Kültür
Giriş Tarihi : 26-03-2017 13:00   Güncelleme : 26-03-2017 13:00

Cihad nedir ve mücahit kime denir?

Cihad sözlüklerde "Allah yolunda savaşmak" olarak tanımlanır. İslam’da cihat ibadetlerin en üstünlerinden biri olarak tavsif edilmiştir. Mücahit de takva üzere hayat yaşayan bir kuldur.

Cihad nedir ve mücahit kime denir?

Maziye kısa bir yolculuk yapalım… 
Uhud Savaşı için asker toplanacaktır. En gencinden en yaşlısına kadar tüm ashab oradadır. Aralarından bir genç vardır ki kılıcını beline bağlayamamış, ancak ağabeyinin yardımıyla bağlayabilmiştir. O kadar zayıf ve kısadır ki kılıç belinde bir türlü durmaz, her defasında yere düşer.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.), sahabelerden bazılarının savaşa katılmaması yönünde emirler verir. Hastalar, yaşlılar, çocuklar vs. Onlar arasında o zayıf ve kısa sahabe de vardır. O bunu duyar duymaz Efendimize koşar ve der ki "Ey Allah’ın Resulü! Ben neden gelemiyorum?" Peygamber Efendimiz de savaşın çok zorlu geçeceğini, kendisinin buna güç yetiremeyebileceğini ifade ederler. O zayıf ve güçsüz sahabenin verdiği cevap şaşırtıcıdır: "Ya Rasulullah! Ben ölmekten çekinmem, çünkü ölüm benim için bir vuslat, bir mutluluktur." Ölümü, daha doğrusu şehadeti bir kurtuluş olarak kabul eden eşsiz bir hayat anlayışı! Mücahit kimdir, bu muhteşem hadiseden şimdi daha iyi anlıyoruz. Mücahit, hayatı ihya ve inşa eden muttaki bir kuldur. Amacı bütün insanlığa hakiki saadeti getirmektir. Mücahit, kuru bir kahramanlık için, nefsi veya başka dünyalıklar için savaşan yahut mücadele eden kişi değildir. Mücahit odur ki sadece Allah için ve sadece Allah yolunda cihat eder. Kelime-i tevhidi hayata hâkim kılmak çarpışır, gayret gösterir. İster ki gerçek felahı bütün insanlık tatsın. Onun derdi i'lay-i kelimetullah’tır. 
Mücahit, şehadete koşan kişidir. Bizim de gayemiz bu olmalıdır. Bizim de gayemiz Allah yolunda azmederek, sabrederek mücadele etmek olmalıdır. Dünyayı bu iyilik hareketleri değiştirecektir. Cihat insanlığı kurtarmanın ve dünyaya hayat vermenin adıdır. Bugün Batı’nın ve onun etkisinde hayat süren çevrelerin dediği gibi asla “terör” veya “şiddet” veya “aşırı hareket” değildir. Batı aslında bu nitelendirmeyle kendi terörünü örtbas etmeye çalışmaktadır. 
Mücahitlerin piri insanlığın önderi peygamberler ve onların sadık arkadaşlarıdır. Hz. Hamza, Hz. Ali, Hz. Ömer, Hz. Osman, Hz. Ebubekir, Halid b. Velid… Bu kervan, insanlığın en kutlu şahsiyetleriyle doludur. İnsanlığa insanlık öğretmiş bu kutlu kervan yolcularının izinden giden yiğitler nasıl olur da kötü nitelendirmelere maruz bırakılabilir? Bugünün gençleri olarak bizler de Hakkı hâkim kılmak cihat etmeliyiz. Onurumuzu cihat kurtaracaktır. Batı’ya aldırış etmeden “dosdoğru yol”umuzda emin adımlarla yürümeliyiz. Bu yürüyüşün sonu şehadete varacaktır. Şehadet ise ölümlerin en güzelidir.

adminadmin