Türkiye
Giriş Tarihi : 15-09-2015 17:39   Güncelleme : 15-09-2015 17:39

Vatan Yahut İnternet

Mustafa Kutlu Deneme / Haziran 2014 Vatan Vatan efsaneler, masallar, destanlardır

Vatan Yahut İnternet
Mustafa Kutlu Deneme / Haziran 2014 Vatan Vatan efsaneler, masallar, destanlardır. Nene Hatun, Deli Dumrul, Köroğlu’dur. Vatan Mevlit’tir, Itrî’nin tekbiridir, ezandır, minare ve kubbedir, sebildir. Vatan ilahidir, türküdür. Bir ucu Yemen’de bir ucu Estergon’dadır. Vatan Kur’an’dır, namazdır, cumadır, secdedir, duadır. Vatan sürülen topraktır, taze topraktan çıkan buğudur. Tıpkı fırından çıkan Vakfıkebir ekmeğinin buğusu gibidir. Vatan Diyarbakır kapuzu, otlu peynir, Pervari balı, Antep baklavası, Tatar böreği, Selanik gevreği, Arapaşı, Çerkez Tavuğu, Babukko’dur. Vatan Selimiye’dir, Hacı Arif Bey’dir, Mevlana’dır. Vatan “bana ne!” diyemeyeceğimiz bir şeydir. Vatan bu dünyada ahret için çalışılacak bir imtihan mekânıdır. Vatan kitaplar, kütüphaneler, âlimler, şeyhler, tekkeler, üniversiteler, taş-toprak-ağaç-kuş ve uçsuz bucaksız bozkırdır. Bozkırda esen rüzgârdır. Kangal iti, sürü, çoban ve kavaldır. Vatan Nemrut’ta batan güneş, İshakpaşa Sarayı’na dolan gün ışığıdır. Vatan Ayasofya, Hacı Bayram, Ak Şemseddin, Eyüp Sultan ve Hacı Bektaş’tır. Vatan sevgilidir Aslı’dır, Kerem’dir, Leyla ile Mecnun’dur. Vatanın fertleri bir tarağın dişleri gibidir. Vatan hemşehrilik, vatan komşuluk, vatan başını omzuna yaslayacağın bir arkadaş, askerlik, vatan futbolculuk, doktorluk, hemşirelik, mühendisliktir. Yukarıdan beri sayageldiklerimizi sevmek milliyetçilik; onları muhafaza etmek muhafazakârlıktır. Bu iki kavram ayrılmaz. Sözlerimize burun kıvıranlara, “bunlar eskimiş şeyler” diyenlere ancak şunu söyleyebilirim: “Eskilerden kim kaldı.” Yahya Kemal ile bitirelim: Ölmek kaderde var, bize ürküntü vermiyor; Lakin vatandan ayrılışın ızdırabı zor. Diriliş Postası
adminadmin