Korku reaksiyonu olması gerekenin dışına çıkıldığında insanın bütün bünyesini tesir altına alan etkili bir tedirginlik hali olup...
İradenin yaptırım kontrolünü yitirten ve insanın hareketlerine güç yetiremeyerek şaşkınlık içerisinde sarsıntı meydana getirir.
Korku istenmeyen bir şeyin meydana geleceği ve istediği bir şeyi elde edememek düşüncesiyle gerçeklerden kopmasına sebep olan kalbin acı ve elem duymasıdır.
Korkular bazı insanlar için geçici olabileceği gibi... Bazılarının ruhuna işleyerek korkularını yenemeyip hayat boyu korkuyla yaşamaya mahkûm olurlar.
Korkularına mahkûm olan kimse karşısına çıkan güçlüklerle baş edemez, iradesini sağlıklı kullanamaz ve beynine yerleştirdiği korkuları sürekli hatırlayarak hayat tarzı haline getirir.
Hind masalına göre...
Kedi korkusuyla yaşayan bir fare vardır...
Büyücü fareye acır ve onu kediye dönüştürür...
Fare kedi olmaktan mutlu olması gerekirken, köpekten korkmaya başlar...
Büyücü onu aslana dönüştürür, aslan olan fare sevineceği yerde avcıdan korkmaya başlar... Büyücü bakar ki ne yaparsa yapsın içine korkuyu sindiren farenin korkusunu yenmesine imkân yoktur...
Çünkü korku onun için artık hayat tarzı olmuştur.
Görüldüğü gibi...
Korkularını hayat tarzı haline getiren kimseler.,
Kendilerini özgür kabul edemedikleri gibi.,
Ellerindekileri kaybetmekten ve ahiret hayatı akıbetinin ne olacağı kaygısının esiri olurlar.
Aslında korkularımızın sebebi ne olursa olsun.,
Dünya içerisinde hiçbir şeyin değerinin ve kalıcılığının ebedi olmadığının şuuruna varıp.,
Bunların ahiret hayatına azık olduğu ve kaybından dolayı da acı duyulmayacağını bilmeliyiz.
Çünkü insan bildiği oranda karanlık dünyasını aydınlatmakta.,
Bildiği oranda imanını derinleştirmekte ve bildiği oranda korkularını azaltmakta.,
Aksi taktirde bilgisiz ve cahilce yaşayışımızın bizlere getireceği zorluklar çok vahimdir.
Peygamber s.a.v Sevr mağarasına Hz. Ebu Bekir’le sığındıklarında...
Efendimiz s.a.v Hz. Ebu Bekir’e korkma... Allah sabredenlerle beraberdir ayetini okumuş ve sonra bir kuşla bir örümcek gelip mağaranın önüne yuva yaparak düşmanın şüphelenmemesine ve geri dönüp gitmesine sebep olmuştur.
Allah’a kulluk eden ve samimiyet frekansını Allah'ın takdiratına isabet ettiren kimseler., Allah’ın takdiri insan gayretinin üstünde olduğunu ve bundan dolayı korkuların olması gerekenden fazlasının lüzumsuz olduğunu bilirler.
Korkaklaşarak korkular karşısında ezilmektense...
Allah’tan korkarak cesur ve cesaretle korkuları korkutmalıyız. Bakara.153
Mesut İSLAM