Alevi Başkan romanımda da yazdığım bir kahramanlık öyküsünü köşeme taşımak istiyorum.
Tarihte her zaman Haymana’ya iş düşmüştür ve Haymana kilit nokta olarak vatan için kahramanlık yapmıştır.
“Ankara’nın bekçisi Haymana ve Beş Atlının öyküsü bu. 30 Ekim 1918 tarihi ulusumuz için kara yazgılı bir dönemin başlangıcıdır. Mondros Mütarekesi olarak anılacak bir anlaşmanın hükümlerine göre, İtilaf Devletleri İstanbul’a donanmalarıyla girecek, ardından anlaşmanın ünlü 7. maddesine dayanarak yurdun her bölgesini işgale yeltenecektir. 15 Mayıs 1919’da İzmir, Yunanlılar tarafından işgal edilecek, bu olay bardağı taşıran son damla olacak, İstanbul Sultanahmet Meydanı’nda düzenlenen miting, Türk Milli Kurtuluş Mücadelesinin ilk kıvılcımı olacaktır. Düşman işgaline karşı silahlanan halk, zeybek, efe, milis, çete adlarıyla örgütlenecek, muazzam bir güç oluşturarak dağlara çıkacaktır. Hiçbir resmi makamdan, hiçbir kumandandan emir almadan, yalnız milli vicdandan emir alan, yapıcı, kurucu bir kudret olarak tanımlanan bu harekete Kuva-yi Milliye adı verilecektir. Tüm yurt sathında dalga dalga yayılan bağımsızlık rüzgârı, Haymana’mıza da ulaşmış, yurtsever Haymana halkı da Kuva-yi Milliye ruhuyla bezenmişti. Balkanlardan Cihan Savaşı’na uzanan, yılların acı dolu birikimi, Anadolu insanında yılgınlık ve kendine güvensizlik yaratmıştı. Bu ortam içerisinde, Kemalist bir Türk aydınının uğraşını, didinişini gözler önüne seren, halkla aydınlar arasındaki derin uçurumu yansıtan Yakup Kadri’nin ünlü Yaban romanının mekânı Haymana’nın Erif (Sandeğirmen) Köyü’dür. Ünlü romanımız, Kuva-yi Milliye ruhunu Anadolu’da ilk algılayan Haymana’mızın milli mücadelesini kanıtlayan bir tarihi belgedir:
Ankara’nın Bekçisi Haymana ve Beş Atlının Öyküsü
Anadolu’nun işgal edilmeye başlamasından ve İstanbul Hükümetinin zayıf düşmesinden cüret alan gayrimüslimlerden bir kısmı Ankara sokaklarında sabahlara kadar sevinç naraları atarak dolaşıyor, halkın huzur ve sükûnunu bozuyorlardı. Bu duruma çare arayan Ankara Vali Vekili Yahya Galip Bey, zamanın Haymana Kaymakamı Ali Cemal Bardakçı’ya 23 Eylül 1919’da bir telgraf çekerek vakit geçirmeden ve “acilen” Ankara’ya gelmesini ister. Kaymakam, ertesi sabah erkenden Haymanalı dört köylüyü yanına alarak yola koyulur, yedi saatlik yolculuktan sonra Ankara’da Vali’nin huzuruna çıkar. Yahya Galip Bey, kaymakamı sıcak bir şekilde karşılar, kendisinden Haymana’daki durumu öğrendikten sonra ‘Ben de Haymana’dan emin olduğum için seni buraya çağırdım. Ankara’da ise mutlaka asayişe ve otoriteye ihtiyaç vardır,’ diyerek Ali Cemal Bardakçı’ya Haymana Kaymakamlığı görevi yanında Ankara Polis Müdürlüğü görevini de tevdi ederek burada asayişi sağlamasını ister. Bu talimat ve görevden sonra Ali Cemal Bardakçı, Haymanalı dört köylüyü yanına alarak hemen işe koyulur. O geceden itibaren atlarının üstünde Ankara’nın karanlık ve dar sokaklarda tur atarak kısa sürede asayişi sağlar. Aradan bir zaman geçecek ve Yahya Galip Bey, Ali Cemal Bardakçı’ya; ‘Kaymakam yahu,’ diyecektir, ‘sarhoş naralarının yerini senin atlıların nal sesleri aldı.’
