Köşe Yazıları
Giriş Tarihi : 29-08-2012 15:39   Güncelleme : 29-08-2012 15:39

Nereden, nereye

Nereden, nereye   Pazar günü gençliğimizin geçtiği Cedit mahallesindeydik

Nereden, nereye
Nereden, nereye
 
Pazar günü gençliğimizin geçtiği Cedit mahallesindeydik. Arkadaşlarla oraya taşınalı tam 30 yıl oldu ve şu anda o mahallede oturmamamıza rağmen o mahalledeki arkadaşlarla dostluğumuz hala sürmekte.
 
İki bina arasında bahçemiz var, bizim gençliğimizde her yaştan insanlar o bahçede olurdu hele Pazar günleri çocuğundan dedesine herkes inerdi biz futbol oynardık, bayanlar voleybol oynardı çocuklar kendi arasında…
 
Bazen büyüklerde bize katılırdı, dedelerle de sohbet gayet güzeldi.
 
Pazar günü balkonda dışarı bakarken bir arkadaş ne garip değil mi dedi garip olan ne dedim

bahçe bom boş bir çocuk bile yok dedi.
 
Öyle ya çocuklar ya bilgisayar başında ya da televizyon başında ne işi var aşağıda…
 
Tabi bu durum annenin babanın da işine geliyor çocuk gözünün önünde duruyor ve
ondan sonra bu süreci konuşmaya başladık.
 
Evet her şeye rağmen biz bu yönden şanslı bir kuşaktık çünkü birdir birinden İstanbul tahtasına, çelik çomaktan kale almasına, futboldan voleybola, balık tutmadan tüfek avına,3 taştan 9 taşa, bütün oyunları oynadık.
 
Ve bu oyunlar insanla oynanıyor  ve insan-insan ilişkisi gelişiyor ve devamında da saatlerce duvarda oturup sohbet ederdik o zaman sadece bizler değil herkes bir köşede oturur sohbet ederdi gündüzleri de  gençler ya okula giderdi yada bir meslek sahibi olmak için çalışırlardı . Bu sosyalite çalışanı da okuyanı da başarılı kılardı çünkü gençler bilirdik ki insanın elinden mutlaka bir iş gelmeli yoksa askerden sonra işleri harap…
 
TRT’de seksenler diye bir dizi var birkaç bölümünü izledim kısmen o günleri anlatıyor
ve içimizi cız ettiriyor.
 
Teknoloji ve modernizm hayatımıza önce gameboy (gemboy) denilen bir oyunla girdi bu oyunu sadece çocuklar oynamıyor doktorlar bile oynuyordu daha sonra hayatımıza Atari girdi sonra televizyon sonra bilgisayar derken twitter ve facebook ve cep telefonu. Sadece ramazanda iki buçuk milyon mesaj çekerek bu alanda lider ülke olmuşuz.
 
Gençlerimizin durumu çok zor çünkü nerdeyse bir makine ye bağımlı yaşıyorlar
neredeyse robotlaşacaklar. İnsan ilişkisi yok denecek kadar az, komşuluk ve akraba ziyareti bitme noktasına gelmiş. Gerçi bu konuda ekonomik sebeplerinde etkisi var ama yinede bu kadar etkilenmemeliydi..
 
Materyalist bir bakış açısı olan batı toplumuyla bizim aramızdaki fark hem insan-insan ilişkisinde kul hakkının olması ve paylaşma ve yardımlaşma kültürüydü bunlara sahip çıkmazsak sonumuz onlar gibi olacak.
 
Teknolojinin olumlu yanlarını mutlaka kullanmak bundan faydalanmak lazım ama ölçüyü de kaçırmamak gerekiyor.

Modernizm gençleri ve aileleri olumsuz etkiliyor ve mutsuz ediyor asli ihtiyaç olmayan şeyler ihtiyaçmış gibi algılanıp bunların temini için borçlanılıyor, çaba harcanılıyor  ondan sonra huzursuzluk boşanmalar yada evlenememeler.
 
Eskiden iki gönül bir olunca samanlık seyran olurmuş, bir tencere bir yatağı olanın evlenmesi mümkünken şimdiki durumu siz düşünün.
 
O zamanki insanların mı mutlu olması kolaydır, şimdikilerin mi kolaydır bir düşünelim.
Bu algıdan bu yarıştan vaz geçelim dünya malı dünyada kalıyor çektiğimiz sıkıntılar, yaşadığımız huzursuzluklar ortada…
 
adminadmin