DOLAR 0,0000
EURO 0,0000
STERLIN 0,0000
ALTIN 000,00
BİST 00.000
Esat BEŞER
Esat BEŞER
Giriş Tarihi : 04-05-2020 17:03

Anadolu Hazineleri Ve Talan Edilişleri

Athena Tapınağı’yla özdeşleşen; farklı dönemlerde, yedi kez kent kurulduğu saptanan Troya’da, on yedi tane hazine bulunmuştur.

Öyle ki; Troya’daki bu hazinelerin çoğunu, Alman arkeoloğu Schliemann bulmuştur.

Bu bağlamda, kazıları sonucunda, surlar arasında, altın eşyalardan oluşan bir hazine bulan Schliemann, bu hazineyi, karısıyla, Almanya’ya kaçırmıştır.

Ne denli ilginç bir tesadüftür ki; Alman arkeoloğun beraberinde, ülkesine götürdüğü hazineler içerisinde, Berlin Müzesi’nde sergilenenler, İkinci Dünya Savaşı sonrası kaybolmuştur.

Gerçi, bunları, Sovyet İşgal Kuvvetleri’nin SSCB’ye götürdüğü, ortaya çıkmıştır. İspatlanmıştır.

“Troya’daki Eski Yapıtlar” (1874)

Troya keşiflerini ve bu konudaki düşüncelerini, kitaba dönüştürse de Alman arkeoloğu Schliemann, çoğu uzman tarafından şüpheyle karşılanmıştır.

Bunun üzerine, Hisarlık’ta, yeniden çalışmak istese de Osmanlı makamları, Schliemann’a izin vermemiştir.

Dahası, kazıları sonucu çıkardıklarını, devletin payını vermeksizin yurtdışına götürmekten dolayı, hakkında, ayrıca, dava açılmıştır.

Aslında, Alman arkeoloğu Schliemann, 1878 yılında, Hisarlık’ta, tekrardan çalışmaya başlamıştır.

Keza, 1879 yılında, Troya kazılarında, ona klâsik arkeolog Burnout yardımda bulunmuştur.

Burnout dışında, Alman Antropoloji, Etnoloji ve Tarihöncesi Enstitüsü’nün kurucusu Virchow da Troya kazılarında, Schliemann’a yardımda bulunmuştur.

Schliemann, ayrıca, Troya kazılarına yeni bir sistem getiren Dörpfeld’le de çalışmıştır.

İyonyalı Antik Çağ ozanı Homeros’un Troya Savaşı’nı anlattığı destanı İlyada’da adı geçen Anadolu’daki ve özellikle de Küçük Asya’daki yerleri gezen Schliemann, 1869 yılında, bir kitap daha yazmıştır.

Keza, Schliemann, bu kitabında, Yunanlı Komutan Agamemnon’la, karısının mezarlarının sur dışında değil, sur içinde olduğunu iddia etmiştir.

Bu bağlamda, kitabında, ayrıca, Troya’nın Hisarlık’ta olduğu iddiasında bulunmuştur.

Dolayısıyla, gezgin arkeolog, kitabında aktardığı iddialarının doğruluğunu, kazılarıyla, kanıtlamış olur.

Aslında, Schliemann’dan daha önce, Hisarlık’ın Troya olduğunu, ilk defa, Maclaren, ileri sürmüştür. (1822)

Hisarlık’ta, deneme niteliğinde, ilk kazıyı ise, Amerikan Konsolosu Calvert gerçekleştirmiştir. (1865)

Zaten, Hisarlık’ı Schliemann’a Calvert tanıtmıştır. (1868)

Hem üstelik, Schliemann bile, arkeolojide kabul edilen hiçbir kazı tekniğinin olmadığı bir dönemde, kazıya başlamıştır.

Öyle ki; Schliemann’ın kazı bilimi, araştırma metotlarından tamamıyla uzaktı.

Dahası, uyguladığı kazı yöntemi sonucu, kazı katları, birbirine karışmaktaydı.

Dolayısıyla, Anadolu’da, bilimsel boyutta, ilk arkeoloji araştırmasını, Schliemann değil, Dörpfeld yapmıştır.

