Samsun Havaalanı konusu bugünlerde çok tartışılıyor.
Nedeni ise; 1 Mart-31 Mayıs 2017 tarihleri arasında “pist, apron ve taksi yollarındaki fiziki sorunlar nedeniyle onarım çalışmaları yapılacağından” hava trafiğine kapatılacak olması.
Toplamda 90 gün kapalı kalacak!
Samsun ve Havaalanı konusunu biraz derinlemesine inceleyelim.
Samsun’un ulaşabildiğim en eski uçak pisti, pervaneli küçük uçakların iniş yaptığı alan olan bugünkü Gülsan Sanayi'nin olduğu yerler…
Şu an Samsun’da “dünyada üzerine toplu konut yapılan ilk ve tek havaalanı” olan eski pisti saymazsak açık 2 havaalanımız var.
Bunlardan uluslararası olan Samsun Çarşamba Havalimanı ve 19 Mayıs ilçesinde bulunan ve OMÜ’ye ait eğitim amaçlı kullanılan havaalanı.
19 Mayıs ilçesindeki havaalanı da hikayesi biraz ilginç. Bu alanda uçuşlar amatör olarak yapılır, iniş kalkış içinse, doğal düzlük olan ve bugün Kızılırmak Deltası’nda bulunan yazları kurumuş göl tabanı kullanılırdı. Sonrasında 19 Mayıs Belediye Başkanı Yılmaz Erel’in desteği ile bu havaalanı Samsun’a kazandırılmıştı.
***
Samsun’un ilk uluslararası uçuş kurallarına uygun havaalanının ihalesi 1955 yılında 3 milyon 545 bin 306 lira bedelle, yüzde 10,71 eksiltme tenzilatı ile müteahhite verilmiş.
Bu havaalanı, Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin bulunduğu ve şuan üzerinde TOKİ binaları olan bölge.
Bu havaalanı, 1.650 m uzunluğunda, 45 m eninde beton kaplama piste sahipti.
1956’dan itibaren Samsun’da bulunan, 1970’de de, 1969 Kasım ayında Samsun Mahkemelerinde, Türk Bayrağını kesen üç Amerikalı askerin yargılanması ve iki yıl hapis cezasına mahkum olması nedeniyle Sinop’a taşınmak zorunda kalan ABD askeri radar üssü TUSLOG (The United States Logistics Group)’da, bu havaalanını askeri amaçlı olarak kullanmıştı.
Zaman içerisinde büyük uçakların iniş ve kalkışına pist kısalığı, hassas yaklaşma aletleri (ILS) olmamasından dolayı uygunsuz ve riskli bir hale geldi.
Hatta o kadar ki sisli hava (alçak bulut) ve çapraz rüzgarlarda pilotlar bu riskler nedeniyle iniş yapmak istemedikleri için THY yönetimi ile tartışıyorlar, her yıl 40-50 sefer de iptal ediliyordu.
Eski havaalanı heyelan bölgesindeydi. Öyle ki 1969 yılında havaalanının iniş pisti üzerinde toprak kaymaları ve buna bağlı çatlamalar olmuş, pist boyunca 400 m uzunluğunda duvar örülse de uzmanlar o dönem duvarın heyelanı önlemeye yetmeyeceğini belirtmişti.
1969’da bu tartışmaların hemen ardından havaalanının Gelemen Bölgesi'ne nakli çözüm olarak sunulmuştu. Eski havaalanında meydana gelen kazalar da olmuştu.
17 Şubat 1970’te THY uçağı pist dışına çıkmış, 4 Aralık 1977’de ise THY’ye ait 27 yolcu 4 mürettebat taşıyan yolcu uçağı iniş sırasında pilotun sis nedeniyle pisti geç görmesi ve geç inişe geçmesiyle pist dışına çıkınca büyük bir kaza şans eseri atlatılmıştı. Uçakta bulunan dönemin Sanayi ve Teknoloji Bakanı Oğuzhan Asiltürk’de vardı. Neyse ki ki kazada can kaybı yaşanmadı.
