Samsun Haber
Giriş Tarihi : 10-10-2018 13:17   Güncelleme : 10-10-2018 13:17

Sayın Çiğdem Karaaslan’a açık mektup!

​Sayın Samsun Milletvekilimiz Çiğdem Karaaslan

Sayın Çiğdem Karaaslan’a açık mektup!

Hatırlayacağınız üzere birkaç yıl önce sizden bir konuda yardım istemiştik.

Konuyu bilmeyenler için ve unutmuş olma ihtimalinize karşı kısaca hatırlatmak isteriz:

Bizler, size Atakum İlçesi’nde, mahallemizde bulunan Esentepe Piknik Parkı için çağrıda bulunmuş ve sizden yardım istemiştik. Büyükşehir Belediyesi, bölgede gerçekleştirdiği yol çalışması için imar değişikliğine gitmiş. Bu yol çalışması nedeniyle yol geçen yerde arsası olan ve yol için arsası istimlak edilen vatandaşa arsasına karşılık olarak içinde onlarca ağaç olan Esentepe piknik ve park alanını verilmiş. Bu inanılmaz olayı o gün gündeme getirip ağaçları ve mahallemizin nefes aldığı tek alanı kurtarmamız gerektiğini belirtmiştik.

Çünkü bu imar değişikliği sonucunda, yol yapımı için ağaçların yol güzergahı üzerinde kalanları kesilmişti. Hiç olmazsa parkın kalan yarısını kurtarmalıydık.

Durumu öğrendiğimizde dava açtık, hakkımızı hukuki yollardan aramaya çalıştık. Bu süreçte gazetelere ilanlar verdik. “Kıyametin kopacağını bilseniz de elinizdeki fidanı dikiniz” diyen Peygamber Efendimizin uyarısını paylaştık.

Yanlıştan dönmek erdemdir, dedik.  Allah rızası için bu yanlıştan dönün, dedik.

Dönemin bütün siyasi parti genel başkanlarından, Sayın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’den, Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dan ve herkesten yardım istedik. Binlerce imza topladık ama o dönem Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Yusuf Ziya Yılmaz’ın inadını kıramadık.

Bu süreçte çalmadık kapı bırakmadık. Maalesef geri adım attıramadık.

Tam ümidimizi kesmişken o dönem sizin Artvin Cerattepe için yaptığınız basın açıklaması, çocukluğu o parkta geçtiği için bu konuda çok hassas olan 16 yaşında, Sosyal Bilimler Lisesi öğrencisi kızımın dikkatini çekmiş.

Ve bana, “Baba bak Çiğdem Hanım, yeşili ve ağaçları korumak için neler yaptıklarını anlatmış. Burası da yeşil alan ve ağaçlar var. Hem Çiğdem Hanım Samsun milletvekili. Ben ona mektup yazacağım ayrıca kendisi benim örnek aldığım bir insan.” dedi.

Ben de, kızımın bu duyarlılığı ve medeni cesaretinden dolayı gurur duydum ve “Tamam kızım, yaz” dedim.

O yıllarda üniversite öğrencisi olan oğlum ile kızım sizden randevu alarak Ankara’ya ziyaretinize gelmişlerdi. 

Oğlum size, “Sayın vekilim biz birileri gibi sokaklara dökülüp ortalığı yakıp yıkmadık. Hakkımızı hukuki yollardan aramaya çalıştık. Ama olmadı. Şimdi ise sorunları çözme yeri olan siz siyasetçilerden çare arıyoruz” demiş.

Çocuklarım, “Çiğdem Hanım bizleri çok iyi karşıladı” diye söylediklerinde, çok mutlu olmuştuk.

Hatta oğlum, “Baba, Çiğdem Hanım bize bu duyarlılığımızdan dolayı teşekkür etti, ikramda bulundu hatta başka meseleler bile konuştuk. Bu konu ile ilgileneceğini söyledi ve bu iş oldu inşallah” dediğinde sevinçten birbirimize sarılmıştık.

Ve bugün ağaçlar kesildi.

Maalesef sonuç itibariyle aklımıza iki ihtimal geliyor: Ya bizleri ciddiye almadınız ya da bu sorunu çözmeye gücünüz yetmedi.

Bu iki sonucun gerçekliğini sizinle görüşme imkanımız olmadığı için bilemiyoruz.

Fakat şimdi sizden bir konuda fikir ve yardım istiyoruz. Lütfen bize yardımcı olunuz.

Çünkü milletvekilliği bugün farklı algılanıyor olsa da, doğası ve var oluş nedeninin, milletin sorunlarını Ankara’ya taşıyıp, çözüme kavuşturma olduğunu biliyoruz.