Az önce ifade ettiğim üzere, Schliemann’ın Troya kazılarına katılan (1882 – 1890) Dörpfeld, Schliemann’ın çalışmalarına daha etkili yeni bir düzen getirmiştir.

Keza, Troya’da yaptığı kazılarda (1893 – 1894), Dörpfeld, höyüğün tüm katlarını kapsayan bir kronoloji geliştirmiştir.

Bir başka Alman arkeoloğu ve aynı zamanda, mühendis olan Humann ise, Osmanlı hükümeti için, demiryolu yapımını yönetirken, tesadüfen, Zeus Sunağı kabartmalarını bulmuştur.

Sunağın toprak altında kalan parçalarınıysa, kazı yaparak çıkarmıştır.

Akabinde, Osmanlı hükümetinin izniyle ve Berlin Müzesi’nin desteğiyle, kaidesi haricinde, tümüyle sökülen ve parçalar halinde, Berlin’e taşınan sunak, Pergamon Müzesi’nde, yeniden monte edilmiştir.

Gerçi, Humann’dan çok daha önce, İ.Ö. 41. yüzyılda, Pergamon’daki yapıtları, Antonius, Cleopatra’ya hediye etmek üzere, beraberinde, Mısır’a götürmüştür.

İngiliz arkeoloğu Sir Charles Thomas Newton ise, Artemisia Mausoleion’u kalıntılarını ve Knidos yerleşim plânını, ortaya çıkarmıştır.

Aslında, İngiliz arkeoloğu da kazıları sonucunda, ortaya çıkardığı yapıtları, beraberinde, ülkesine götürmüştür.

Bu Yapıtlar Nedir?

Öncelikle, Mausoleion’un kalıntıları olmak üzere, Knidos’taki Büyük Aslan ve Didyma yolunun iki yanındaki Brankhidai heykelleri.

Buna ilaveten, bir Demeter heykeli ve tunçtan bir Delphoi yılanı.

Adı, Dorak Hazinesi Skandalı’na karışan İngiliz arkeoloğu ise, Mellaart’tır. James Mellaart.

Keza, bu sabıka, onun bilimsel başarısını bile gölgelemiştir.

Mellaart, Türk makamlarına bilgi vermekten kaçınmıştır.

Bunun üzerine, Çatalhöyük kazısı, Türk hükümetince durdurulmuştur.

Gerçi, hazineye ilişkin yeterli delilin bulunmayışı, adlî soruşturmayı yarıda kesmiştir.

Öyle ki; İngiliz arkeoloğu Mellaart, Dorak Hazinesi’ne kaçak kazılarda bulunulduğunu; kendisinin ise, bu buluntuları görse de ne olduklarını bilmediğini ileri sürmüştür.

Dolayısıyla, kazıya İngiliz Arkeoloji Enstitüsü’nden Prof. Dr. Gorney’in yönetiminde, asistan olarak, yeniden başlamıştır.

Ne var ki; Gorney, üç hafta sonra, yerini Mellaart’a devredip, Londra’ya dönmüştür.

Bunun üzerine, Mellaart’ın Türkiye’deki çalışma izni, yeniden iptal edilmiştir.

Hem üstelik, Dorak Hazinesi’ne ilişkin ilk bilgiler ve hazinede ele geçen arkeolojik buluntular, Mellaart’tan kaynaklanmaktadır.

Yani, Dorak Hazinesi’ndeki buluntuları, Mellaart, ele geçirmiştir.

Nitekim, böyle bir çıkarımda bulunulabilir.

Peki Ya, Bu Buluntular Nedir?

Üstün işçilikle işlenmiş metal kadın heykelcikleri; çok fazla sayıda, altın ve gümüş silâh.

Bunun dışında, mobilya ve yer döşemesi parçalarıyla, çanak çömlek.

Öyle ki; tüm bunlar, Dorak Hazinesi’ne ilişkin zengin arkeolojik kalıntıların başlıcasıdır.

Mezopotamya Ur Kral Mezarlığı keşfinden sonra, arkeoloji alanında, çağın en büyük, en önemli ikinci keşfi olarak nitelenen ama bugün nerede olduğu bilinmeyen Çatalhöyük Dorak Hazinesi de sonuç itibariyle, birçok benzeri gibi, Anadolu’dan kaçırılmıştır.

