“De ki: Şüphesiz benim namazım, kurbanım, hayatım ve ölümüm hepsi âlemlerin Rabbi Allah içindir.” (En’ âm 6/162) (1)
Geçenlerde nette araştırma yaparken bir afiş çıktı karşıma afişin başında kocaman bir yazı; “Bizi Biz Yapan Geleneklerimizdir.” Diye. Ee ne var bunda gayet güzel herkes tarafından onaylanacak bir söz neresine takıldın derseniz söyleyeyim hemen. Evet, ben de tamamını okuyana kadar sizin gibi düşünmüştüm. Devamında ise Kurban'dan bahsediyordu.
Kurbanın ibadet olduğunu halen anlayamadıklarından mı yoksa kasıtlı mıydı bu afiş bilemiyorum. Buna benzer başka afişler var mı, yoksa sadece bu afiş mi diye nette biraz arama yaptığım da ise pek çok Kurban bağışı talebinin bu şekilde olduğunu gördüm.
Ve hale hazır durumun zaruretine binaen Kurban kesip etlerini, derilerini vs. fakirlere dağıtmanın GELENEK DEĞİL!İBADET olduğuna dair Kur’an-ı Kerimden ayetlerle Diyanet İşleri Başkanlığı’nın Kurban İBADETİ’NİN mahiyeti ve hükmünü içeren açıklamalarını referans alarak aşağıda okuyacağınız derlemeyi hazırladım.
Esasen makul zekâda olan herkes Müslümanların Kurbanı Kur’an-ı Kerim’de Allah (cc.) tarafından emredildiği, Allah’a (cc.) İbadet olduğu için kestiğini bilir. Buna rağmen İbadete gelenek demek ya geleneğin tanımını bilmemek ya İslamiyet’i bilmemek ya da bazı kesimlere din, ibadet kavramlarının alerji yapması nedeniyledir diyebiliriz ki bu yapılacak yorumlardan kesinlikle en iyi niyetli olanı olur.
Geleneğin tanımını şuraya bir koyalım önce unutanlar için.
Gelenek; Bir toplumda, bir toplulukta eskiden kalmış olmaları dolayısıyla saygın tutulup kuşaktan kuşağa iletilen, yaptırım gücü olan kültürel kalıntılar, alışkanlıklar, bilgi, töre ve davranışlar, anane.(2)
Geleneğin tanımını unutanlar okuyadururken Kurbanın ne olduğuna ve ne olmadığına geçelim biz. Geleneğin anlamını kavrayamayanlar Kurbanla ilgili aşağıda yazacağım ayetleri, hadisleri okumayın ama sonra böyle beyniniz error veriyor garip bir şekilde ibadetleri geleneklere indirme gafletinde bulunan afişler hazırlıyorsunuz.
Kurban Sözlükte yaklaşmak, Allah’a (cc.) yakınlaşmaya vesile olan şey anlamlarına gelen kurban dinî bir terim olarak, Allah’a (cc.) yaklaşmak ve O’nun rızasına ermek için ibadet maksadıyla, belirli şartları taşıyan hayvanı usûlüne uygun olarak kesmeyi ve bu amaçla kesilen hayvanı ifade eder (İbn Âbidîn, Reddü’l-muhtâr, IX, 452).(3)
Kurban Müslüman toplumların belirli simgesi ve şiarı sayılan ibadetlerden biri olarak asırlardan beri özellikle milletimizin dinî hayatında önemli bir yer tutmaktadır.(4)
Kurbanın dini dayanağı; Kurban, Kur’an-ı Kerim, Sünnet ve icmâ ile sabit bir İBADETTİR. Kurbanın meşru bir ibadet olduğuna dair Kur’an-ı Kerim’de deliller mevcuttur. Hz. İbrahim’in oğlu Hz. İsmail’in yerine bir kurbanın, Allah tarafından kendilerine fidye (kurban) olarak verildiği açıkça bildirilmektedir (Sâffât, 37/107).(5)
“Her ümmet için, Allah’ın (cc.) kendilerine rızık olarak verdiği hayvanlar üzerine ismini ansınlar diye kurban kesmeyi meşru kıldık.” (Hac, 22/34), (6)
Kurbanlık büyükbaş hayvanları da sizin için Allah’ın dininin nişanelerinden kıldık. Sizin için onlarda hayır vardır. Onlar saf saf sıralanmış dururken kurban edeceğinizde üzerlerine Allah’ın adını anın. Yanları üzerlerine düşüp canları çıkınca onlardan yiyin, istemeyen fakire de istemek zorunda kalan fakire de yedirin. Şükredesiniz diye onları böylece sizin hizmetinize verdik. Onların etleri ve kanları asla Allah’a ulaşmaz. Allah’a ulaşacak olan ancak, sizin O’nun için yaptığınız, gösterişten uzak amel ve ibadettir.” (Hac, 22/36-37)
Resululah (s.a.v.) buyurdular ki: “Allah (cc.) indinde günlerin en büyüğü Kurban Bayramı günüdür. Bunu, fazilette nefr günü (teşrik günlerinin ikinci günü) takip eder.” (Abdullah İbnu Kurt, Kütüb’ü-Sitte: Hadis no: 4561) (7)
Bu âyetlerde ve hadislerde zikredilen hayvan kesiminin, et ihtiyacı temini için olmadığı, bunların İBADET amaçlı birer uygulama oldukları gayet açıktır. Et ve kanların Allah’a ulaşamayacağının, asıl olanın ihlâs ve takva olduğunun bizzat âyetin metninde yer alması bunu açıkça ortaya koymaktadır.(8)
Hülasa; Biz Müslümanlar Kurbanı öteden beri yapılagelen, kuşaktan kuşağa aktarılan alışkanlıklardan (gelenek) olduğu için değil, Kevser suresi 108/2; Şimdi sen Rabbin için namaz kıl ve kurban kes! (9) buyuran Rabbimiz için, ibadet olduğu için kesiyoruz. İslami inanca göre ibadet olan Kurbanı İslamiyet’ten ayrıymış gibi sunarak Kurban bağışı toplamak da değişik bir akıl tutulması örneği olsa gerek!
Kurban Bayramına beş kala (Allah (cc.) ömür verir de görebilirsek tabii) Allah (cc.) Kurban İBADETİMİZİ kabul etsin, Bayramımızı Mübarek eylesin inşAllah. Hayırla kalın…
Zuhal KURTYEMEZ
Kaynak:
(1)https://www.ihh.org.tr/kurban-hakkinda-ayet-ve-hadisler
(2)https://kelimeler.net/Gelenek-kelimesinin-anlami-nedir
(3,4,8) https://kurul.diyanet.gov.tr/Cevap-Ara/657/kurban-ibadetinin-mahiyeti-ve-hukmu-nedir-
(5,6)https://kurul.diyanet.gov.tr/Cevap-Ara/658/kurbanin-dini-dayanagi-nedir-
(7)https://www.ihh.org.tr/kurban-hakkinda-ayet-ve-hadisler
(9)https://kuran.diyanet.gov.tr/tefsir/Kevser-suresi/6205/1-3-ayet-tefsiri