HAS Parti Samsun Kadın Kolları'ndan 8 Mart Mesajı

Şiir gibi mesaj:

Şener mesajında şu görüşlere yer verdi, Narinliği, analığı, gerektiğinde akıtmadan duramadığı gözyaşları, kadını zayıf, ezilebilir, itilebilir ya da nice hevesinden mahrum edilebilir yapmaz! Bir kadının bileği fiziken  kolay bükülebilir belki ,ama bu onun ruhundaki güce engel olunabileceği anlamına gelmez...Ki tarihte ve halen örneklerini görebileceğimiz nice kadın figürü, hiçbir güç karşısında boyun eğmeyen ruhun sembolleri olmuşlardır, olmaya da devam edecektir..

Tarihe adını yazmış kadınlara bir kaç örnek vermek isterim;

Nene Hatun, henüz 20 yaşındayken, tarihimizde 93 Harbi olarak geçen Osmanlı Rus Savaşı sırasında, Erzurum’daki Aziziye Tabyasının savunulmasında kahramanca çalıştı.

Nezahat Onbaşı, Millî Mücadele boyunca 70.Piyade alayının bir mensubu olarak tam bir asker gibi cepheden cepheye koştu,12 yaşında ''onbaşı’ ‘rütbesini aldı.
Halide Edip Adıvar, İstiklal savaşına katıldı, onbaşı oldu, İstiklal Madalyası almaya hak kazandı.

İndra Gandhi, Hindistan bağımsızlık hareketinin kurucusu. Şiddet unsurları içermeyen bir direniş gösterdi. Hindistan’da iki kez başkanlık yapmış bir politikacı idi.
Rosa Parks, Amerika'daki siyahi vatandaşlara karşı uygulanan ayrımcılığa karşı koyarak, sonrasında gelişecek olan akıma öncülük etti.

Aliene Rachel Corrie, Gazze şeridinde Filistinlilerin evlerini yıkmak isteyen bir İsrail buldozerinin önüne çıkmış, bu buldozer tarafından ezilerek öldürülüştür .''Zulüm bizdense, ben bizden değilim'' diyerek tarihe adını yazmış bir barış gönüllüsü idi.

Camila Vallejo, Şilili öğrenci liderinin daha iyi ve ucuz eğitim çağrısı ile başlattığı öğrenci protestoları, bir anda halk hareketine dönüştü.

Sayamayacağımız nice örnek kadınlar, bize bazı mücadelelerin kadın ya da erkek olmakla değil, içimizdeki ateşle ilgili olabileceğini öğretti. Tek bir sesle dünyanın değiştirilebileceğini.

Ve bugün biz, Afrika’da açlık çeken, evladı ölürken açlıktan ağlayamayan kadınları hatırlıyoruz. Filistin’de, Lübnan’da, Afganistan’da, savaşın içinde, evlat, baba, eş acısı ile yanan kadınları hatırlıyoruz. 21.yy.da Demokrasi ve insan hakları mücadelesi veren, okumak isteyen ama engellenen başörtülü kadınları hatırlıyoruz. Tarlalardaki kadınları hatırlıyoruz. Ucuz iş gücü olarak görülen kadınları hatırlıyoruz. Tacize, tecavüze uğrayan kadınları hatırlıyoruz. Şiddete, gücünü kanıtlamak için kadın vücudunu kullanan erkeklerin aciz yumruklarına maruz kalan kadınları hatırlıyoruz .Küçücük yaşta evlendirilip evlere köle olarak gönderilen ''çocuk kadınlarımızı'' hatırlıyoruz....Ve bugün biz hiç unutmamamız gerekenleri, unuttuğumuz için suçlu olduğumuzu hatırlıyoruz...

Ve bugün biz, Halkın Sesi Partisi olarak, kadınlarımızın her zaman yanında ve destekçisi olacağımızı biliyoruz.