Köşe Yazıları
Giriş Tarihi : 16-04-2020 14:40   Güncelleme : 16-04-2020 14:42

Kristal Çağ Yeni İnsan - Yeni Zaman

Kristal Çağ Yeni İnsan - Yeni Zaman

“Evren adeta bir saat gibi işleyen bir mekanizmadır.” önermesiyle ifade edilen anlayış, Yeni Çağın, dolayısıyla modern dünyanın algılama biçiminin özetiydi. İçinde yaşadığımız çağa henüz isim konulmadı. Her ne kadar İnternet Çağı, Teknoloji Çağı, Bilim ve Akıl Çağı diye adlandıranlar olsa da hiç biri resmiyet kazanmadı. Belki de içinden geçtiğimiz zamanın tanımını yapamadıkları için ismini de koyamadılar. Bilim insanları “Antroposen” olarak adlandırılan “yeni insan- yeni zaman-insan zamanı” anlamına gelen, yeniçağa geçilmesi görüşünde birleşiyorlar. Bu bilgilerle, içinden geçtiğimiz zaman arasında bir uyum var mıdır? Yoksa olaylar ve durumlar rastlantısal mı gelişiyor? Bilim insanları bu soruları yanıtladığında yeniçağın ismi de konacaktır.

Bugünün insanı, kendi aklının yarattığı teknolojinin içinde bütün gizleriyle birlikte kayboldu. Bilim, o kadar gelişti ki zamanda, ürkütücü boyutta bir düşünce sıçraması yaşandı. Doğal zekâlar, yapay zekâları yarattı. Bir fişlik canı var denilen yapay zekâlar, yapay zekâları yaratırsa ne olur dünyanın sonu, ya da o fişi çekecek zamanı olmazsa insanın, ne olur insanlığın sonu? Şimdilik bilmiyoruz. Şu an tüm dünyada kapılar kapalı, açık pencerelerden insan sesleri akıyor dünya sokaklarına… Sokaklara yayılan sesler özgür. Ama seslerin sahipleri değil. Bütün başlar, parlak ekranlarda tutsak. Bu şimdiye özgü bir davranış değil. Çok uzun zamandır böyleler. Ve insan; izleniyor, dinleniyor, bilgileri depolanıyor…

YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Recep YAZGANRecep YAZGAN