Dedem şöyle anlatmıştı: Vali açık konuşmuştu: ‘İlk iş olarak beni ve şehri bu laterna gürültüsünden kurtaracaksın, ötesini kendin bilirsin. Haydi, bakalım Allah muvaffak etsin…’ Valinin yanından çıkınca doğru polis dairesine gittim. Vilayet binasının biraz ilerisinde küçük ve sevimsiz bir bina idi. Müdür de Mülkiyeden genç bir arkadaştı. Kendimi tanıttım ama ne için ziyaretine geldiğimi anlatmakta güçlük çektim. Sonra durumdan haberdar edebildim, bu genç arkadaşı… Sözlerim bitince ayağı fırladı; ‘Aman kaymakam bey, hayatım size emanet, canımı kurtardınız,’ dedi. Kendisine güvence verdim. İnanmasını istedim. Korkacak bir şeyin olmadığını belirttim. Sonra dedim ki; ‘Hayatınız için hiçbir tehlike söz konusu değil. Bir süre evinizde oturacaksınız, maaşınızı da alacaksınız. Ben pir aşkına sizin görevinizi yapacağım. Tekrar ediyorum, meraklanacak bir şey yok. Bana güveniniz. Kendisi gibi bir Mülkiyelinin bu sözleri, müdürün yüreğine su serpti. Rahatladığını hissediyordum. Yanına bir polis kattım, evine gönderdim. Sonra, Başkomiser Mithat Bey’i çağırdım. Ankara’nın asayişi hakkında bilgi aldım. ‘Ankaralılar geceleri laterna ve silah sesinden uyuyamıyorlarmış, nedir bu?’ diye sordum. Mithat Bey rahatlıkla cevap verdi. ‘Efendim, bu taşkınlıklar mütarekeden bu yana böyle devam edip gider. Bu vatandaşlar akşamdan hemen sonra kafaları tütsülerler, ellerine laternaları alıp sokağa fırlarlar. Sokak sokak dolaşırlar. Bir kısmı istasyon, diğer bir bölüğü ise Sarıkışla tarafına gider. Bostanlarda içerler ve silahlarını ateşlerler…’‘İyi ama…’ diye sözünü kestim. ‘Neden kendilerine engel olamıyorsunuz?’ Cevabı gayet açıktı; ‘Efendim,’ dedi. ‘Kimseye bir şey söyleyemiyoruz ki! Bırakınız kendilerine ihtarda bulunmayı, yan baktığımız zaman bile…’ Mithat Bey gerisini söylemeye sıkılıyordu. Yüzüne bakınca devam etti. ‘Evet, efendim, kendilerine yan bakılınca, şehirde bulunan İngiliz ve Fransız komiserlerine gidiyorlar. Bizi şikâyet ediyorlar. Komiserler ise doğru Vali Muhittin Paşa’ya koşup bu şikâyetleri iletiyorlar. Vali Paşa, sızıltı çıkarmayın idare edin diyor. Böylece müdür bey, bize bu taşkınlıklar karşısında sadece susup seyirci olmak kalıyor. Zaten birazdan yeniden başlayacaklardır. O zaman göreceksiniz efendim.’ Gerçekten az sonra laterna sesleri ve tek tük silah patlamaları işitilmeye başlandı. Sonra azıttı bu sesler. Anlamıştım ki, Ankara’daki yabancı subaylardan cesaret alan bu vatandaşlar şımardıkça şımarmışlar, aslında zayıf ve adeta bir kukla olan hükümeti ve onun inzibat güçlerini hiçe sayar olmuşlardı. Vali haklı idi. Önce bu münasebetsizliklere son vermek, orada bugünden itibaren bir Türk Devleti otoritesinin bulunduğunu kendilerine anlatmak gerekiyordu. Zile bastım. İçeri gelen polis memuruna, dün gece benimle gelen dört Haymanalıyı bulup getirmesini emrettim. Biraz sonra beş arkadaş yorgunluklarını alamamış hayvanlarımıza atlayarak, Ankara’nın karanlık, dar ve dolambaçlı sokaklarına daldık. Aradan tam bir hafta geçmişti ki, ortalıkta ne laternalar, ne silah sesleri ve ne de sokaklarda İngiliz ve Fransız komiserlerine güvenerek serkeşlik edenler kalmıştı. Aradan bir zaman geçecek ve Yahya Galip Bey; ‘Kaymakam yahu,’ diyecektir, ‘sarhoş naralarının yerini senin atlıların nal sesleri aldı.’ Ankara’ya Atatürk’ten önce onun inancı ve ruhu gelmişti. Bunu beş Haymanalı ilk defa başarmıştı. Haymana’nın bu beş atlısının kahramanlık öyküsünü oluşturanlar; Kaymakam Ali Cemal Bardakçı, Urunkuşlu Karabeyoğlu Hacı Şükrü Kara, İkizceli Hacı Mehmet Otuz Oğlu, İkizceli İsmail Nutukoğlu, Nalbant Efe Tevfik Erşan’dır. İşte bu hikâyenin kahramanı benim öz ve öz dedem Ali Cemal Bardakçı’dır.”
