan kömür ve fuel-oile rağmen çok daha temiz bir yakıt olan doğalgaz kullanımına geçti Tekkeköy’deki mobil santral.

 

MAVİ AKIMLA BİRLİKTE SAMSUN’DA ÇOK ŞEY DEĞİŞTİ

Sonrasında  dev teknolojik markaların yeni nesil filtreleriyle, bacalarından çıkan gazı en aza indirmek için tüm teknolojik değişimlerini yaparken, en azından çevresel etki açısından da kömür ve petrol kullanan santralleri geride bıraktı Samsun.   enerji olan doğalgazın devreye girmesiyle ‘çevresel etkiler açısından’. Doğalgazla Samsun ve hatta Karadeniz, sonrasında iç Karadeniz ve İç Anadolu’ya uzanan boru hatları, yaşamları daha kolay hale getirirken, beraberinde  enerji koridoru seçilen Samsun ve iç bölgelerdeki illere de santralleri taşımıştı.

 

BAKIR VE AZOT FABRİKALARI UNUTULMAZLAR ARASINDA

Bu arada bölgeyi 10 yıllarca kirleten Azot ve Bakır fabrikalarını da unutmamak gerekir elbette. Tekkeköy’de çevreye büyük zararlar veren fabrikalar da kirli yatırım sürecini doğalgazın devreye girmesiyle ve teknolojik filtreler kullanmak suretiyle zaman içinde günümüzde kullandığı seviyeye getirdi.  Mobil santralin doğalgazlı yakıta dönüşümüyle başlayan Samsun’daki santraller serüveni sonrasında Terme ve Tekkeköy’de, adeta bölge bir enerji koridoruna dönüştü. Bu arada Terme’de Çinli bir firmanın kömür yakıtlı santral kurmasına izin verilmedi. Ancak yenilenebilir enerji kapsamında olan ve birçok Avrupa ülkesinin teşvik ettiği, yakıtını tarımsal atıktan sağlayan bölge halkına, çiftçiye, besiciye ye katkı vereceği öne sürülen biyokütle enerji ile tanımakta nasipte varmış bölge insanım adına....

 

SAMSUN’DA YAŞANAN  TARTIŞMANIN NEDENİ NE

Yeşil enerji denilince akla gelen rüzgar, güneş ve biyoktütle eneri santralleri bir çok yerde ülke ekonomisi ve kuruldukları yöreye katkılarıyla bilinirken, Samsun’da yaşanan ‘yararlı-zararlı’ tartışmasını, araştırarak, yerinde görerek, bilimsel bakış ve tarafların görüşlerine de yer vererek masaya yatırmak istedik birazda...

 

TÜRKİYE’DE BİR ÇOK YERDE BİYOKÜTLE SANTRALİ VAR!

Konya, İstanbul, Antalya, Çanakkale, Adana, Ankara, Balıkesir, Çorum Mecitözü ve Aydın gibi bir çok ilde ve dünyada 5 bine yaklaşan biyoktüle santrallerinin kurulduğu yörede tepki görmemesi, hatta bölge yerel yönetimlerinin ve halkın yatırımı desteklemesi, çok kez düşündürdü beni. Hem yöre halkına da önemli katkısı olduğunu gördüm. Yerel yönetimler ‘biyokütle santrallerini’ desteklediği gibi, santral çevreleri yemyeşil tarım arazileriyle çevrili.

 

ÇİFTÇİYE TARIMSAL  ATIKTAN EK GELİR

Seracılıkta önemli katkılar sunuyor üreticiye biyokütle santralleri. Çiftçi tarımsal atığını tarlasından direk satıyor ve ve elini sürmeden ‘anız diye yaktığı’ toprağın ekolojik dengesini bozmak yerine ‘bütçesine katkı alıyor’. Peki Samsun acaba neden böyle bir tartışmanın içine girdi; merak ettik, araştırdık. Ve edindiğimiz bilgileri sizlerle paylaşırken, hiçbir detay atlamamak istiyorum.  Ve daha da önemlisi, yöre halkımızla, bir zamanlar ortak yaşamlarımızdan da kesitler vermeye ‘hafıza tazelemek adına’ yer veriyorum yazımda..

 

BİR BARDAK SUDA FIRTINA MI YOKSA BÖLGEYE KATKI MI?

Sonuçta ortak paydamız olan Samsun’un menfaatleri açısından kişisel çıkışlar yerine toplumun ve bölgenin kazanımları noktasında sizler için doğru bilgilendirme yapmak en önemli görevimiz. Bir bardak suda fırtına mı koparılıyor, yoksa gerçekten ‘biyokütle enerji bölgemize katkı mı sağlayacak’ ‘’Tüm yönleriyle biyokütle enerji’’ nedir, dizi yazımıza bulacaksınız, umuyorum.

 

NE GÜNLER YAŞADIK,  NE KİRLİ BACALAR GÖRDÜK

Doğup büyüdüğüm Aşağıçinik köyünün sınırları, Tekkeköy’ün şehir merkezinin bitimiyle başlar, Büyükşehir Belediyesine ait Selahattin Ereren Su Arıtma tesislerinin bulunduğu alanda son bulur. Tekkeköy ovasının yamacında dört mahalle üzerinde kurulmuştur. Panoramik bir deniz manzarası vardır.

Ragıp GÖKER – Hedef Halk Gazetesi

Recep YAZGANRecep YAZGAN