Tarih 14 Mayıs 2018'i gösterirken Filistin 62 şehit ve 2770 yaralısıyla tekrar gündemimize ateş topu gibi aniden geldi. Evet, bunu demek çok üzücü çünkü Filistin bizim için gelip geçici değil daima kalıcı ve ana gündemlerimizden birisi olmalıdır.
Nedeninden sadece kaba bir şekilde geçeceğim. Filistin’de din kardeşlerimiz ve dinimizce mukaddes kabul edilen yerler bulunmaktadır. Kubbet'üs Sahra Selahaddin Eyyubi Kudüs'ü fethettikten sonra kilise halinden kurtarıp camii olarak kullanıma açmıştır. İçerisinde Hacer-i Muallak taşı bulunmakta, manası ise "Havada Asılı Duran Kaya". Mescid-i Aksa ise en büyük hediye olan namaz ibadeti için Peygamber efendimizin Allahu teala'nın makamına yükseldiği yer ve ilk kıblemizdir. Hz. Ömer Suriye seferinde, Şam'dan sonra uğrayarak, uzun senedir kendi halinde olduğu için, etrafında ki pislikleri temizletti.
İşte bu kadar ehemmiyete sahip olan mukaddes belde nasıl oluyor da ara sıra yaşanan olaylar sayesinde gündemimize oturuyor ve bir kaç gün sonra nasıl oluyorsa gündemden düşüyor.
Nasıl düştüğünün cevabını ben vermeyeceğim elbette, ama vicdanımızın sesini dinlersek sebebini bulabiliriz. Diğer bir husus ise biz nasıl ve neden Yahudilerden merhamet bekliyoruz? Necip Fasıl Kısakürek'in dediği gibi bunlar; "Yumurta pişirmek için dünya yakarlar". Kuran-ı Kerim'de dahi bu soy, bozgunculuk yapıcı oldukları söylenirken nasıl olur da biz böyle ısrarla bu şahıslardan adalet ve merhamet bekleriz?
Biz bir bebekten yazmasını, bir çocuktan oyuncaklarıyla oynamamasını, bir yetişkinin eline biberon alıp süt içmesini, bir yaşlının beşikte uyuması gibi şeyleri bekleyemezken nasıl olur da böyle büyük beklentiler içerisini giriyoruz.
Kudüs ve Filistin artık edebiyata güzel sözlere gündeme doydu! Artık bizden beklenilen yardım, hareket en önemlisi mücadele, karınca kararınca dahi olsa. Birbirimizi galeyana getirerek Filistin Devletinin kurtuluşunu sağlamak ümidiyle!
Ahmet Fatih Akkaş
İletişim: Twitter; Ahmetfatihakkas
İnstagram; ahmetfatihakkas
Facebook; ahmetfatihakkas
E-Mail; [email protected]