Güncel
Giriş Tarihi : 15-03-2025 13:22

Usulsüz Yatay Geçişin Ayrıntıları Ortaya Çıkıyor

Hürriyet Gazetesi yazarı Nedim Şener, Ekrem İmamoğlu’nun usulsüz yatay geçiş iddiaları karşısında paniğe kapıldığını ve çarpıtma stratejileriyle kendini savunmaya çalıştığını yazdı.

Usulsüz Yatay Geçişin Ayrıntıları Ortaya Çıkıyor

Şener, İmamoğlu’nun mağdur rolü oynayarak süreci manipüle ettiğini belirtti.

Usulsüz Yatay Geçişin Ayrıntıları Ortaya Çıkıyor

1988 yılında babasının parasıyla, lise diploması ve diğer belgeleriyle YÖK’ün tanımadığı Girne Amerikan Üniversitesi’ne kayıt yaptıran Ekrem İmamoğlu, 1990’da İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi İngilizce Bölümü’ne merkezi sınav şartı olmadan el yazısıyla verdiği bir dilekçeyle yatay geçiş yaptı. O dönemde, sınavla yüksek puan alan öğrencilerin girebildiği fakülteye bu şekilde geçişin usulsüz olduğu belirtiliyor.

Yükseköğretim Kurulu (YÖK), 17 Şubat 2025 tarihli raporunda usulsüzlükleri tespit etti ve İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü İnceleme Komisyonu da bu konuda bir rapor hazırlıyor. Raporun, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na ve ilgili akademik makamlara sunulması bekleniyor.

Dekan İstifa Etti mi, Ettirildi mi?

İmamoğlu ve ekibi, konuyu çarpıtarak yatay geçiş sürecindeki usulsüzlükleri gölgelemeye çalışıyor. 2020 yılında CİMER’e gelen bir başvuru üzerine, İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Köse’nin, detaylı bir inceleme yapmadan “yatay geçiş uygundur” şeklinde yanıt verdiği ortaya çıktı.

 

Ancak YÖK’ün usulsüzlükleri belgeleyen raporunun ardından Dekan Köse’nin istifa ettiği açıklandı. İmamoğlu, bu istifanın baskı sonucu gerçekleştiğini iddia etse de, Köse’nin daha önce usulsüz geçişi aklayan cevaplar verdiği düşünüldüğünde, bu istifanın konunun hukuki boyutunu değiştirmeyeceği vurgulanıyor.

 

Rektörlüğün Yazısı Çarpıtıldı

7 Ekim 2024’te İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü, yatay geçişin ve üniversite tanınırlığının YÖK tarafından değerlendirilmesi gerektiğine dair bir bilgi notu hazırladı. Ancak İmamoğlu’nun avukatları ve destekçileri, bu notu “İmamoğlu’nu aklayan bir belge” gibi göstererek kamuoyunu yanlış yönlendirmeye çalıştı.

 

İmamoğlu’nun Algı Operasyonu: Hukuki Mütalaa Oyunu

YÖK’ün 17 Şubat 2025’te usulsüzlükleri belgeleyen raporu, İstanbul Cumhuriyet Savcılığı tarafından 24 Şubat’ta İstanbul Üniversitesi’ne gönderildi. Ancak 26 Şubat’ta İmamoğlu’nun avukatı Mehmet Pehlivan, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden bir doçentten hukuki görüş (mütalaa) almak için 36 bin TL ödeme yaptı.

 

Üniversitenin döner sermayesine yapılan bu ödeme ile alınacak hukuki mütalaanın, İmamoğlu’na yönelik suçlamaları çürütmeye yönelik bir adım olduğu belirtiliyor. Bu durum, İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü’nün hazırladığı resmi rapora karşı, yine üniversitenin bir fakültesinden alınan görüşle bir algı operasyonu yapıldığı iddiasını gündeme getiriyor.

 

Sonuç: Usulsüzlüklerin Üstü Örtülebilecek mi?

İmamoğlu ve ekibi, süreci yönlendirmek için çeşitli girişimlerde bulunuyor. Ancak YÖK’ün raporu ve İstanbul Üniversitesi İnceleme Komisyonu’nun çalışmaları, usulsüz geçiş iddialarını resmiyete dökerek hukuki süreci başlatacak gibi görünüyor.

 

İmamoğlu’nun ve avukatlarının, İstanbul Üniversitesi’nin resmi raporuna karşı, yine aynı üniversitenin hukuk fakültesinden bir akademisyene yazdırılan mütalaayı kullanarak süreci yönlendirme çabaları, “şeytanı kıskandıracak” bir hamle olarak değerlendiriliyor.

adminadmin