28 Müslümanın kurşuna dizilerek, 1’i kadın 4 kişinin ise yakılarak; toplam 33 sivilin şehid edildiği Başbağlar katliamının ardındaki kan baronlarının kim olduğu bir türlü bulunamadı. Sünni-Alevi çatışmasının başlatılmak istendiği kanlı tezgahı düzenleyenler ve tetiği çekenler, gizli bir el tarafından adeta ‘görünmez’ hale getirildi.
Sünni-Alevi çatışması çıkarmak isteyen hainlerin katlettiği Başbağlar’daki 33 Müslüman kardeşimizi şehadetlerinin 26. yıl dönümünde rahmet ve minnetle yâd ediyoruz. Sivas’taki kanlı provokasyonu dillerinden düşürmeyenlerin ısrarla görmezden geldiği Başbağlar katliamının acısı yüreklerdeki tazeliğini halen koruyor. 28’i kurşuna dizilen, 1’i kadın 4 kişi ise evleri ateşe verilerek öldürülen Başbağlar’daki 33 şehidin aziz hatırası milletimiz nezdinde yaşatılırken, olayın aydınlatılmaması için çaba gösteren karanlık eller de lanetle anılıyor. Aradan çeyrek asırdan fazla bir zaman geçmesine rağmen tetiği çekenler ve teröristleri organize edenler bütünüyle adaletin önüne çıkartılmazken, 33 kişinin öldüğü kanlı olaydan dolayı tek bir tutuklunun dahi olmaması maşeri vicdanı yaralıyor.
Acısı hâlâ yüreklerde
Erzincan’ın Kemaliye ilçesine bağlı Başbağlar Köyü’nde 28 kişiyi kurşuna dizen, 1’i kadın 4 masumu da yakarak katleden caniler, 214 evi yıkmış, köy okulunu yerle bir etmiş, camiyi de ateşe vermişti. Sivas olayları sonrası Sünni-Alevi çatışması çıkarmak için tezgahlanan provokasyonun üzerinden 26 yıl geçerken, bir tek kişinin bile tutuklanmadığı olayın ve yaşanan skandal dava sürecinin sır perdesi hâlâ aralanamadı.
Gerçek failler aramızda
Erzincan’ın Kemaliye ilçesine bağlı Başbağlar köyünde akşam namazı sonrası terör örgütü PKK eliyle gerçekleştiren katliamın mağdurlarını rahmetle anarken, göz ardı edilmeye çalışılan detayları tekrar kamuoyunun gündemine taşıyoruz. Akşam namazından çıkan 28 erkeğin köy meydanında kurşuna dizildiği, 5 kişinin de yakılarak öldürüldüğü Başbağlar katliamında, 214 ev, köy okulu ve cami de yerle bir edildi. İnsan hafsalasını zorlayan vahşetin gerçek failleri halen aramızda serbestçe dolaşıyor. 26 yıl boyunca mağdur aileler başa çıkması zor bir travmayla yaşarken, cevaplandırılamayan soruları acılarını iyice katmerlendiriyor. Davanın hem olayın gerçekleştiği il olması hem de mağdur ailelere yakın olması hasebiyle davanın Erzincan’da görülmesi gerekirken neden İzmir’e nakledildiği kafaları meşgul etmeye devam ediyor. Davanın sürüncemeye bırakılmasındaki en kritik adım olan bu skandal naklin kim tarafından ne amaçla verildiği halen bilinmiyor.
Bu sorular cevap bekliyor
Sivas’ta 33 mazlumu haksız yere zindana attıran ve daha sonra CHP Milletvekili de olan Şenal Sarıhan Başbağlar vahşetinin sanıklarını neden savundu?
Dava görevli ve yetkili Erzincan Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde (DGM) görülmesi gerekirken niçin İzmir DGM’ye nakledildi?
Katliamı gerçekleştiren 100 kişilik bir terörist grubu olduğu mağdur ifadeleriyle teyit edilmişken neden sadece 20 kişi gözaltına alındı?
Davanın Hakimi Şakir Kadıoğlu’nun, “Katliamdan dolayı tutuklananların olayla hiçbir ilgisi yoktu” sözlerine neden kulak verilmedi? Esas amaç gerçek failleri saklamak mıydı?
Katliama karıştığı iddia edilen kişiler mağdur yakınlarıyla neden yüzleştirilmedi?
Teröristlerin olay yerine son derece düzgün bir el yazısıyla ‘Sivas’ın intikamı alındı’ yazısı bulunmasına rağmen, Sivas provokasyonuyla olan bağlantısı neden araştırılmadı?
2 ayrı etkinlikle anılacak
Başbağlar katliamının yıl dönümünde, vahşetin tanıkları, kaybettikleri yakınları için İstanbul ve Erzincan’da anma programı düzenleyecek. Erzincan Kemaliye Başbağlar köyünde yapılacak olan program, köyde bulunan şehitlik ve anıt ziyareti ile başlayacak. Program, kılınacak Cuma namazının ardından yapılacak olan yemek ikramı sonrasında ise Başpınar köyü şehitlik ziyaretiyle son bulacak. Kemaliye Başbağlar Köyü Derneğinde Cuma namazını müteakiben Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayacak olan program, İstiklal Marşı ve basın açıklamasıyla devam edip dualarla tamamlanacak.
Fatih Karagümrük’teki Başbağlar Köyü Derneği’nde de Cuma namazını müteakiben Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayacak olan program dualarla tamamlanacak.
Sanıkları CHP savundu
Sivas provokasyonu sonrası, Müslümanları zindana attırmak için olağanüstü bir gayret gösteren ve sonrasında CHP’den milletvekilliği de yapan Şenal Sarıhan’ın, Başbağlar sanıkların avukatlığını üstlenmesi ise bir hukuk garabeti olarak halen aydınlatılmayı bekliyor. Mağdurların ifadeleriyle 100 kişilik bir PKK’lı terörist grubun köye baskın yaptığı teyit edilmişken, sadece 20 gözaltı yapılması anlamsızlığını halen koruyor. Gözaltına alınan 20 kişiden 18’i, CHP’lilerin yoğun baskısı sonrası serbest bırakılırken, tutuklu 2 kişinin de serbest bırakılması kamu vicdanını yaralıyor.
akit
