Samsun Haber
Giriş Tarihi : 25-09-2020 11:37   Güncelleme : 25-09-2020 11:37

Öz Büro İş Sendikası Genel Başkanı Baki Gülbaba Sahayı Terk Etti!

Öz Büro İş genel başkanı Baki Gülbaba’nın imha hareketinin sözcülüğünü yapmakla itham ettiği, İhya ve Yeniden Yapılandırma Hareketi Sözcüsü, Öz Büro İş Sendikası Genel Denetleme Kurulu Üyesi ve Samsun İl Başkanı Üzeyir Kodan iddialara cevap verdi.

Öz Büro İş Sendikası Genel Başkanı Baki Gülbaba Sahayı Terk Etti!

Öz Büro İş Sendikasının olağanüstü genel kurula gitmesini talep ettiklerini belirten Kodan, “Bugün itibariyle 153 delege arkadaşımız, yani mevcut delegenin yüzde 75'i genel kurulun olağanüstü toplanmasını talep etmiş bulunmaktadır” dedi.

Kodan şöyle devam etti;

 

ÖZ BÜRO İŞ YÖNETİLEMEMEKTEDİR

Diğer delege arkadaşlarımızın da birkaç gün içerisinde ihya ve yeniden yapılanma hareketimize destek vereceklerine olan inancımız tamdır.

Geçtiğimiz günlerde Genel Denetleme Kurulumuz, sendikamızın genel kurulunun olağanüstü toplanması kararını oy birliğiyle almıştır.

Öz Büro İş Sendikamızın zorunlu organlarından olan yönetim kurulunun yedek üyeleri, denetleme kurulunun yedek üyeleri, disiplin kurulunun asıl ve yedek üyeleri görevlerinden istifa etmiştir.

Bir başka deyişle; Öz Büro İş Sendikası, teşkilatı ve üyeleriyle acilen olağanüstü genel kurul yapılmasını talep etmektedir. Bu talep ortak aklın ve teşkilatımızın büyük çoğunluğunun talebidir.

Genel Başkan Baki Gülbaba, idari ve mali açıdan sendikamızı yönetememektedir.

Teşkilata ve üyelere rağmen hüküm sürmeye çalışmaktadır.

Sendikanın mali kaynaklarını tüketmiş, sendikamızı 2.000.000 TL borçlandırarak iflas noktasına getirmiştir.

SENDİKAMIZ KAYYIM TARAFINDAN YÖNETİLMEKLE KARŞI KARŞIYADIR

Genel Başkan Baki Gülbaba, seçildiği 2015 yılından beri sendikamızı büyütmek ve geliştirmek adına hiçbir ciddi örgütlenme çalışması yapmamış, adeta sahayı terk etmiştir.

Bazı işyerlerinde il Başkanlarımızın, teşkilat mensuplarımızın talep ve girişimlerine rağmen örgütlenme çalışmalarını kasten yapmayarak sendikanın önünü tıkamıştır.

Örneğin, Milli Eğitim Bakanlığında çalışan işçilerin örgütlenme taleplerini geri çevirmiştir.

Öz Büro İş Sendikası Başkanlar Kurulu’nda ŞOK, BİM, A-101, LC WAİKİKİ vb. özel sektöre ait işyerlerinde örgütlenme çalışmalarına başlanması yönünde karar alınmış, ancak alınan bu kararlar uygulanmamıştır. 

Örgütlenebileceğimiz kurumlarda üye kayıt çalışması yapmak yerine, işkolundaki diğer sendikalar lehine feragat edilmiştir.

Genel Başkan Baki Gülbaba’nın örgütlenmeye bu denli kayıtsız ve ilgisiz olmasının sebebini elbette merak ettik ve araştırdık.

Örgütlenme talep edilen işyerlerinde aynı işkolundaki rakip sendika yönetimleriyle örgütlenme çalışması yapılmaması yönünde anlaşma yaptığını üzülerek öğrendik.

