MEDYAYI VE MUHALEFETİ CEHALETLE SUÇLADI

Toplantıya Samsun Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Yusuf Ziya Yılmaz’ın Habertürk Televizyonunda yaptığı itirafı toparlamaya çalışması damgasını vurdu..
 
Habertürk Televizyonu’nda " Bir kişi geliyor, size bir dere yatağında olan bir arsasını imara açmanız için baskı yapıyor. Onu isteyen kim. Onu isteyen de halkımız. İmar izni veren de 'belki olmaz bir şey diyor' ve bu izni veriyor. Buna direnmenin gerektiğini, başınıza bu olumsuzlukların her gelişinden sonra biraz daha anlıyorsunuz. Verdiğimiz için pişmanım. Böyle bir şey olur mu? Yani yapılmaması gereken şeyi yapıyoruz. Özellikle ilçe belediyelerimiz bu imarları veriyor" diyen yılmaz bu sefer topu göğsünde yumuşatarak 1980 sonlarına doğru şut çekti..
  
"YUMUŞAK BAŞLIYIZ DA UYSAL KOYUN DEĞİLİZ"
 
Yusuf Ziya Yılmaz, kendisini eleştirenleri cahillikle suçladığı konuşmasında daha da ileri gitti ve “Sabrımı muhafaza etmeye çalışıyorum” diyerek hem muhalefeti ve hem de medyayı üstü kapalı tehdit etti..

Yılmaz’ın konuşmasında “15 yıl belediye başkanlığı yapmayanlar konuşmasın” gibi bir alt okuma sezilirken 15 yıldır Samsun’un sellere karışmasının önüne neden geçemedikleri konusunda herhangi bir şey diyemedi..
 
 
İşte dönem dönem başarısızlıklarını itiraf eden Yılmaz’ın içinde Başbakan’ın da çok sık kullandığı “uysal koyun değiliz” jargonuyla sosladığı durumu kurtarma konuşması,
 
"Bunlarda bilgiden eksik olduğuna şahit oluyoruz. Bir konuda hiçbir bilgi bilmeyen birçok bilgisiz insan Samsun selleriyle ilgili ileri geri konuşuyor. Bizi böyle uysal koyun yerine koyuyorlar. Yumuşak başlıyız ama uysal koyunda değiliz demek için sizlere sunmak için slayt getirdim.

SABRIMI MUHAFAZA ETMEYE ÇALIŞIYORUM.

Ama biz bunu hak etmiyoruz. Samsun’da birçok yere sel kapanı ve dere ıslahı çalışmaları yaptık ve yapmaya da devam ediyoruz” dedi.
 
"DİRENİYORUZ"

1980’lerin sonlarına doğru yapılan imar planlamaları ile ilgilide görüşlerini açıklayan Başkan Yılmaz, “Atakum ilçemizde 1980’lerin sonunda Harmanlar ve Öteköy derelerine zamanında imarları biz vermedik. 1980’lerin sonlarında yapılan planda dere yataklarının üzerine imar adalarını koymuşlar. Bunları rantçılar bunları aç gözlü çıkarcılar ve menfaatçiler yaptı. Arkadaşlar her meclis toplantısında onun arsasını al buraya taşı, onun arsası kes buraya kes, onu oraya diğerini öbür tarafa ilave etmekle uğraşıyoruz. Yani ömür bitiyor. Bu yanlışları konuşmasak ifade etmesek, ağzı olan sonra bilip bilmeden konuşuyor: Biz bu dere yataklarının içine kanallar inşa etmeye çalışıyoruz. Atakum’da yaşayanlar bunları çok iyi biliyor. Bir yıl içerisinde Atakum’a bir daha sel gelirse zarar vermesin diye 25 milyon liralık yatırım yapıyoruz. Zamanında bu dere yatakları imara açılmasaydı, bu paralara harcamaya gerek kalmayacaktı. Ama o günün bu hatalarını yapanlar ve yaptıranlar halen ortadan kalkmış değil. Aynı talepler yine geliyor ve biz yine direniyoruz”