Ruhları şad olsun, dönem dönem memleketlerden kahramanlar çıkar lakin Haymana milli mücadelede olsun, 15 Temmuzda olsun her daim vatanı için görevini layıkıyla yaptı ve yapmaya devam edecek çünkü mayamız sağlam. Allah’a ısmarladık hoşça kalın.
Seyfettin BUDAK
Neden iyi olan kaybeder!
Mehmet Nuri BİNGÖL
KIRMIZI İPEK ya da YEMİN
Hamdi TEMEL
Kirlenen Hava, Solan Hayat
Eyüphan KAYA
Ak Parti 23 yılda kendini ispat etti!
Adnan ÖZ
Samsunspor seriye bağladı!
Halil MERT
İngiliz+Abd Oyunları Bozulmalı…
Emine İPEK
Suskunluk: Kalbin Zarif Direnişi
Recep YAZGAN
Amentü’nün Diyalektiği
Vehbi KARA
Siyaset ve İnsanın Asli Vazifesi
Servet ZEYREK
Denge
Erol AYDIN
Kırık Kalpler Müzesi
Aydın BENLİ
Edebiyata Değer Katanlar Avukat Fatma Saçak Akbulut
Ahmet SAĞLAM
Göz Pınarları Kurudu
Ahmet AYDIN
Bilir misin?
Hasan KARADEMİR
Bir Asırlık Çelişki
Gülay ÇETKİN
Bu okulda yaşananlarda siyaset mi var yoksa milli eğitimin duyarsızlığı mı?
Burhan BOZGEYİK
Bir İstanbul Serencamı Daha (1)
Nihat Güç
Gittikçe Bunalıma Batıyoruz
Mehmet BOZKURT
Kirli Ellere Artık Dur Demeliyiz!
Bedriye Arık ÇAMBEL
Dengenin Formülü
Mahir ADIBEŞ
Gaflet mi dalalet mi!
Özlem Gürbüz
Eğitimle Değişen Dünyamız
Songül KARAMAN
Her Güne Bir İyilik Sığdırabilmek
Ahmet Eren KURT
Pensilvanya’da Taht Kavgası
Doç. Dr. Özlem Özçakır Sümen
Nasıl Bir Eğitim Ortamı?
Recep Ali AKSOYLU
Lipton’un Çekilmesiyle Kuru Çay Üretiminde Yabancı Kalmadı!