Örgütlenmede herhangi bir istişare ve bilgilendirme yapılmadan bu şekilde bir politika izlenmesi, sendikamıza, üyelerimize ve bu sendikanın kurulmasında büyük emekleri olan HAK-İŞ Konfederasyonu’na en hafif tabiri ile ihanettir.

 

GİZLİ KAPAKLI YAPILAN BU ANLAŞMALAR SAYGISIZLIKTIR

Biz, delegeler olarak yönetim kurulunu, sendikayı büyütün, geliştirin, refaha ulaştırın diye seçtik.

Sendika başkanının örgütlenme taleplerini geri çevirmesi ve rakip sendikayla işbirliği yapması asla kabul edilebilir bir durum değildir ve bardağı taşıran son nokta olmuştur.

Bir genel başkan düşünün ki, Ticaret, Büro, Eğitim Güzel Sanatlar işkolunda çalışan işçiler, örgütlenme ve faaliyet beklerken, kendisi başka bir işkolunda sendika kurmak üzere harekete geçmiştir.

Bahsettiğimiz bu hususların hepsi teşkilatımızın, delegelerimizin ve üyelerimizin malumudur.

Tam da bu nedenlerle sendikasına ve konfederasyonuna gönül vermiş delegeler olarak başlattığımız bu ihya hareketi bir intifadaya dönüşmüş ve karşılık bulmuştur.

Sendikamızın genel başkanı Baki Gülbaba HAK-İŞ sevdasından uzaklaşmış, HAK-İŞ ile kavgalı hale gelmiştir.

HAK-İŞ Konfederasyonunun faaliyetlerine katılmamak suretiyle sendikamızı fiilen HAK-İŞ’ten koparmak istediği aşikardır.

HAK-İŞ üst kimliğini reddeden Genel Başkan Baki Bey, sendikamızın yetkili olduğu en büyük işletmesi olan Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde çalışan üyelerimizin sorunlarına da çözüm bulamadığı ortadadır.

Bunun en somut örneklerinden birisi üyelerimize verdiği tamamlayıcı sağlık sigortası kapsamına alınacakları sözünü tutmaması, yerine getirmemesidir.

Yine ayrıca Ankara 1 Nolu şube başkanlığının altında bölge başkanlıkları kurulacağı sözünü vermiş ve yerine getirmemiştir.

Bu şekildeki örneklerle inandırıcılığını kaybetmiş sendikamızın güvenilirliğine leke sürmüştür.

Genel başkan Baki GÜLBABA, Alper GÖKÇEK’ten boşalan Ankara 1 Nolu şube başkanlığımızın yeniden oluşturulması sırasında, Kanun ve Tüzük hükümlerini yok saymıştır.

Ankara 1 Nolu şubemizin yönetimini Kanun ve Tüzük hükümlerine aykırı bir şekilde oluşturma cüretini göstermiştir.

 

YÖNETİMİN HUKUKSUZ BU İŞLEMİ YARGI KARARIYLA İPTAL EDİLMİŞTİR

Tüm bu hakikatler ortada bir yönetememe sorunu olduğunu göstermekte ve Sendikamızı kayyım marifetiyle yönetilmekle karşı karşıya bırakmaktadır.

Genel Başkan Baki Gülbaba ve yönetiminin bu hukuksuz ve anlamsız uygulamaları, sendikamızın kamuoyu ve işçiler nezdinde güç ve itibar kaybetmesine neden olmuştur.

Bütün bu yaşananlar, delegeler olarak bizleri bir karar verme noktasına getirdi.

Sendikamızın göz göre göre bir batağa doğru sürüklenmesine rıza gösteremezdik. Ve bu inançla HAK-İŞ üst kimliğini özümsemiş, sendikamızın ve üyelerimizin geleceğini düşünen delegelerimizle birlikte ihya ve yeniden yapılandırma hareketini başlattık.

Bu hareketin içinde olan delegelerimiz Sendikamızın bugünlere gelmesinde büyük emekleri olan birer dava neferleridir. Delegelerimiz, Genel Başkan Baki Gülbaba’nın ne yaptığını, nasıl davrandığını, sendikayı ne hale getirdiğini en iyi bilen kişilerdir.

