Fikir
Giriş Tarihi : 29-05-2018 13:00   Güncelleme : 29-05-2018 13:00

AK Parti’ye oy vermeyeceğim ama Erdoğan başka!

AK Parti’ye oy vermeyeceğim ama Erdoğan başka!

AK Parti’ye ceza vereyim ama bu arada ülkenin gidişatında bir sıkıntı olursa Erdoğan zaten çözer kafası nedir?

Seçmenin her seçim öncesi birtakım özel tepkileri ve söylemleri vardır ama bu genelde sandığa yansımaz.

Bu seçim döneminde de bir önceki seçimde oyunu AK Parti’ye kullanmış seçmen güya AK Parti’ye kızgın ve cezalandırmak istiyor. Olabilir mi? Tabii ki olabilir…

Peki bu tepkiyi ortaya koyarken öne sürdükleri argüman nedir?

Liyakatli adayların olmaması.

Eski kadroların yine liste başı devam ediyor olması.

Adamları olanların ön sıralarda yer alması. Gibi gibi…

Bu tarz büyük organizasyonlarda insandan kaynaklı olarak bazı aksaklıklar, problemler, hatalar, yanlışlar olabilir, mümkündür. Türkiye’nin %50’den fazla oyunu alan ve vatandaşın her kesimine hitap eden bir siyasi partinin içerisinde de yanlış işlerin olması makul değil ancak mümkün ve muhtemel olarak görülebilir.

Adayların liyakati hususu önemlidir. Ancak insanlar birbirlerinin çok fazlaca etkisinde kalıyor. Hiçbir malumatımız olmayan insanlara karşı herhangi birisinden duyduğumuz olumsuz eleştiriyi alıp, kabul edip onunla amel noktasında oluyoruz. Burada iki türlü yanlış var. Birincisi mevzu bahis şahsı tanımadan hakkına giriyoruz, ikincisi bu önyargıdan dolayı yanlış kararlar verebiliyoruz.

Haddizatında 600 kişinin belirlendiği bir listede tüm listedekilerin özgeçmişinin, fiillerinin, ehliyetlerinin ve hatta tweetlerinin yanlış anlaşılmaya mahal durumlar içermeyecek türden bir elemeyle belirlenmesi kolay bir mevzu da değildir.

Ama bir siyasi parti aday gösterdiği kişiye kefildir ve bu durum zor olsa da yapmak zorundadır.

Gayret etmiş olduğuna da inanıyorum. Liste başı konulan isimlerin tecrübe ve ehliyetleri tasdik edilmiş olduğu aşikârdır. Diğer taraftan yeni adaylar ile ilgili bir örnek vererek hassasiyete bir nebze olsun değinmek isterim.

Geçtiğimiz yerel seçimlerde Van halkının destekleyip oy verdiği, başkanı olarak görmek istediği ancak HDP’nin sandık zorbalığı yaptıkları kırsal oyları ile çok küçük farklarla seçilmemiş/seçtirilmemiş olan Osman Nuri Gülaçar AK Parti tarafında Van’da liste başı olarak aday gösterildi. Bölgesinde sevilen, liyakati yerinde bölgeyi ve hassasiyetlerini bilen, yerli bir aday olarak gösterildi.

Bu seçim atmosferinin furyası olarak yürütülen “Erdoğan’ı seçeceğim ama AK Parti’ye oy vermeyeceğim” propagandası bu haliyle kötü emellere hizmet etmektedir.

Yani kaç adayı ne kadar yakından tanıyoruz?

Yakından tanıdığımız bir ya da birkaç aday altı yüz adayın oy alma haklarına nasıl mani olabilir?

Erdoğan’ı seçerim ama onun seçtiklerine saygım yoktur ne demek?

AK Parti’ye ceza vereyim ama bu arada ülkenin gidişatında bir sıkıntı olursa Erdoğan zaten çözer kafası nedir?

Yani bu tarz kafa karışıklığı ya da söylem bulanıklığı içinde olanlara diyeceğim şudur ki eğer başka bir karın ağrısından mülhem bu tarz söylemler gerçekleşmiyorsa ve Erdoğan’ın sizi ve inancınızı temsil ettiğini düşünüyorsanız durun ve tekrar düşünün derim!

Orhan Pekçetin – Diriliş Postası

adminadmin