Bizim sitede yer alan habere göre Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyelerinin Cumhurbaşkanımıza bürokrasinin siyaseti yeniden ele almaya başladığını ifade etmişler ve demişler ki, “kanunlar vatandaşa göre değil bürokrat nasıl yorumlar şeklinde düzenleniyor”
Yüksek İstişare Kurulu üyeleri Cumhurbaşkanımıza bunu demiş midir ya da diyebilmiş midir bilmeyiz ama tespit doğrudur fakat sadece bürokratlarla sınırlandırılması yanlıştır.
Çünkü Ak Partinin ya da tüm partilerin vekilleri de belediye başkan adaylarının seçiminin de bürokrat atamalarından farkı olmadığı için bürokratlar kanunu yorumlarken atanmış siyasiler de bizi atayanlar ne der üzerinden yorumlamaya devam ediyorlar.
Yani, ‘Atanmış bürokrattan daha tehlikelisi atanmış siyasetçidir…’ demek istiyoruz…
Yazın bunu ileride atasözü olur…
Vatandaşın ne dediğine istediği sadece ve sadece aday adaylığı sürecinde verilen vaatlerle sınırlı kalıyor.
Adaylık da bir nevi atama üslüyle olduğu için verilen vaatler kimin umurunda…
Seçimi kazandıktan sonra ise vatandaş yine ikinci, üçüncü planda kalmakta kalıyor.
Birinci plan Ankara’daki hamimiz…
Sonra…
Sonra başkanlara tebrik ve tesadüfi karşılaşmalar dışında ulaşabilmek, ulaşınca dert anlatabilmek, dert anlatınca çözümlenmesini görebilmek çok az vatandaşa nasip olan bir nimet…
Çok az vatandaşa bahşedilen bir mutluluktur adeta…
Mesele şudur aslında. Bürokraside de liyakat… Yani Nisa; 58…
Siyasette de liyakat;
“Allah size, emanetleri mutlaka ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emreder...” Nisa Suresi 58. Ayet…
Gelinen noktada, bugün ikisinde de sınıfta kalınmıştır.
Vatandaş istemeye istemeye sırf gözdağı için beklenti içinde olmadan karşıya oy vermiş, vicdanı sızlayanlar ise sandığa gitmemiş, gidip oy verenler de içleri yanarak sandıkta destek vermiştir.
Ama bundan bile hala ders çıkarmayan, çıkartmak istemeyen, nasıl olsa yukarısı adayı belirliyor, seçim zamanı iki gülücük, bir el öpme ile işi yine hallederiz diyenler bilsin ki su gelmiş teyemmüm bitmiştir.
Herkes aklını başına alsın…