Abdulkadir MENEK
Sumud Kahramanları
Ahmet DÜZGÜN
Putlarımız ve Perestlerimiz
Cevahir AYDIN
Yanlış Anladınız
Mesut CİHAT
Allah'ın Zatı ve Subuti Sıfatları
Durmuş TUNACIK
Hilafet Işığı
Aysun Rabia GÜLER
Ebabiller Akdeniz'de
Uğur UTKAN
Mustafa Kemal Atatürk’ün Şeriatla İlgili Düşünceleri
Fatih ORUÇ
Orta Vadeli Program (2026-2028)
Bülent ERTEKİN
Güzel ülkem, güzel vatanım
Zuhal GÜNDÜZ
Gündemiz: Küresel Sumud Filosu
Batuhan ŞUORUÇ
Şıracılar
Hüseyin KURT
Samsun’un Ses Karnesi
Mesut BALYEMEZ
SOSYAL MEDYA KEVAŞELERİ
Bilal Dursun YILMAZ
Her Şey Dâhil Vicdan
Oktay ZERRİN
Sokak Cümbüşcüsü Hasan Yarar'ın Ardından
Ziya GÜNDÜZ
Atasoy Müftüoğlu Ve Hiçliğin Kıyısında
Ravza ZEYBEK
Bulanlar Arayanlardır
Suat ALTINBAŞAK
Kadınlara cuma namazının farz olmadığının Kur'an'daki delilleri (4)
Gündoğdu YILDIRIM
Komşuda pişer!
Aydan KURT
Farkında mısınız?
Asiye Tanrıöver TÜRKAN
Mahremiyet, insanın özgür iradesiyle var oluşu!
Mustafa ÖZEL
1. Sezon 3. Bölüm Yükleniyor
Zehra KINALI
Stratejik Ortaklık mı, Siyasi Çıkmaz mı!
Murat GÜLŞAN
Türk Milliyetçisinin Vicdan Muhasebesi
İsa ÇOLAKER
Aşık Veysel Şiirinin Renkleri
Fatma Nur ÖZCAN
Didar-I İkbal
Özhan KIZILTAN
Duvarların Ardında Filizlenen Hayat
Memiş OKUYUCU
Zübeyir Yetik’in Ardından…
Hasan TÜLÜCEOĞLU
Göbeklitepe'de HZ. İbrahim Silüeti
Denizay BÜYÜKDAĞ
Gazze’den Öğrendiğim İslam
Cahit KURBANOĞLU
Nefis nedir ve ne istiyor?
Ahsen Meryem SÜVEYDA
Onlar Kendilerini Biliyorlar
Fahri Urhan
Uyanık Olalım
Muhammed Rıdvan SADIKOĞLU
Vicdanın Yükselişi
Nesibe TÜKEL
Anne Hakkı
Denizay KONUK
Gözler Kör, Kulaklar Sağır Olunca; Başlar Öne Eğilirmiş
Mücahit GÜLER
Modern İnsanının Anlam Sorunu 1
Adem ÇEVİK
Türkiye Aile Meclisi'nden Ahlak ve Aile Koruma Çağrısı
Ergün DUR
ÖĞRETMEN
Hüseyin KAÇIN
Dindar neslin tanrı'sı yoksa dijital neslin tanrıları var!
Özlem AKYÜZ
Nereden geldiğini unutma!
Yusuf AKTAŞ
Köftenin kokusu kimleri cezbetti!
Emine AYDEMİR
Ateşle oynayan evliya Ateşbaz veli hazretleri
Tarık Sezai KARATEPE
Sen Yoksun Diye! Müjdecim!
Abdullah BİR
Fitne, Kaos, Suriye ve Suriyeliler’e Daire İki Kelam...
KÜLLİYEN YAZAR
Şşşşt Başkanım Sana Söylüyorum!
Süleyman GÜLEK
Küçük Lee İle Çekirgesi
Adnan ALBAYRAK ŞİMŞEK
MUHAFAZARLIK
Serkan GÜL
Çocukları +18 İçerikten Koruyun
Başyazı
Samsun’un sağlığıyla oynamayın!
Fehmi DEMİRBAĞ
ÇÖKÜŞ
Hacer Hülya KARADAĞ
Ayasofya'dan Sonra Mescid-İ Aksa'ya…
Tevfik DEMİR
28 Şubat Darbesine Dair Postmodern Notlar
Veysel BOZKURT
İnsan Beyni ve Kontrolü Bir Değerlendirme
Zinnur ŞİMŞEK
Bir Doğumun Ardından
Osman Çakmak
Eğitimin kıblesini batıldan batıdan çevirmek mecburiyeti!
KERİM YILMAZ
İlkadım'a damga vuracak başkan!