Skandal Yankılanıyor

İngiliz arkeoloğu Mellaart, konuya ilişkin, The Illustrated London News’de söz alıp, M.Ö. 3.000. yüzyıla tarihlediği eserlere ve özellikle de elektrondan yapılmış olan heykelciklere değinmiştir.

Akabinde, İngiliz arkeoloğun Sunday Times’de de bu konu ile ilgili iki seri yazısı çıkması üzerine, bu durum, Türk basınına da yansımıştır.

ÖZET

Özetleyerek ifade etmek üzere, Anadolu, bir petek; yabancı arkeologlar ise, birer obur arı, yağmalamışlardır Anadolu’yu yüzyıllar boyu.

Athena Tapınağı’yla özdeşleşen Troya’da, on yedi hazine bulunmuştur.

Ki; bunların çoğunu, Alman arkeoloğu Schliemann bulmuştur.

Kazıları soncu, Kral Priamos’un altın hazinesini bulan Schliemann, bunu ülkesine kaçırmıştır.

Beraberinde, ülkesine götürdüğü hazineler içerisinde, Berlin Müzesi’nde sergilenenler ise, önce, kaybolmuştur. Akabinde, bunların Sovyet İşgal Kuvvetleri’nce, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’ne ( SSCB) götürüldüğü, ortaya çıkmıştır.

Bir diğer Alman arkeoloğu ve mühendisi Humann ise, tesadüfen, Zeus Sunağı kabartmalarını bulmuştur. Sunağın toprak altında kalan parçalarınıysa, kazarak çıkarmıştır.

Öyle ki; Osmanlı hükümetinin izniyle ve Berlin Müzesi’nin desteğiyle, kaidesi haricinde, tümüyle sökülen ve parçalar halinde, Berlin’e taşınan bu sunak, Pergamon Müzesi’nde, yeniden monte edilmiştir.

Gerçi, Humann’dan çok daha evvel, Pergamon’daki yapıtlar, İ.Ö. 41. yüzyılda, Mısır’a götürülmüştür.

İngiliz arkeoloğu Sir Charles Thomas Newton ise, Artemisia Mausoleion’u kalıntılarını ve ayriyeten, Büyük Aslan (Knidos) ile Brankhidai (Didyma) heykellerini, beraberinde, ülkesine götürmüştür.

Öyle ki; Demeter Heykeli ve Delphoi Yılanı da buna dâhildir.

Dorak Hazinesi (Çatalhöyük) Skandalı

Adı, skandala karışan ve bu nedenle, bilimsel başarısı bile gölgelenen Mellaart ise, tümüyle zengin arkeolojik buluntular, ele geçirmiştir.

Ki; bu buluntular, sadece, çanak çömlekten ibaret değildi.

Üstün işçilikle işlenmiş heykelciklerden ve ayriyeten, altın ile gümüş silâhlardan oluşan bir hazineydi.

Hazine içerisinde, mobilya ve yer döşemesi parçaları bile vardı.

Ne var ki; Çatalhöyük Dorak Hazinesi de birçok benzeri gibi Anadolu’dan kaçırılmıştır.

Selâmetle…

Dipnot: Siz, Akasyam Haber Gazetesi okurları için yeniden derlemiş olduğum; Anadolu’da, tarihi eser kaçakçılığına ilişkin bu özgün araştırma yazımın ilginizi çekeceği temennisiyle, esenlikler dilerim.

NELER SÖYLENDİ?
@
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
NAMAZ VAKİTLERİ
Gazete Manşetleri
Yol Durumu
BURÇ YORUMLARI
  • KOÇ
    Koç Burcu
  • BOĞA
    Boğa Burcu
  • İKİZLER
    İkizler Burcu
  • YENGEÇ
    Yengeç Burcu
  • ASLAN
    Aslan Burcu
  • BAŞAK
    Başak Burcu
  • TERAZİ
    Terazi Burcu
  • AKREP
    Akrep Burcu
  • YAY
    Yay Burcu
  • OĞLAK
    Oğlak Burcu
  • KOVA
    Kova Burcu
  • BALIK
    Balık Burcu
ANKET OYLAMA TÜMÜ
E-Bülten Kayıt
ARŞİV ARAMA