11 Ocak 1998’de ise Şanlıurfa adlı uçağı, havaalanına inerken yoğun sis nedeniyle birinci denemede pisti pas geçerek yeniden yükselmiş, uçak dağa çarpmaktan son anda kurtulmuştu. İkinci denemede piste inebilen uçak, iniş yapar yapmaz kaymaya başlamış, 150 metre sürüklenen RJ-100 tipi uçak havaalanı yakınında yerleşim alanına yakın bulunan tarladaki kum tepesine çarparak durabilmişti.
Bu kaza, Çarşamba’daki havaalanının yapımını hızlandıran ve bardağı taşıran son kaza oldu…
***
Şuan ki “Samsun (Çarşamba) Havaalanı” ise 1993 tarihinde yaklaşık 63 milyon dolar keşif bedeli ile ilk ilana çıktı. Bu ihale iptal edilince 1994 yılında yeniden ihale yapıldı. İhaleyi, Alsim, Alarko ve Akfen ortaklığı aldı ve tamamladı.
1985’te de taşınma gündeme gelmiş, dönemin Ulaştırma Bakanı Veysel Atasoy, “Samsun Havaalanı, Çarşamba ilçesine kaydırılacak” demişti.
Havaalanı için o dönem 19 Mayıs ilçesinde bulunan Kızılırmak Deltası ve şuan ki havaalanının doğusunda bulunan Çaltı, Karabahçe mevki alternatif olarak bakılsa da mevcut alanda karar verilmişti.
Samsun Çarşamba Havalimanı’nın 3 milyon metrekare olan alanın temeli ise istimlak davaları devam etmesine rağmen, dönemin Başbakanı Tansu Çiller tarafından 31 Ağustos 1994 tarihinde atıldı.
1996 yılı Temmuz ayına kadar tabela haricinde herhangi bir faaliyet olmayınca o dönem “Uluslararası otlak” başlığı ile “Samsun havaalanının havası var alanı yok, ineği var uçağı yok” diye ulusal gazetelere haber konusu bile oldu.
Bu başlıklarla Türkiye'nin gündemine gelen Çarşamba Havaalanı'nın açılışı ise 15 Aralık 1998'de dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ve dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz tarafından yapıldı.
İlk adı “Samsun Havaalanı” olsa da Çarşambalıların ısrarlı talebi ve lobisi ile, dönemin DYP Milletvekili Cemal AliŞan’ın da isteği ile “Samsun Çarşamba Havalimanı” olarak değiştirildi.
***
Gelelim çökme meselesine!
Havaalanındaki pistin ilk çökme raporu bundan yaklaşık 10 yıl önce yazıldı ve Samsun’daki devletin ilgili kurumları bilgilendirildi.
***
2015 yılında Samsun Çarşamba Havalimanı’na gelen toplam yolcu sayısı 1 milyon 713 bin 247 olmuş.
Bu rakam bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 12,5 arttı.
Son 5 yılın yolcu rakamlarını ve artış oranlarını göz önüne aldığımızda bu yıl (2016) olması gereken yolcu sayısı yaklaşık 1 milyon 812 bin, 2017’de ise 2 milyon 100 bin civarında!..
Tabi ki bu rakama 90 günlük kapalı kalma süresi dahil değil.
2014 ve 2015’te yolcu trafiğinin (gelen-giden yolcu) en çok Ağustos ayında en az ise Şubat ayında olmuş.
90 günlük kesintinin olacağı Mart, Nisan ve Mayıs aylarında ise gelen-giden yolcu sayısı toplam yolcu sayısının yaklaşık yüzde 25’i kadar.
Bu da demek oluyor ki 2017 yılında 90 günlük kesintiden dolayı havalimanının tahmini kaybı 500 bin yolcu olacak.
Bu rakama “Samsun Havaalanı kapalı” algısını ve Ordu-Giresun Havaalanı'nın alternatif olma durumunun etkilerini de eklersek kaybın daha da artması ihtimali var. Bu hesaplamaya bir değişken olarak uçuştan 6-7 ay önce ucuza bilet alma eğilimi de göz önüne alındığında yolcu kaybı daha da net bir şekilde hesaplanabilir.
