Cumhurbaşkanım Mektubunuz Var

Samsun Valiliği’nden bu talebin yerine getirilmesi isteniyor. Valilik “Talep doğru fakat böyle bir uygulamamız yok. Ne yapalım?” diye soruyor. Bunun üzerine Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonu’ndan bir inek alınıp verilmesi önerisine de “Bizim inek verme gibi bir uygulamamız” yok denilince Hayrünnisa Gül, kendi imkanıyla inek alıp meseleyi çözüyor.
 
 
Gazeteci-yazar Mehmet Gündem, cumhurbaşkanlığına gelen binlerce mektup ve e-postadan seçtiklerini Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile birlikte okudu. Ortaya birbirinden ilginç taleplerin yer aldığı Cumhurbaşkanım Mektubunuz Var kitabı çıktı.
 
Sevgili Cumhurbaşkanı Amca, senin gibi bir Cumhurbaşkanı olmak istiyorum. Cumhurbaşkanı Amca, sen nasıl Cumhurbaşkanı oldun?  Benimle kız istemeye gelir misiniz? Sayın Gül, geceleri başınıza koyduğunuzda hemen uyuyor musunuz? Bu sorular Cumhurbaşkanlığı’na gelen binlerce mektup ve e-postalarda yer alanlardan sadece birkaçı. Gazeteci yazar Mehmet Gündem, bunlar arasından seçtiklerini Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve eşi Hayrünnisa Gül ile birlikte okudu. Gündem, altı aylık çalışmada Köşk sakinlerinin bu mektupları nasıl okuduklarına, ne tepki verdiklerine, hüzünlerine ve kahkahalarına şahit oldu, sansürsüz sorular sordu. Bu şahitlikler ve sorulara verilen cevaplar da Cumhurbaşkanım Mektubunuz Var adıyla kitaplaştırıldı.
 
Herkesin talebi farklı... Kimi fotoğraf kimi yardım istiyor, kimi de evleneceği kızı ikna etmesini arzuluyor. Yardım talepleri de birbirinden çok ilginç. Hepsine bir şekilde cevap verildiği de anlaşılıyor. Zira kitapta Abdullah Gül, mektuplardaki ifadeler için yorum ve değerlendirmelerde bulunurken hangi talep için ne tür icraatların ortaya konulduğunu da söylüyor. Bazı istekler için çok fazla yazışma yapıldığı belirtiliyor. Öyle ki tek sayfalık gelen mektup için daha sonra köşkte bir dosya açılıyor ve atılan bütün adımlar aşama aşama takip ediliyor. Bütün mektuplarla ilgili değerlendirmeyi elbette ki Gül ve eşi yapmıyor. Bu mektuplar için söz konusu çalışmayı yürüten ve daha sonraki aşamalarını takip eden bir ekip bulunuyor.
 
DEVLET İNSANA BENZİYOR
 
Hep merak ederiz Cumhurbaşkanı, ne yer, ne içer, nasıl yaşar, korkuları var mı, yalnızlık çeker mi diye. Ya eşi Hayrünnisa Gül? Cumhurbaşkanı eşi olmak nasıl bir sorumluluk, sürekli seyahat halinde olmak? Alfa Yayınları’ndan çıkan Cumhurbaşkanım Mektubunuz Var kitabı bu sorulara da cevap veriyor. Devletin artık daha samimi olduğunu söyleyen kitabın yazarı Gündem “Devlet insana benziyor, yönetenle yönetilen arasında artık daha güçlü bir bağ var. Bu kitap bunu ispatlıyor” diyor.
 
Gül çiftine gelen mektuplar arasında cumhurbaşkanı olma hayali kuran çocuklar, evlenmek , babasıyla barışmak isteyenler hatta Cumhurbaşkanı’na hediye edilen bir kangal yavrusunu talep edenlere kadar o kadar çok ilginç istekler bulunuyor ki... Hepsine bir şekilde cevap verildiği de anlaşılıyor. Zira kitapta Abdullah Gül, mektuplardaki ifadeler için yorum ve değerlendirmelerde bulunurken hangi talep için ne tür icraatların ortaya konulduğunu da söylüyor. Bütün mektuplarla ilgili değerlendirmeyi elbetteki Gül ve eşi Hayrünnisa Gül ilgilenmiyor. Bu mektuplar için söz konusu çalışmayı yürüten ve daha sonraki aşamalarını takip eden bir ekip bulunuyor.
 
