Analiz
Giriş Tarihi : 04-01-2018 12:33   Güncelleme : 04-01-2018 13:07

Dün İhsan hoca, bugün Diyanet’in kendisi… Kimi alacaksınız açığa?

İhsan Şenocak hocanın üniversiteye giden kızlar için yaptığı, “Tesettüre dikkat edin” tavsiyesine, kartel medyası posta koyunca..

Dün İhsan hoca, bugün Diyanet’in kendisi… Kimi alacaksınız açığa?

“Sen ne karışıyorsun.. Bırakın, kızlar çıplak gezsin.. Biz de gazetelerimizde boy boy fotoğraflarını yayınlayıp, kadın vücudu üzerinden rant toplayalım.. Tekerimize çomak sokanın, kellesini alırız” dediler..

Bu tehdit, özellikle de Doğan medyasından gelince..

“Posta koyma”nın arkasında, çıplak kadın fotoğrafları ile ünlü Posta’nın imzası olunca..

Diyanet İşleri Başkanlığı da, İhsan Şenocak hocayı hemen açığa aldı..

İtiraz ettik..

“Etmeyin, eylemeyin.. Kartelin tahriki ile iş yapmayın.. Bugün İhsan hocaya.. Yarın bir başka hocaya.. Sanır mısınız ki, bunlar bir hoca ile, iki hoca ile yetinirler.. Devamı gelir bu linçlerin.. Bitmeeez; bunların, ‘Atın şu hocayı’tehditleri..”

Dedik, dinletemedik..

Diyanet’e çağrıda bulunduk..

En azından, “Hocamızın medyada sokak ağzı ile suçlanması saygısızlıktır. Henüz kendisi hakkında olumsuz bir tespit yapılmamıştır. Yayınlar yanlıştır, haksızdır. Hakaretler, İhsan hocaya değil, Diyanet’e yapılmış sayılır.. Bunu kabul edemeyiz” şeklinde bir açıklama yapılmasını bekledik.

O da gelmedi..

Resmen, İhsan Şenocak hoca, kartel medyasına linç ettirildi..

Solakların ağzı, kulaklarına vardı...

Peki, sonra ne oldu?

Çok değil, şunun şurasında iki ay oldu..

Bugün geldiğimiz noktada..

Diyanet, kendisini Posta’ya beğendirdi mi?

Sözcü’ye beğendirdi mi?

Solak medyaya, kartel medyasına beğendirebildi mi?

Ne mümkün!

İlahiyatçı Prof.Dr. Salih Tuğ kurulda..

İlahiyatçı Mehmet Aydın kurulda.

Ama “Doğan Yayın İlkeleri Kurulu”nda iki üye ilahiyatçı olarak bulunmasına rağmen, Posta gazetesinde, asgarisinden söylüyorum, her gün 10 kadının fotoğrafı, tamamen çıplak diyebileceğiniz şekilde yayınlanıyor..

Kim ne yapabiliyor?

Hiçbir şey..

Salih Tuğ’u dinliyorlar mı?

Hayır.
Mehmet Aydın’ı dinliyorlar mı?

Hayır..

Diyanet’i dinliyorlar mı?

Hayır..

Ama aynı sapkınlar, “Diyanet 9 yaşta evliliğe onay veriyor” diye yayın yapıyorlar.

Son gündemleri bu..

Ne imiş?

Diyanet’in yayınında, biyolojik anlatım yapılırken, kızların en erken 9, erkeklerin ise en erken 12 yaşında ergin oldukları belirtilmiş..

Bu bilimsel gerçek, Diyanet’in sitesinde, bir tıbbi bilgi olarak, okurlara aktarılmış..

 Bu tıbbi bilgiyi almış ahlaksızlar, “Diyanet 9 yaşındaki kızın evlenebileceğini söyledi” diye yazıvermişler..

Açıyorum Diyanet’in sitesini..

Aynen, İhsan Şenocak’ı linç etmek istediklerinde.. İhsan Şenocak hocanın konuşmasını açıp izlediğim gibi..

