Analiz
Giriş Tarihi : 02-02-2021 06:19   Güncelleme : 02-02-2021 06:19

AB Sevdasına Bu Hallere Geldik!

“AB uyum yasaları” adı altında kanunlarımızda yapılan değişiklikler, büyük toplumsal tahribatlara sebep oldu.

AB Sevdasına Bu Hallere Geldik!

Ahlaksızlığın sembolü haline gelen ateizm ve LGBTİ dernekleri, son olarak Kâbe-i Muazzama’ya yaptıkları çirkin saldırıyla hadlerini iyice aştı. 1983 yılında derneklere ilişkin yayınlanan 2908 Sayılı Dernekler Kanunu’nun 5’inci Maddesi’nde yer alan, ‘Kanunlara, millî egemenliğe, millî güvenliğe, kamu düzenine ve genel asayişe, kamu yararına, genel ahlaka ve genel sağlığın korunmasına aykırı faaliyette bulunmak’ hükmünün 2004 yılında değiştirilmesiyle ateizm ve LGBTİ gibi sapkınlıkların kurumsallaşmasının kanunen önü açıldı. Böylelikle toplum yapısı, ahlak kuralları ve manevi değerlere saldırı yasallaşmış oldu. 1994 yılında kurulan ve faaliyetlerini illegal olarak devam ettiren Kaos GL isimli LGBTİ Derneği de 2005 yılında tüzel kişiliğini kazanan ilk sapkın dernek oldu.

 

AHLAKSIZLIK 2004’TE LEGALLEŞTİ

1983 yılında derneklere ilişkin yayınlanan 2908 Sayılı Dernekler Kanunu’nun 5’inci Maddesi’nin 2004 yılında değiştirilmesiyle, toplumumuz, ahlaki ve manevi değerlerimiz de erozyona uğramaya başladı. Ülkemizde ahlaksızlığın öncüsü olan Kaos GL, 2005 yılında Ankara Valiliği, ‘4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 56. Maddesi’nde yer alan “Hukuka ve ahlaka aykırı dernek kurulamaz’ hükmüne dayanarak kapatılması için Cumhuriyet Savcılığı’na başvurdu. Ancak savcılık dava açılmasına bile gerek görmedi. Sonuç olarak Kaos GL Türkiye’de tüzel kişilik kazanan ilk LGBTİ Derneği oldu. Toplumumuzda dinsizliği yaygınlaştırmak isteyen ve manevi değerlerimizi hedef alan ateizm dernekleri de 2014 yılında kurulmaya başlandı.

 

İFSAT DERNEKLERİ GİTTİKÇE YAYGINLAŞIYOR

2004 yılında yayınlanan 5253 sayılı yeni Dernekler Kanunu ile birlikte üniversitelerde ve toplumsal hayatımızda giderek yaygınlaşan sapkın dernekler, her geçen gün yeni kepazeliklerle gündeme geliyor. ‘Eşcinsel çocuklar’, ‘Müslüman Eşcinseller’, ‘Türkiye’nin yarısı deist’ gibi saçma iddialarla dikkat çekmeye ve vatandaşları provoke etmeye çalışan ateizm ve LGBTİ derneklerinin önüne geçilmesi gerekirken, devlet eliyle bu derneklere hamilik yapılıyor. İstanbul Sözleşmesi ve çeşitli kanun değişiklikleri ile ahlaksızlığın yaygınlaştırılması için zemin oluşturulurken ateizm ve LGBTİ örgütlerinin tepki çeken faaliyetlerine de sadece göstermelik ve geçici tedbirler alınıyor.

Kaynak: Milli Gazete

Recep YAZGANRecep YAZGAN