Demir Mesajında, “Çanakkale Destanı'nın şairi, işgal altındaki Anadolu insanını moral vermek için yaptığı konuşma ve vaazlar, yazdığı şiirlerin hepsi onun destansı mücadelesinin izleridir” diyerek şöyle devam etti;
Ancak bu büyük şair ve Hak aşığı Akif'e Cumhuriyet sonrası yaşatılanlar, Mısır'a zorunlu göç etmesi ve isminin kara listeye alınmasını da unutmamak gerekir.
SAFAHAT İRTİCAİ YAYIN DİYE TOPLATILDI
Hastalığının artması üzerine kendi topraklarında ölmek arzusuyla döndüğü vatanında yaşadığı baskı ve ölüm döşeğinde bile takip edilmesi, dostlarının ziyaretine bile izin verilmemesi ya da fişlenmesi yine tarihimize kara bir leke olarak yerini koruyacaktır.
Özellikle de vesikalardan da görüleceği üzere bugün bu milletin şaheseri başucu kitabı olan Safahat'ın o günlerde irticai yayın olarak toplatılması, cenazesine gelmek isteyen öğrencilerin engellenmesini izah edecek hiç bir şey yoktur.
Bizlere 'İstiklal Marşı' gibi bir milli bilinç hazinesi bırakan, vatanına, milletine duyduğu derin bağlılık ve sevgiyle kaleme aldığı İstiklal Marşımızı milletimize hediye eden büyük şairimiz Mehmet Akif Ersoy, milletin gönlünde müstesna yere sahip bir mütefekkir, bir münevver ve bir gönül adamıdır.
O büyük millet şairini bugün ölüm yıldönümünde tekrar anarken Yüce Allah'tan kendisine rahmet diliyoruz. Mekânı Cennet olsun, Ona o zulmü reva görenlerin de ateşi bol olsun.