Diyanet’in sitesinde yazılanlara bakıyorum..

“9 yaşına geldiğinde, kızlar evlenir” diye bir cümle bulamıyorum.

Tam aksine..

Yaş belirtilmeden, “Kanundaki sınırın altındaki yaşlardakilerin evlenmeleri, kanun karşısında geçersiz olduğu için doğru değildir” ikazı da var..

Ama kime anlatacaksınız..

İhsan hocaya görevden el çektirdiler ya..

Şımartıldılar ya..

Şimdi kim tutar, bunları..

İhsan hocada yaptıkları çarpıtmanın bir benzerini..

Şimdi de Diyanet’in kendisi için yaptılar..

Hatta insanları sokaklara döküp, gösteri bile yaptırdılar..

Şimdi merak edilen soru şu:

“Diyanet, İhsan hocayı görevden el çektirip, sorunu kendince çözmüştü.. Şimdi diyanet ne yapacak? Diyanet’in sitesindeki bir bilginin çarpıtılması sonrasında, kimi görevden el çektirecek?”

Yanlış anlamayın.

Birisinin görevden el çektirilmesi gerektiği falan yok..

Ama..

Bu kartelcilerin sözlerini dinlemeye başlarsanız...

Kendi hocalarınızı yemeye başlarsanız..

Sonra böyle absürt durumlarla karşı karşı ya kalırsınız..

Olaya bir de şu açıdan bakalım..

“Diyanet dedi ki, 9 yaşındaki kız evlenebilir” diyorlar..

Böyle bir cümle yok..

Ya ne var?

“9 yaşındaki kız, baliğ olabilir” deniyor..

Devamında.

Öneriliyormuş gibi.

“Çok güzel bir şeydir. Herkese tavsiye ediyoruz” anlamında olarak değil..

Bir vakıanın tespiti anlamında.

Hemen tüm bilimsel kitaplarda yazılı olan.

Üniversitelerde, tıp fakültelerinde ilgili derslerde okutulan.

Ve bir bilgi olarak öğrencilere aktarılan..

“Tıbbi olarak, 9 yaşındaki kız çocuğu baliğ olmuş ise, bunun doğal sonucu olarak, gebe de kalabilir.”

Kimsenin, “9 yaşındaki kızlar evlensin, gebe kalsın” dediği yok.

Tıbbi bir bilgiden bahsediliyor..

Laboratuvarında bir deney yapılacak olsa..

Çıkacak sonucun ne olacağı hatırlatılıyor..

Ama karteldeki kaz kafalılar..

Daha doğrusu..

“Kaz kafalı” gibi görünmeyi bile gururlarına yedirip, dindarları tahkir etmeye çalışanlar..

Lafı tersinden alıp..

Hüküm veriyorlar: 

“Diyanet 9 yaşındaki evliliğe onay verdi!”

Azıcık akılları olsa..

Diyanet böyle bir şeye onay vermiş olsa..

Diyanet kadrosunda en azından yüzde 20-30 dolayında böyle evliliklerin olduğunu görmemiz gerekmez mi?

İddia ediyorum..

Diyanet kadrosunda.. 

Hatta..

Tüm Türkiye’de..

9 yaşında evlilik, sıfırdır..

10 yaşında evlilik, sıfırdır.. 

11 yaşında evlilik, sıfırdır..

Belki yaşı tam tespit edilemeyen.. 12 yaşından sonraki kızların... Dini gerekçelerle değil.. Daha çok örf ve adetler gereği.. O da ya üç ya beş tane..

Belki evlendirilen vardır..

Bunu alıp da..

Türkiye’nin en önemli sorunu haline getirenler..

Aslında dillerinin altındaki baklayı çıkartmıyorlar..

Önce İhsan hoca..

Sonra Diyanet..

Sonra dinin kendisi..

Hepten bu ülkeden atılmak isteniyor..

Dertleri bu..

Ali Karahasanoğlu / Yeni Akit

adminadmin