Zaman ve mekân kâinatın ilk yaratılışıyla başlar...
Allah'ın kitap sahifelerini dürüp büker gibi kâinatı tekrar dürüp bükeceğiz buyurduğu güne kadar mahlûkat yaratılmaya devam eder.
Her yaratılanın bir başlangıcı ve sonu olabileceği gibi...
Zamana ve mekâna Malik olan Allah’ın başlangıcı ve sonu düşünülemez, çünkü yaratan, yaratılanın zannından ötedir.
Nasıl ki, elli vagonlu trenin vagonlarını Lokomotif çeker, Lokomotiften sonra ne çekiyor diyemeyeceğimiz gibi...
Her şeyi ilmiyle kuşatan ve her şeyin Malik'i olan Allah'ında başlangıcı ve sonu düşünülemez ve de sorgulanamaz.
O halde, yaratan ve yarattığına gücü yeten Allah’ın, öncesi ve sonrası olamayacağı gibi...
Aksini iddia etmek frekansını şaşırtmış akla dalalet eder...
Çünkü mahlûkata verilen akıl cüz'idir, cüz'i olan sahibinin öncesini ve sonrasını idrak edemez ve bilemez.
Allah kâinat cinsinden olmadığından dolayı varlığını bilmek ayrı, mahiyetini bilmek ayrıdır...
Birçok yaratılmış unsurlar vardır ki Ruh gibi, Akıl gibi, Hayal ve Şefkat gibi varlıkları bildiğimiz halde mahiyetlerini cüz'i akılla bilemeyiz ve göremeyiz...
Kaldı ki her şeyi kuşatan Allah'ın mahiyetini bilmemiz imkansızdır.
Ancak akılsız ve şuursuzca kendine mahsus bir gaye, bir maksat, bir fayda taşıyan aldığımız nefesten tutun, vücudumuzun ve kâinatın işleyişine kadar hiçbir ücret talep etmeden bizlere milimetrik hizmet eden bütün mahlûkatta...
Allah’ın varlığını keşfederek bilmemiz ve görmemiz mümkündür.
Yaratılan mahlûkatın verilen misyonu eksiksiz yerine getirdiğini, Kur’an şöyle ifade eder...
Ne güneş aya kavuşur, nede gece gündüzün önüne geçer, her biri kendi ekseninde verilen görevi kusursuzca yapar...
Anlaşıldığı gibi yaratılan canlı ve cansız her şey kusursuzca emre tabi olmakla mükelleftir.
Şu yaşadığımız küçücük dünyada etrafımıza baktığımızda her şeyin inşa edildiğini görürüz, duvarların, masanın, koltukların, bardağın ve kısacası hiçbir şey yok ki kendiliğinden oluşmuş olsun.
Bir kimse çıksa ham demirin kendiliğinden çelik olduğunu ve onunda bir binaya dönüştüğünü söylese aklından şüphe eder...
Kendiliğinden oluşamayacağını ve bir sahibinin olduğunu söyleriz...
Kâinat içerisindeki varlıklarında kendiliğinden oluştuğunu söylemek abesle iştigaldir.
Çünkü Kur’an şöyle ifade eder. Her şeyi yaratan ve her şeyin sahibi kadir-i mutlak olan Allah’tır.
Enbiya. 104 Yasin. 40 En’am. 101
Mesut İSLAM