Türkiye
Giriş Tarihi : 20-06-2016 12:51   Güncelleme : 20-06-2016 12:51

Yüksek Yargı Reform Paketinin Reforma İhtiyacı Var...

Yüksek yargı reform paketi bir hükümet tasarısı olarak TBMM’ye sevk edildi

Yüksek Yargı Reform Paketinin Reforma İhtiyacı Var...
Yüksek yargı reform paketi bir hükümet tasarısı olarak TBMM’ye sevk edildi. Paketin içinde anlaşılması mümkün olmayan konular da var. Adalet Bakanlığı teşkilatı bu ülke için çok büyük hizmetler yaptılar yapıyorlar. En kritik dönemde görev yapan arkadaşların tümü büyük bir saygıyı hak ediyor. Eleştirilerimiz de oluyor. Olmalı da. Özelikle de yüksek yargı alanında yaşanan gel-gitler, her reform paketinin bir diğerini zorunlu hale getirmesini tabii ki eleştireceğiz. Son reform paketi de bence iyi hazırlanmamış. Göreceksiniz uygulamada büyük karmaşalara, memnuniyetsizliklere ve yeni düzenlemelere ihtiyaç gösterecek. Bir reforma ihtiyaç olduğunu herkes kabul ediyor. Reform ihtiyacının birçok nedeni var. Bu ihtiyaçlar gözetilmeyecekse, reformun ne anlamı var.  Sanki alelacele çalakalem yazılmış gibi bir reform paketi var karşımızda. Neyi hesapladığı ve nasıl bir yüksek yargı düzeni olacağının hesabı yapılmamış. Anayasaya çok açık aykırı hükümler de var. Reform paketine göre, Yargıtay ve Danıştay üyelerinin görevi sona erecek, yeni Yargıtay ve Danıştay üyeleri de görevi sona erdirilen Yargıtay ve Danıştay üyeleri arasından seçilecek. Anayasa’nın 154. Maddesi’nin 2. Fıkrası aynen şu şekilde “Yargıtay üyeleri, birinci sınıfa ayrılmış adli yargı hakim ve cumhuriyet savcıları ile bu meslekten sayılanlar arasından Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nca üye tamsayısının salt çoğunluğu ile ve gizli oyla seçilir” Anayasa’nın 155/3 maddesi de “Danıştay üyelerinin dörtte üçü, birinci sınıf idari yargı hakim ve savcıları ile bu meslekten sayılanlar arasından Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu; dörtte biri, nitelikleri kanunda belirtilen görevliler arasından Cumhurbaşkanı; tarafından seçilir” şeklinde. Yargıtay ve Danıştay üyelerinin ne şekilde seçileceği Anayasa’da açık olarak belli. Anayasa’ya göre seçilme hakkı olanların seçilme hakkının kanunla ellerinden alınması Anayasa’ya çok açık şekilde aykırıdır. Bir de yasama gerekçesinde ilk derece hakim ve savcılarının yüksek mahkeme üyesi seçilme beklentisinin korunması reform paketinin amaçları arasında sayılmış. Sanki gerekçeyi yazanla, yasa metnini yazanların bir birinden haberi yok gibi. Ya Cumhurbaşkanı’nın seçme yetkisi ile ilgili hüküm. Cumhurbaşkanı tarafından seçilecek üyelerin niteliklerinin kanunla belirleneceği Anayasa’da yer aldığından, kanunla bu konuda sınırlama konulması Anayasa’ya uygun olabilir. Ancak Cumhurbaşkanı, kendisinden önceki cumhurbaşkanları tarafından seçilen üyeler arasından seçim yapmaya niye mecbur bırakılıyor ki? Mevcut Yargıtay ve Danıştay’da son derece değerli ve yetişmiş hukukçular var. Bunların yeniden seçilmesini ben de çok ama çok isterim. Geçmiş Cumhurbaşkanları tarafından seçilmiş çok değerli Danıştay üyeleri de var. Bunların da yeniden seçilmesini çok çok arzularım. Yeniden seçilmek ayrı bir konu. Seçici organlara Anayasa’ya aykırı bir dayatma yapılmasının hiçbir haklı gerekçesi yok. HSYK ya ve Cumhurbaşkanı’na getirilen sınırlamanın nedeni ne? Bu makamlara güvenilmiyor mu? Görevi sona erdirilenler arasında, yeniden seçilmeyi hak edenleri Cumhurbaşkanı ve HSYK zaten yeniden seçecektir. Reform paketi ile getirilen sınırlama ve dayatma, aday sayısını daraltacağından haksız bazı seçimlere neden olacaktır. Buna hiç gerek yok. Yargıtay ve Danıştay kontenjanından HSYK üyeliğine seçilenlerle ilgili özel bir koruma maddesine gerek olmadığı gibi. Bu korumanın hiç kimse bana haklılığını anlatamaz. Kayyım ile ilgili düzenleme doğru olmakla birlikte son derece yetersiz. Yaklaşık bir yıllık dönemde yaşanan zorlukların bir tek tanesi bile değerlendirilmeye alınmamış. Son derece ağır zorluklarla görev yapan insanlar, yaşadıklarının farkına varılmadığını hissederse, yarın kayyım olacak adam bulamazsınız. Terör soruşturmaları ile ilgili düzenleme de doğru olmakla birlikte, bu soruşturmaların önündeki esas engeller hiç değerlendirilmeye alınmamış. Teknik takip, el koyma, soruşturma aşamasında ağır ceza mahkemesi tarafından alınması gereken kararlar konusunda özel görevlendirilmiş ağır ceza mahkemelerinin görevli olup olmadığı konuları pas geçilmiş. Niye bunlar paketin içinde yok anlamak mümkün değil.
adminadmin