Metal yorgunluğu sözünü ilk kullanan isim olan Cumhurbaşkanı’mız Erdoğan’ın çok uzun süredir ara ara verdiği başka bir mesajın da dikkat çektiğini söyleyebiliriz; 657 baştan sona değişmeli! Tabii bu mesaj bütün devlet memurlarını ilgilendirse de biz bu mesajı üst düzey bürokrasi açısından da ele alalım.
Makamın ağırlığı altında kalmak deyiminden başlayıp mobbing uygulamalarına kadar giden ve üst düzey bürokraside gerçekleşen olumsuz durumları bir yazı ile ele almak mümkün olmasa da bu sorunlara biraz değinerek çerçeveyi çizebiliriz. Daha önceki bir yazımızda alanı olmadığı halde teknik bir dairenin başına geçen bir birim başkanının mühendisler üzerinde uyguladığı istenmeyen davranışlarına değinmiştik.
Makam koltuğuna oturan bir yetkilinin görevi o alanda ülkesine hizmet edip kendisini geliştirmek midir yoksa rakip olarak gördüğü mesai arkadaşlarının karşısına engeller çıkarıp sicilini lekelemek midir? Aynı soruyu tersinden de sorabiliriz. Bir memurun görevi o dairede ülke menfaati için çalışıp kendini geliştirmek midir yoksa amirinin hata yapması adına planlar yapıp makama kendisini atattırmak için fırsatları kollamak mıdır?
"Kamu kurumlarının misafirhanelerinde ve yemekhanelerinde bir bulunsanız da yapılan sohbetleri duysanız” diyen bir okurun kamudaki sorunların neler olduğuna dair o mekânların özet bilgiler taşıdığını söylemesi de ilginç.
Oturduğu makama ebediyen kendisinden başka hiç bir insanın layık olamadığını düşünen bir zihniyetin yıllardır zararını gördü bu ülke. Makamdan alınan yetkililerin ise yaşadığı bazı psikolojik sorunlar hatta uzun süre aldıkları tedaviler kişilerin vazgeçilmez olduklarını sanmalarının sonucunda yaşadıkları hayal kırıklığının şiddetini gösteriyor.
Tabii bu durumu tüm bürokrasi için genellemeyelim desek de gerçek anlamda çalışan ve görevini yapan bireylerden ziyade siyasi dengeleri çok iyi gözeten bürokratların koltuklarda uzun süre oturduğunu söylemek doğru olacaktır.
Peki, ne olacak? Cumhurbaşkanımızın 657 tamamen değişmeli ifadesi tüm kamu kurumlarında yer alan memur ve bürokratlar için ne getirirse fayda sağlayabilir? Makamlara atanan yetkililerin performans notları yazılı ve sözlü olarak ölçülebilir mi? Memur ve bürokratların aldığı performans notları bir önceki yılda aldığı performans notundan düşükse bulunduğu görevden alınmış anlamına mı gelecek? Bunu kim yapacak? İşin içine yine siyasi destek veya başka durumlar girmeyecek mi diye sorduğunuzu duyar gibiyim. Cumhurbaşkanlığı’nda her bakanlık için kurulacak olan ayrı teftiş birimleri kimsenin baskısında kalmadan direk devlet başkanı adına bu denetimi yapabilir mi? Sizce Külliye’de böyle bir oluşum başlamış mıdır? Ne dersiniz?
İkram Bağcı / Diriliş Postası
