Köşe Yazıları
Giriş Tarihi : 23-07-2021 10:24   Güncelleme : 23-07-2021 10:24

Yahudi̇li̇k Ensest Bi̇r Di̇ndi̇r ! 2

Miken kralı Agamemnon Truva savaşında Yunan ordularının başında savaşırken karısı Clytemnestra onu öldürür.

Yahudi̇li̇k Ensest Bi̇r Di̇ndi̇r ! 2

Ardından bebeklik çağındaki oğlu Orestes’i krallıktan sürerek kızı Electra’yı köle gibi çalıştırır. Orestes reşit olduğunda annesini öldürmek üzere Miken’e döner. Sarayın önünde kılıcını çeken oğluyla yüzleşen Clytemnestra, Orestes’in babasını suçlayarak kendini acındırmaya çalışır: “Zordu payıma düşen çocuğum.” Ve ardından tehditler savurmaya başlar: “Lanetimden kork, seni doğuran annenin laneti bu!” Bu stratejiler işe yaramayınca ona olan sevgisine dair sahte iddialarda bulunarak ona sarılıp tutkuyla öpmeye başlar. Orestes bir anda kaskatı kesilir ve “Hareket edemem, körleştim…” diyerek kılıcını yere düşürür. Orestes ancak annesinin onun bu anlık pasifliğinden faydalanarak askerleri çağırmaya başlamasıyla birlikte, sözde sevginin onu iradesi altına almasını sağlayacak bir stratejiden başka bir şey olmadığını anladığında kendine gelir ve gücünü toplayarak son darbeyi indirir. Bu ani, atıl pasiflikteki şaşırtıcı nokta, günümüzde baskın anneyle mücadele ederek iktidarını kaybeden genç adamlara dair her psikoterapistin gözlemlediği durumu ortaya koymasıdır.

Yaklaşık 2500 yıl önce kayda geçirilen bu mitin çok temel ve önemli bir problemi anlatıyor olması onu unutulmaz ve hala milyonlarca insan tarafından biliniyor kılmıştır. Bu problem anne ile çocuğu arasında kurulan çetrefilli ilişkidir. Çağdaş teorilerde bu ilişki bireyleşme, yani kimlik kazanma ile cinsellik arasında kurulmaya çalışılmaktadır. Cinsel kimlik (gender identity), bu 'gender' hissi erken çocukluğun 12. ve 18. ayları arasında; genetik, biyolojik, gelişimsel, psikolojik ve sosyolojik etkilerin katkılarıyla oluşur. Çocuğun gelişiminde 'gender seçmek', anneden 'ayrılma ve bireyleşme' faz'ında, anne ile olan ilişkilerinin ne dereceye kadar hayati bir önem taşıdıklarını kanıtlar. Bu, pre-ödipal bir evrede oluşmaktadır. Böylece çocuk, annenin, filojenetik, sosyal gelişim ve inançlarının da katkılarıyla, bilinçötesi gender taslağına tepki vererek, bu çok karmaşık cinsel kimliği oluşturur. Bu evre'ye erişildikten sonra, bu 'cinsel seçenek', kendi 'cinsiyet' sınıfındaki erotik yaşantıları organize ve idare eder. Cinsel kimlik rahatsızlıkları, çocuğun pre-ödipal devrede annesine karşı olan bağlılıklarında bir bozukluk olduğunun işaretidir. Bu bozukluklardan en uç noktada görüleni ise ensest ilişkidir. Ensest ilişki en basit anlatımla içe, aileye dönmenin ve dışadönük şekilde sevememenin cinsel ve fiziksel simgesidir. Ergenlik dönemi geçildiği halde devam eden ensest eğilimli arzular aşırı ebeveyn bağımlılığının cinsel bir belirtisidir ve daha ziyade henüz büyümemiş ve ebeveynleriyle aralarındaki göbek bağını kesememiş kimselerde görülür.

Anne ile çocuğu arasında kurulan ilişkiyi belirli bir millet, mesela Yahudiler üzerinde incelemek istersek onlara özel Halaha denen kadim bir anlayış/yasa ile karşılaşırız. Halaha, Yahudi yasa sistemini tanımlayan bir kavramdır. Sözlü ve yazılı aktarılan emir ve nehiyleri kapsayan genel bir dinî hukuk kavramıdır. Yaklaşık olarak Babil Talmudu'nun üçte biri ve Kudüs Talmudu'nun da altıda birini Halaha oluşturmaktadır. Halaha'ya göre çocuk Yahudi bir anneden doğmalıdır. Ayrıca yine Halaha'ya göre, Yahudi olmayan birinin Yahudi ibadetleri uygulaması onu Yahudi yapmayacağı gibi, dinini uygulamayan veya başka dine geçen Yahudiler de her zaman Yahudi olarak kalacaklardır.

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Recep YAZGANRecep YAZGAN