Dernekçilikteki en sıkıcı iş ne diye sorsanız "Eğitim seminerlerine davet" derim.
Çalıştığım için eğitim seminerlerine çok fazla katılamıyorum.
Lâkin eğlence mi?
Seminer mi? diye sorsanız
"Seminer" derim.
Öğrenmek, dinlemek eğlenceden daha çok eğlenceli gelir bana.
Davet etmek sıkıcıda olsa yılmadan eğitim seminerlerine devam ediyoruz. Eğitim seminerlerini
ilginç bir şekilde sunduğumuzda haliyle talepte oluyor.
Bu ay iki seminer gerçekleştirdik.
İlki "Sporun Hayatımızdaki Yeri" idi.
İlginç olan bu semineri kahvaltı eşliğinde yapmaktı.
Düşünün masanın üstünde börekler tatlılar konuştuğunuz konu sporun hayatınızdaki yeri.
Unıted Sports Akademi bizler gibi farklılık yapmış merkezi bir yerde değil de orta gelir seviyesine
sahip bir muhitte güzel bir spor tesisi açmışlar.
Onlar bizlere 40 yaş üstü beslenme ve sporu anlatırken bizlerde yaptığımız tatlılarla onları misafir
ettik. Atilla Bey ve Emre Bey'e teşekkür ederiz.
İkinci Seminerimiz Neden Acil Servis idi.
Melek ve Nurdan arkadaşımız acil serviste çalışıyorlar. Acile gelen hastaların doğru bildikleri
yanlışları düzeltmek için oldukça çaba sarfediyolar. Bizde madem böyle bir durum var diyerek seminer düzenlemeye karar verdik.
Katip Çelebi Üniversitesi Uzman Dr. Sabri TOGAN beyefendi Acil ile ilgili sorun ve çözümler hakkında bilgilendirme gerçekleştirdi.
TÜİK verilerine göre 2020 Türkiye Nüfusu 83 milyon 154 bin 997
ACİL SERVİS MUAYENE SAYISI 84 MİLYON 545 BİN 429
Acile giden hastalar Türkiye nüfusundan 1 milyon 390 bin 432 daha fazla
NEDEN ACİLE GİDİYORUZ?
Ani gelişen kaza, hastalık, yaralanma
Hayati tehlikenin oluşma gibi durumlarda gidilmesi gerekli olan acile polikilinik randevusu
alamayanların, Tetkik tedavi işlemlerinin hızlı olduğunu düşündüğümüz için Acillere gittiğimizi anlatan
Dr. Sabri Togan beyefendi şahsında tüm doktor ve hastane çalışanlarına teşekkür ederiz.
Eğitim öncelikle ailede başlıyor. Bunun farkında olan bizler kadınlarımızla beraber karınca kararınca
öğrenmeye çalışıyoruz. Değerlerimizi kaybetmeden bilmediklerimizi öğrenip topluma faydalı nesiller
yetiştirmek için uğraşıyoruz.
Nereye Kadar?
Bu soruya
Yazımı okuyanlar karar versin...))