Başlatmış olduğumuz İHYA HAREKETİNE karşı duranlara, üyesine sahip çıkmayan, teşkilatı ile gönül bağını koparan, teşkilat il başkanlıklarının bürolarını kapatan, tasfiye eden mevcut yönetime destek veren sözde kardeş sendikaların genel başkanlarına asla izin vermeyeceğiz.

 

BİZ NEREDE DURDUĞUMUZU VE NE YAPTIĞIMIZI ÇOK İYİ BİLİYORUZ

Bizim amacımız; Öz büro iş sendikamızı Konfederasyonumuz Hak İş ile omuz omuza çalıştıracak, kardeş sendikalarımız ile gerçek kardeşliğimizi sağlayacak, bizleri hak ve adalet noktasında temsil edecek yeni, güçlü, teşkilatı ile bütünleşmiş bir genel başkan ve yönetim seçmektir.

Bu kararımıza ve delegelerin iradesine herkes ama istisnasız herkes saygı duymak zorundadır.

Delegelerin imzası ve asli unsurların istifası ortada iken topu taca atmak, uydurma senaryo ve kurgularla operasyonlardan bahsetmek en hafif tabiriyle aymazlıktır. Vakıa ayan beyan ortadadır.

Tüm bu nedenle, Genel Başkan Baki Gülbaba’nın genel kurulun olağanüstü toplanması için gerekli işlemleri ivedilikle başlatmasını istiyor, kendisini ve sendikamızın itibarını daha fazla küçük düşürmemesini istiyoruz.

Genel kurulun olağanüstü şekilde toplanmaması halinde sendikamız açısından telafisi olmayan zararların doğacağı açıktır.

Biz sendikamızı eski gücü ve konumuna geri döndürerek iş kolunun bir numaralı sendikası haline getirmek istiyoruz. 

Başlattığımız sürecin Öz Büro İş Sendikamız, Öz Büro İş’li emekçi kardeşlerimiz ve “Ticaret, Büro, Eğitim ve Güzel Sanatlar” işkolunda çalışan tüm emekçiler için hayırlı olmasını diliyorum.

Bazı işyerlerinde il Başkanlarımızın, teşkilat mensuplarımızın talep ve girişimlerine rağmen örgütlenme çalışmalarını yapmayarak sendikamızın önünü tıkadı.

Örneğin; Milli Eğitim Bakanlığında çalışan işçilerin örgütlenme taleplerini geri çevirdi.

Gençlik Spor Bakanlığı gibi örgütlenmenin önünde engel olmayan kurumlarda üye kayıt çalışması yapmak yerine, işkolundaki diğer sendikalar lehine feragat edildi.

Bu hususla ilgili diğer sendikalarla bir anlaşma yaptığı şeklinde teşkilatımız içerisinde ciddi bir dedikodu mevcut.

Tüm bunların yanında Hak-İş'imizin varlığı ile vücut bulan sendikamız bizleri fazlasıyla rahatsız edecek şekilde Hak-İş üst kimliğini reddetmeye başladı. İl başkanlarıyla gerçekleştirilen hemen hemen tüm toplantılarda alenen Konfederasyonumuzu eleştirerek aidiyet duygularının olmadığını gösterdiler. Web sitemizde Konfederasyonumuzun logosunu hala kullanmıyorlar.

Verdikleri sözlerde durmayarak Sendikamıza ciddi manada itibar kaybı yaşattılar.

Örneğin; Kültür Bakanlığında çalışan üyelerimize verdikleri tamamlayıcı sağlık sigortası kapsamına alınacakları sözünü tutmadılar.

Sendikamız iyi yönetilmiyor ve ciddi manada temsil sorunu yaşıyor.

Hedefimiz, sendikamızda yeniden birliği, beraberliği, kardeşlik hukukunu sağlayamak, Hak-İş üst kimliğiyle Hak-İşimizin değerleriyle bütünleşmiş ve bu şekliyle iş kolununun lideri haline gelmiş bir sendika oluşturmaktır.

Recep YAZGANRecep YAZGAN