Gündem
Giriş Tarihi : 25-06-2017 10:18   Güncelleme : 25-06-2017 10:18

Adil Öksüz 9 Adımda Böyle Kaçırıldı

Adil Öksüz Terörle Mücadele’ye götürülürken konvoyun yönü değiştirildi. Kimliğini gösteren mavi dosya savcıdan gizlendi. Üzerinden çıkan flash belleklerse gözaltı tutanağına yazılmadı

Adil Öksüz 9 Adımda Böyle Kaçırıldı

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın hazırladığı iddianame, FETÖ'cü darbe girişiminin sivil organizatörü Adil Öksüz ve içeriklerinde darbe planlarına ilişkin kilit bilgilerin yer aldığı değerlendirilen dijital aletlerin, 9 adımda nasıl kaçırıldığını gözler önüne serdi. Öksüz'ün salıverilmesinde en kritik nokta ise, hakkındaki bilgilerin yer aldığı mavi renkli şeffaf dosyanın savcılığa verilmemesi oldu. İşte o 9 adım:

POLİSLER: BUNLARI BİZE BIRAKIN

1 Adil Öksüz 16 Temmuz saat 11.00 - 12.00 sıralarında Akıncı Üssü'ne yaklaşık 1 km. uzakta yakalandıktan sonra getirildiği Akıncı Kışla Jandarma Karakolu'nda bekletilirken, sivil ve resmi kıyafetli polisler geldi. Sayıları 25'i bulan bu polisler Öksüz'ün de aralarında bulunduğu darbeciler için, "Bunları bize bırakın" diyerek jandarmanın Öksüz üzerindeki kontrolünü kırdı.

2 Polis memuru sanık Serter Koçak, Adil Öksüz'ü kendi bağlı bulunduğu Ankara Emniyet Müdürlüğü'ne resmen sormak yerine, Emniyet Genel Müdürlüğü'nden tanıdığı sanık Bilgi Kağan Aksoy'u aradı. Aksoy'dan, Öksüz'ün darbede önemli bir isim olduğunu öğrenince bunu yüksek sesle dile getirdi. Böylelikle Öksüz'ü sözde "en iyi kontrol edecek kişinin kendisi ve ekibi olduğu" izlenimini verdi.

SON ANDA OTODAN İNDİRDİLER

3 Darbecilerden "mülakatları" yapılanlar Emniyet Müdürlüğü'ne gönderilmeye başlandı. Adil Öksüz'ün de mülakatı yapılmıştı. 29 darbeciden 18'i Emniyet'e götürülmek için polis otolarına bindirildiğinde, aralarında o da vardı. Yani Ankara Terörle Mücadele Şubesi'nde gözaltına alınacaktı. Ancak bu aşamada devreye Serter Koçak'ın ekibindeki Erhan Cihangir girdi. Cihangir, Öksüz'ü bu polis aracından indirdi.

4 Karakoldaki 87 kişi sağlık kontrolüne götürülürken bunlara, Öksüz'ün de olduğu 11 kişilik darbeci grubu katıldı. Şehir merkezindeki Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi'ne getirilirken konvoyun yönü, Organize Suçlar Şube Müdürü Necati Çevik'in talimatıyla, Öksüz'ün salıverildiği Ankara Batı Adliyesi'ne döndürüldü.

5 Adil Öksüz'ün, Batı Adliyesi'nin nezarethanesinde sözde "avukatını arama" bahanesiyle telefonla görüşmesine izin verildi. Hatta Öksüz 2 telefonundan biri kendine uzatıldığında diğerini istedi, görüşmelerini bununla yaptı.

6 Adil Öksüz'ün üzerinden çıkanlar, tuvaletteki peçetelikte bulunan GPS cihazı ile içlerinde darbeye ilişkin kritik bilgilerin olduğu değerlendirilen flash bellekler tutanakta yer almadı.

ŞEFFAF MAVİ DOSYA SAVCIDAN KAÇIRILDI

7 Adil Öksüz savcının karşısına çıkarılırken asker olarak gösterildi. Bilgilerinin olduğu mavi renkli şeffaf dosya savcının önüne konulmadı. Öksüz'ün üzerinden çıkanlar ve örgütteki konumunu gösteren bilgilerin yer aldığı bu dosyayı, Karakol Komutanı Osman Gök savcının denetiminden kaçırdı. Gök, dosyayı diğer sanıkların silahları ile birlikte karakola geri yolladı. Gök bu durumu, "Dosyadaki bilgilerin kime ait olduğunu ve kime teslim edileceğini bilmiyordum, ortalık çok karışıktı" diyerek kabul etti.

8 Öksüz'ün üzerinden o akşam 51 adet 200 TL, 11 adet 100 TL ve 3 adet 50 TL olmak üzere 12 bin 450 TL, 36 adet 100 dolar çıktı. Bu paralar da savcının önüne konulan "eşya listesi"ne eklenmeyerek dikkatten kaçırıldı.

9 Hayati bilgiler olduğu değerlendirilen flash bellek ve GPS cihazı savcılığa götürülmeyerek adli emanete alınması engellendi. Flash bellekler adliyeden çıkarken Öksüz'e geri verildi.

GPS CİHAZI İÇİN 'ÇAĞRI CİHAZI' DEMİŞ

Firari Adil Öksüz'ün, jandarma karakolunun tuvaletinde askerler tarafından bulunan ve koordinat belirlemeye yarayan GPS cihazının, kendisine ait olduğunu söyleyip "Çağrı cihazı gibi bir şey" dediği ortaya çıktı. FETÖ'nün sözde "Hava Kuvvetleri Komutanlığı imamı" Öksüz'ün serbest bırakılmasıyla ilgili iddianameye göre, 16 Temmuz günü saat 15.15 sıralarında Jandarma Astsubay İsmail Uçar, tuvaletteki peçetelikte flaş bellekten biraz daha geniş bir cihaz buldu. Uçar'ın cihazın kime ait olduğunu sorması üzerine Öksüz, cihazın kendisine ait olduğunu ve tuvalette düşürdüğünü kaydetti. Öksüz'ün Kışla Jandarma Karakolu'ndan alınıp İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürülmesini sağlamamakla suçlanan Emniyet Amiri Hakan Kutlu ifadesinde, "Çağrı cihazı gibi bir şey olduğunu söyleyerek olayı geçiştirmeye çalıştı. Bu şahsın daha sonra basın yayın organlarından ve internetten Adil Öksüz olduğunu öğrendim" beyanında bulundu. Öte yandan aynı iddianamede, zanlılardan Kenan Gülbay ve Murat Bayrak'ın ByLock kullanıcısı olduğu kaydedildi.

Sabah

adminadmin