Tabi ki bu kayba sadece yolcu sayısı olarak değil, mesafeden dolayı ulaşım maliyetlerinin ve süresinin artması da göz önünde bulundurulmalı.
***
Konuyu toparlayalım;
Samsun’da havaalanına 2015’te 17 bin iniş-kalkış olmuş. 2016’da ise artış oranına bağlı olarak yaklaşık 20 bin iniş-kalkış olacak. Havaalanını sadece yolcu olarak değil yük/kargo olarak ta değerlendirmek gerek. Her bir yolcunun Samsun ekonomisine katma değeri ve dolaylı katkısı da cabası…
Samsun Havaalanına 2. pist yapılmalı mı?
Evet! Olursa çok iyi olur ama yıllık 250 bin uçak iniş-kalkışı olan İstanbul Sabiha Gökçen Havaalanında 1 pist, yılda 180 bin uçak iniş-kalkışı olan Antalya Havaalanı’nın da 2 pist olduğu göz önünde bulundurmalı.
Muhtemel bir “2. Pist için alan var mı?” sorusunun cevabı ise “yeterli alan var” olarak görünüyor ama bu konuda DSİ’nin “Çarşamba Ovası, sol saha sulama projesi”ne bir göz atmak gerekiyor.
Uçak iniş-kalkışlarının daha hızlı olması için bir nevi servis yolu görevi yapan “taksi yolu” için de çok bile geç kalındı.
Havaalanının 1 yıl olan onarım çalışma süresi zaten 3 aya indirilmiş. Sürenin olası bir uzama riski de göz önünde bulundurulmalı.
Olası bir uzamada; Samsun’da 18-24 Temmuz 2017’de yapılması planlanan, 120 ülkeden 10 bin sporcunun katılımıyla yapılacak 23. İşitme Engelliler (23. Deafolimpik) Olimpiyat Oyunları için gelecek olan turist, sporcu ve yolcu sayısını, normal yolcunun/turistin en yoğun olduğu Haziran, Temmuz ve Ağustos ayları (ki bu aylar toplam yıllık yolsu sayısının %27’si yapıyor) da eklendiğinde çok büyük ekonomi ve imaj kayıplarına neden olacağı çok açık.
Bir de Havalimanının özelleştirilmesi konusu var; Samsun-Çarşamba, Sinop ve Tokat Havalimanlarını tek bir pakette özelleştirilmesi söz konusu!
Samsun Çarşamba Havalimanı, DHMİ Genel Müdürlüğü tarafından özelleştirilecek ilk limanlar arasında. Havalimanının işletme ve apron hizmetleri satışa sunulacak ama hava trafik, elektronik ve muhaberat buna dahil değil.
Havalimanının kiralama suretiyle “yap-işlet-devret” modeliyle işletme hakkının devredilmesi durumunda devretmeden önce yapılacak pistin devlete olan yatırım maliyeti de göz önünde bulundurulmalı.
Eeee! Aslında denize dolgu yaparak üzerine golf sahası yapıyorsak, şehrin tek havaalanına 2. pistini de hızlı şekilde yapabilir, en azından yatırım planlamasına aldırabiliyor olmamız gerek!
Gönlümüzden geçen havalimanı hiç kapanmasın veya kapatılmadan onarılsın! Şunu da düşünmek gerek; kumluk, sulak alana yapılan pistin çökeceği hesaplanarak çok daha özenli/dayanıklı bir pist yapılmalı mıydı o da başka bir konu…
Son olarak; Samsun Çarşamba Havalimanı’nın kapanış ve açılış tarihleri net bir şekilde basın üzerinden duyurulmalı ve açılacağı tarih öncesinde ciddi bir bilgilendirme çalışması yapılmalı.
Yoksa maazallah, “Samsun-Sivas demiryolu da 3 yıl kapalı” olan Samsun için kayıplar çok daha fazla olur!
Kalın sağlıcakla…
Hüseyin KURT