ALPEREN’İN KARİKATÜRÜ FAVORİSİ
 
 Kitapta Cumhurbaşkanı Gül’ün ‘Favorim’ dediği bir mektup ve karikatür bulunuyor. Beşinci sınıf öğrencisi Alperen A., Cumhurbaşkanı Gül’ü gitar çalarken gösteren bir karikatür çizmiş: “Cumhurbaşkanım, benim elimden gelen budur. Ben sizin ne kadar iyi kalpli ne kadar güzel bir insan olduğunuzu biliyorum. O yüzden lütfen hediyemi kabul edin.” Gül ise kahkaha atarak ‘Beni çizmiş, elime de gitar vermiş, benzemiş bana’ cevabını veriyor.
 
Gül’ü güldüren bir diğer mektup ise “Sevgili Cumhurbaşkanı Amca” hitabıyla başlayan... Cumhurbaşkanı olma hevesindeki sekiz yaşındaki çocuk “Senin gibi bir cumhurbaşkanı olmak istiyorum. Cumhurbaşkanı Amca, sen nasıl cumhurbaşkanı oldun?” Gül’ün bu mektup karşısında cevabı ise “Cumhurbaşkanı olayım diye bir yol yok. Cumhurbaşkanlığı çocukken hedef konulup da ileride ulaşılan şeylerden değil. Şartlar, olaylar, sizin ona uygun olmanız, nitelikleriniz sizi farkında olmadan o yola götürüyor” olmuş.
 
Gül’e Karadeniz’den gelen mektup Trabzonspor fanatiği bir taraftardan :“Sayın Cumhurbaşkanım, duruşunuzla konuşmanızla tam bir lider gibisiniz. Başarılarınızın devamını diliyorum. Keşke Trabzonspor’u tutsanız.” Gül gülerek “Bu yaştan sonra takım değiştirilir mi?’ deyip Beşiktaşlı olduğunu hatırlatıyor.
 
Nev-i şahsına münhasır bir vatandaş ise 2009 yılında ‘Penaltı Kurtarma Sistemi’ başlıklı bir mektubunda şunları söylüyor: “Efendim, bendeniz yıllar önce penaltı kurtarmanın yolunu buldum. Fakat kimse inanmıyor. Yanlış duymadınız, kaleci gol yemeyecek. Her dört senede bir dünya şampiyonu olabiliriz!” Cumhurbaşkanı Gül “Şaşırdım kaldım, ne diyeyim” diyor.
 
Sivas’tan gelen bir diğer mektup ise Cumhurbaşkanı’na karşı samimi hisler besleyen bir vatandaş tarafından kaleme alınmış: “Sayın Cumhurbaşkanım, Sivas Kongresi’nin 89’ncu yıldönümünde size hediye edilen kangal yavrusunu, şayet engel bir durum yoksa tarafıma vermeniz halinde büyük mutluluk duyacağımı saygılarımla arz ediyorum.” Gül’ün gülerek yorumu: “Güzel de kangalı büyüttük, kocaman oldu. Bizi bekliyor burada. Küçükken isteseydi verirdik ama şimdi korumalığımızı yapıyor.”
 
Kadın neden erkeğin arkasında olsun ki!
 
SAMSUN’DAN Sevgi K. çok kısa bir mektup göndermiş ve sadece bir istekte bulunmuş: “Sayın Cumhurbaşkanım, evimi geçindirebilmek için sizden sadece sağılır bir inek rica ediyorum.” Samsun Valiliği’nden bu talebin yerine getirilmesi isteniyor. Valilik “Talep doğru fakat böyle bir uygulamamız yok. Ne yapalım?” diye soruyor. Bunun üzerine Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonu’ndan bir inek alınıp verilmesi önerisine de “Bizim inek verme gibi bir uygulamamız” yok denilince Hayrünnisa Gül, kendi imkanıyla inek alıp meseleyi çözüyor.
 
Hayrünnisa Gül’ün, kendisine gelen bir mektuptaki “Benim görüşüme göre her başarılı erkeğin arkasında bir bayan vardır” cümlesiyle ilgili yorumu ise şöyle: “Ben bu ‘arkasında’ lafını sevmiyorum. Kadın neden erkeğin arkasında olsun ki? Arkasında değil yanında olmalı. Bugün artık kadın erkeğin arkasında değil.”