(......)
14-Asılın. Hayatı, siz asılın. Birilerini siz arayın, irtibat kurun. İlgilendiğinizi ortaya çıkarın.
Size düşmanca davrananlara tebessüm edin, ikram edin onları şaşırtın. Çok lezzet alacak, rahatlayacaksınız.
Hele hastalar, yaşlılar; yakın akrabalar varsa onlara verilen himmet, yapılan yardımlar, nezaket ziyaretleri dertlerinizi unutturmakla kalmayacak içinizi, kalbinizi rahatlatacak, zevk almanıza sebep olacak...
15-Parklara gidin, evinizdeki çiçeklerin yanına oturun. Onları mana-i harfiyle, Allah adına seyredin. Onlardaki harikalıkların, güzelliklerin, mucizatın farkına varın. İntisap sırrını gerçekleştirin. Kulluğunuzu hatırlayın.
16-Hem meşakkat ve sıkıntıların sizi gaflete düşürmekten uzaklaştırdığını da düşünüp, şükredin. Yokluktan varlığa, nebati, hayvani hayatlardan çok yüksek bir varlık olmaya yükseltildiğiniz için şükredin. Dertlerinizin fani hayatın fani meseleleri içinde olduğuna şükredin.
17-Güzel, Nurlu eserlerden bir kitap alın elinize, bir konuya dikkatinizi iyice vererek orda yoğunlaşın. Ruhunuzun, kalbinizin ilgisini uhrevi meselelere çevirin.
18-Zaman zaman, İyilerin, Vefalıların, Efendilerin, Nuranilerin meclisine katılmaya çalışın. Orada konuşulanlara, konulara ruhunuzla teveccüh edin. Akıl ve kalbinizle beraber dinleyin. Oradaki halis insanları nazarınıza alıp, onlar gibi olmaya çalışın.
Bu dünya memleketine neden geldiğinizi hatırlayın. Yapmanız gerekenleri zihninizde planlamaya hemen orada başlayın. Dertlerinizin, kulluğunuz yanında üfürükten ibaret kalan dertlerinizin, hiç birini artık hatırlayamazsınız bile…
19-Seyahat edin, gitmek istediğiniz yere gidiverin. Yapamıyorsanız, engeller varsa hayallerinizi işleme sokun, ulaşmak istediklerinize hayalen ulaşıverin!
Dünyanın bir oyun ve oynaştan ibaret olduğunu hatırlayın. Kabrin arkasını, altından nehirler akan, hurilerle tezyin edilmiş ebedî alemleri düşünün.
Kısacası
Mümin olun,
Nurlanın;
Saadetimiz için
bu yeter be kardeşim...
Halil KÖPRÜCÜOĞLU