Gündem
Giriş Tarihi : 24-02-2014 15:04   Güncelleme : 24-02-2014 15:04

28 ŞUBAT’IN F TİPİ!

“19 Aralık... Saat 05.00. Bu tarih Türkiye’de kangren olmuş bir yaranın iyileşmeye başladığı ve ölüme mahkûm edilen insanların hayata döndürüldükleri bir başlangıç olarak geçecek tarihe…”

28 ŞUBAT’IN F TİPİ!
Devlet televizyonlarında darbe günlerini hatırlatan ses tonuyla başlayan haberlerde anlatıldığı gibi olmadı maalesef.
 
Türkiye genelinde 20 cezaevine eşzamanlı düzenlenen operasyon 32 kişinin ölümüyle sonuçlandı. Operasyonla ölüm oruçları ortadan kalkmadı, hatta bazı açlık grevleri de ölüm orucuna dönüştü. Tutuklu ve hükümlü yakınları dışarıda bu ölüm oruçlarına destek için ölüm orucuna başladı. Operasyon dışında, ölüm orucu nedeniyle ölü sayısı 20’yi geçti.
 
2000 yılını bitirmeye sayılı günler kala medyadaki irtica haberleri yerini sol örgütlerin görüntülerine bırakıyordu. Peki neler oluyordu? İrtica bitirilmiş sıra sola mı gelmişti?
 
HEDEF ECEVİT’Tİ
 
Gazeteci – Yazar Emine Dolmacı’nın kaleme aldığı ‘28 Şubat’ın Haber Dükkanı / Yalanlar Üstüne’ isimli kitabında yer alan bilgilere göre o tarihte 28 Şubat’ın sol ayağı gerçekleştiriliyordu. F Tipi cezaevleri ekseninde gerçekleşen olaylar nedeniyle kitapta ‘28 Şubat’ın F Tipi’ olarak adlandırılan süreç, haftalık haber dergisi Aksiyon’a haber oldu.
 
Aksiyon Dergisi’nin bugün piyasaya çıkan 1003. sayısında Dolmacı’nın kitabından hareketle hazırlanan “Hayata Dönüş 28 Şubat’ın devamı” başlıklı dosyada çarpıcı bilgilere yer veriliyor.
 
Hayata Dönüş Operasyonları’nın asıl hedefi Ecevit Hükümeti’ydi. Amaç; irticaya karşı ülkedeki ulusalcılığı güçlendirmekti…
 
Operasyonlar boyunca görünmez bir elin sanki 28 Şubat’ta olduğu gibi gazetelerin haber merkezlerine girip, hangi haberleri yazmaları gerektiğini işaret ettiği ibretlik hikayelerle anlatılıyor.
 
DEVLET İMKANLARIYLA BASINI TERBİYE ETMEK
 
Bazı gerçeklerin 6 ay sonra ortaya çıkmaya başlaması ve gazetelerin manşetlerinin de değişmesi üzerine bir dönem 28 Şubat’ı destekleyen sol ve merkez basının nasıl hedef haline geldiği gözler önüne seriliyor.
 
28 Şubat’ın sansür silahlarının kullanıldığı süreçte aralarında Oral Çalışlar, Perihan Mağden, Cengiz Çandar, Can Dündar, Yıldırım Türker gibi yazarların yazılarından dolayı Milliyet, Radikal, Cumhuriyet, Yeni Şafak gazetelerine para cezası veriliyor.
 
Devlet imkanlarıyla basının terbiye edilmeye çalışıldığı dönemde Fatih Altaylı, Demet Tezcan, Hikmet Çetinkaya, Aydın Engin, Bilgesu Erenus, Celal Başlangıç, Mine G. Kırıkkanat gibi gazeteci ve yazarlar da hedef oluyor.
 
Herşeye rağmen 28 Şubat zihniyeti burada da bir pozitif ayrımcılık yapmış. Sol ve merkez basına ortalama 1 ile 3 gün arasında para cezası keserken, muhafazakar basına 1 ile 60 gün arasında ceza kesmişler!
adminadmin