Osmanli’yi dünyaya hükmettiren sir
Ve çöküşünün sebebi!
Bir Hristiyan papaz, titreyen elleriyle kilisenin kapısını açtığında yüzündeki şaşkınlık ve korku dolu ifadeyi gören rahipler merakla toplanmıştı. "Bulduk, nihayet bulduk!" diye haykırıyordu yaşlı papaz. "Osmanlı’nın sırrını çözdüm!" Peki neydi bu sır? Ve asıl önemlisi, bu sır bugün bize ne anlatıyor?
Papazın yıllar süren araştırmaları sonucunda vardığı sonuç şuydu:
"Osmanlı, turnacı başılarıyla Anadolu’yu, Balkanlar’ı, Ortadoğu’yu tarıyor, en zeki çocukları seçip Enderun’a alıyordu. Burada sadece matematik, fizik, astronomi öğretmiyorlardı. Aynı zamanda tasavvuf, fıkıh, ahlak, strateji ve hatta edebiyat veriyorlardı. Yani bir yandan Newton gibi düşünen, diğer yandan Mevlana gibi hisseden adamlar yetiştiriyorlardı!"
İşte bu "çift kanatlı eğitim", Osmanlı’yı 600 yıl ayakta tutan en büyük güç oldu.
Papaz, kilisedeki rahiplere dönüp tarihi bir itirafta bulundu:
"Din adamlarına diyeceğiz ki; sizin işiniz sadece namaz, oruç, hac! Fenle, astronomiyle, felsefeyle uğraşmayın! Bilim adamlarına da diyeceğiz ki; sizin işiniz sadece deney, formül, teori! Tasavvufla, ahlakla, Kuran’la işiniz olmasın! Böylece Osmanlı’nın alimleri ikiye bölünecek. Akıl ile kalp arasındaki köprü yıkılacak. Ve onlar… yavaş yavaş çökecek!"
Rahipler heyecanla sordular:
"Peki bu ne zaman olacak?"
Papaz acı bir gülümsemeyle cevap verdi:
"Ne ben göreceğim evlat, ne siz… Bu 200 yıllık bir proje!"
Şu an içinde bulunduğumuz durum, bu sorunun en acı cevabıdır:
✔ Din adamları "bilimden uzak",
✔ Bilim adamları "maneviyattan kopuk",
✔ Eğitim sistemi ikiye bölünmüş,
✔ Toplum, "akıl" ile "gönül" arasında sıkışmış durumda!
Peki bu kısır döngüyü nasıl kıracağız?
Okullarda "STEM + MANEVİYAT" dengesi kurulmalı.
Her mühendis Mesnevi’den, her imam Einstein’dan haberdar olmalı!
"Dindar" ile "laik" kavgası bitmeli.
"Allah" diyene zulmeden zihniyet tarihe gömülmeli!
Din İşleri Yüksek Kurulu’na fizikçiler,
Bilim Akademileri’ne sufiler davet edilmeli!
"TARİHİN ÇAĞRISI: YA YENİ BİR MEDENİYET TASARIMI KURACAĞIZ, YA DA ÇÖKÜŞÜ SEYREDECEĞİZ!"
Osmanlı’yı cihan imparatorluğu yapan sır, "bütüncül insan" yetiştirmekti. Bugün "ya dindar, ya bilgili" ikilemine sıkışmış bir nesil, bizi ancak tükenişe götürür.
Yaşasaydı o papaz bugünü görse, muhtemelen gülerek şöyle derdi:
"Bizim 200 yıllık plan… tam da istediğimiz gibi işlemiş!"
Peki sizce, bu kader mi? Yoksa kırılacak bir zincir mi?