Köşe Yazıları
Giriş Tarihi : 26-10-2020 09:32   Güncelleme : 26-10-2020 09:32

Baba İle Babalar Arasındaki Kalın Duvar

Baba İle Babalar Arasındaki Kalın Duvar

            Hamasi bir millet olduğumuz için ifrat ve tefrite savrulmamız çok kolaydır. Bir türlü makulü bulamayız. Severken de yererken de hep uç noktalarda dolaşırız. Bu bir tür genetik miras olduğu için düzelmesi de mümkün değildir.

            Bu durum baba ve babalar konusunda da su yüzüne çıkmaktadır. Babalar için; dağ, gölge, güç, kuvvet, kudret, iktidar ve çocukluk kahramanı benzetmeleri yapılır. Bütün bunlar abartılı olsa da doğruluk payı olan genellemelerdir. Meseleye bir de tersten bakmalıdır. Gerçeklerle yüzleşmek gerekir, aksi takdirde hayaller Paris, gerçekler Somali olur ki düş kırıklığından öteye geçemeyiz.

            Baba biyolojik olarak dünyaya gelmemize sebep olan varlıklardır. Birçoğu bunun ötesine geçmediği için çoğu zaman çocukları için ıstırap kaynağıdır. Yaşamları toplumun kabul etmediği yanlışlar üzerine kurulduğu için yaşadığı çevre için de problem kaynağıdırlar. Babalarının ismi sitayişle anılmadığı için her topluluk ve cemiyet de aleyhine duyacakları sözler birer ok gibi çocukların yüreğine saplanacaktır. Çocuklarda oluşan bu nefret öyle bir seviyeye gelir ki baba kelimesine bile düşman olurlar. O yüzden çocuklar hiç biraz zaman babam diye hitap etmez baba diye ifade ederler. Babam derken; sahiplenme, hayranlık, aidiyet, sadakat, hürmet, saygı, teslimiyet, güven ve gurur hep birlikte dile getirilmiş olur.  Baba derken ise; içinde duygu olmayan, saygı duyulmayan, sevginin zerresi olmayan herhangi bir eşyadan bahsetme durumu vardır. Acı olsa da durum bundan ibarettir fakat sorumlusu yine babadır.

YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Recep YAZGANRecep YAZGAN