Ya da milletin, yerel yöneticilerle bir sorunu olduğunda, yerel yöneticiler ya da bir bürokrat vatandaşı mağdur etmişse; yine size ulaştığımızda bu sorunların makul bir şekilde çözüleceğine inanıyoruz.

Naçizane bendeniz de AK Parti Atakum Belediye Meclis üyesiyim. Birileri gibi nedenli nedensiz karşınıza çıkıp talepte bulunmadığımız için bizleri tanımıyor olabilirsiniz.

Bizler de tıpkı milletvekillerinin, milletin sorunlarını meclis aracılığı ile çözsün diye Ankara’ya gönderilişi gibi yerel meclise gönderilmiş yerel seçilmişleriz.

Mahkeme sonucu, normalde emsaller ele alındığında lehimize karar vermesi gerekirken aleyhimize sonuçlandı.

Fakat kararı veren hakimler FETÖ’den ihraç edilince taşlar yerine oturdu.

Şimdi ise bu işi siyasetle çözeriz deyip oy istediğimiz mahalleliden kaçıyoruz.

Kızım, “Neden baba?” dediğinde cevap veremedim. Kızımın yüzüne bakamıyorum. Eşim beni teselli etmeye çalışarak, “Sen elinden gelenin fazlasını yaptın” dedi.

Oğlum, ağaçların kesildiğini görünce oraya gitmiş. Yeni kesilmiş ağaçlara dokunmuş. Yanıma geldikten sonra bana şunları anlattı:

“O ağaçlar canlıydı, tıpkı insanlar gibi. Ben o kesilmiş ağaçlara dokunduğumda tıpkı yeni ölmüş insan gibi sıcaktılar. Bu ağaçlara nasıl kıydılar. Bu çok basit bir imar değişikliği ile çözülebilecek bir sorundu, neden çözmediler” diye sordu.

Sayın vekilim, şimdi size birkaç soru sormak istiyoruz:

Bu parkın verildiği şahıs, oraya para verip sahip olmadı. Bir imar değişikliğiyle oraya taşınarak sahip oldu. Bu şahıs buraya nasıl taşınarak getirildiyse, aynı şekilde (park katledilmeden) başka bir yerden yer verilerek çözülecek çok basit bir konuydu.

Sizden, bu meseleyi neden çözmediniz ya da çözemediniz bunun cevabını istiyoruz.

Ayrıca mahalleliye, kızıma ve oğluma ne diyeyim, nasıl bir cevap vereyim, bir akıl istiyoruz.

Size, belki bilginiz yoktur diye meclisten iki uygulama ile örnek vereyim.

Atakum Belediye Başkanı Sayın İshak Taşçı’nın, nasıl aynı mecliste kendisiyle çeliştiğini ortaya koymuş olayım.

Şayet “Biz yasalara aykırı iş yapmıyoruz” diyorsanız, bu mecliste son oturumda başkanımızın ifadesiyle ‘mağdur olmuş bir vatandaşın’ mağduriyetini CHP’nin muhalefetine rağmen giderdik ama CHP’li sözcünün söylediğine göre bu gideriş yönetmeliğe aykırıymış.

Başkanımız, arsayı taşımak için ‘şahsı ikna edemedik, yoksa mahkemelik olacaktık’ diye bir savunma yaptı ama yine aynı meclis ve aynı oturumda aşağıda aktaracağım durumla bu savunma da çürütülmüş oldu.

Yeni yapılan revizyon çalışmasında çok ciddi arsa taşıması ve toplaması yapıldı. Bu sayede belediyemize üretilen bir arsanın satışı ile ilgili oylamada yine CHP sözcüsü bizi uyararak şunları söyledi:

“Sayın başkan ve meclis üyeleri. Şuan bu arsadaki hak sahipleri dava açmış durumda. Dava sonuçlanana kadar arsanın satışının durdurulması belediyenin hayrına olacaktır. Şayet bu uyarıya rağmen oylanırsa biz red vereceğiz” dedi.

Görüldüğü üzere her belediye böyle taşıma işi yapıyor. Yine görüldüğü gibi mahkemeye verilmek kimsenin umrunda değil.

Ve bu revizyonda arsa taşıma ve toplama olayını kabul etmeyen birçok vatandaş mahkemeye başvurmuş, biz bunu yine CHP sözcüsünün bizi uyarmasından öğrendik.

Sayın vekilim, son bir dilek ve rica olarak ivedilikle cevabınızı beklediğimizi ifade etmek istiyoruz.

Şayet cevap vermezseniz, sorularımızın bu sütunlardan devam edeceğini bildirmeyi görev biliriz. 

Zararın neresinden dönülse kardır. Gelin bu park alanını tamamen yok olmadan kurtaralım ve tekrardan ağaçlandıralım.

Kaynak: Hedef Halk Gazetesi

adminadmin