Adnan KARAKUŞ
Faruk Koca ve Batı Değerleri
Süleyman KOCABAŞ
Siyonist İsrail’in Koloniyal Jandarma –Polis Devleti Olarak Doğuşu
Şener Danyıldız
Trafikte Empati ve Sempati
Elif Ekşi ZORER
Güzellik
Orhan SARIKAYA
Direk Tehdit!
Saadettin BAYÇELEBİ
Sessiz Gemi
Yaşar BAŞ
Ormanlar Yanıyor Birileri Saçlarını Tarıyor!
Mahmut KURU
Aşk, Yine Aşk… Yine Aşk!
Ayhan GONCA
Fetö'den kurtulmanın tek yolu...
Hanife OKUTAN
Narsist Sapkının Kurbanı Olmayın
Hülya Bulut
Samsunlu Olmak Mı Samsun’da Yaşamak Mı?
Bukrenur YILMAZ
Keşkenin Halet-i Ruhiyesi
M. Burhan HEDBİ
Emekçinin elini öpen peygamber!
Prof. Dr. Adnan DEMİRCAN
Nasıl Ayağa Kalkarız!
Pınar HOLT
Kendini yeniden keşfet!
Ayhan ENGİN
Hazinemiz Ahlakımızdır…
Ahmet Kubilay
Ayvaz İnsan
Cuma YILDIZ
Cambridge’e Giden Aşk
Ahmet ÖZTÜRK
Hadi Türkiye, Dolar Düşüyor
Dursun Ali Tökel
Cinnet Buğdayları
Savaş UYAR
Varlığından Haberdar Olmadığımız Hastalığımız: Safsata
Ümit Zeynep KAYABAŞ
Güven Zor Bir Duygudur…
Nur DİNÇKAN
Udhiyyeden Kurbiyyete
Suat ZOR
ABD, Adana Mutabakatı Ve Suriye İle Nihai Çözüm
Sonradan Gurme
Beyaz Ev’de Yemesek De Olurdu
Ahmet Fatih AKKAŞ
Ferman!
AKASYAMSPOR
Yıldırımcı mıyız, Uyanıkçı mıyız!
Züleyha TUNA
Mevsimler Ve Sen
Ali KAYIKÇI
“Güldürmeyin” Bizi, “Sayın Hâkimler!..”/9
Gülay ALPAGUT
Cennet berat belgesiyle değil amelle kazanılır!
Hamza ÇAKAR
Çocuk Savaşçılar
Alperen CARUS
İttifaklar ve HDP çıkmazı!
Selma MEDENİ
Ne Hacet Seni Anlatmaya
Ankara KULİSİ
Çiğdem Karaaslan Çevre Ve Şehircilik Bakanı Mı Olacak!
MÜNEKKİT
Seçim Sonuçlarını Nasıl Okumalıyız!
Sıddıka Zeynep BOZKUŞ
Zahideler /Teyzeler
Kevser KARSLIOĞLU
Yeme Problemi Olan Çocuklar İçin Çözüm Önerileri
Selçuk KAYA
Yazık oldu!
Ali Haydar YILMAZ
Eğitimde fırsat eşitliği gelecek bahara mı!
Bedia YILMAZ
Ben de varım!
Levent BİLGİ
Fehmi Koru, Said Nursi Ve Susmak
İhsan ZORLU
Paralel Devletin Eli Postmodern Anarşizm!
Esat BEŞER
Gerger Gençliğinin Bayrak Sevdası
Nurettin VEREN
Japonya’daki G20 Zirvesinde, FETÖ’nün Üniversiteleri Konuşuldu mu!
Mehmet FIRAT
İlim Ve İrfanla Geçen Bir Ömür: Şeyh Esad El Çokreşi
Ahmet BEREKET
ABD temsilciler meclisinin kararına bir Bozkurt nidası ile gecikmeden cevap verelim!
Ali Can AKKAYA
İnanır, Sabreder Ve Gereğini Yaparsanız…
Hüseyin YILMAZ
Diyanet’in Atatürk’le imtihanı!
Oktay GÜLER
Merhaba!
Halil KÖPRÜCÜOĞLU
İslamiyet ile Tıb arasında problem var mıdır!
Atilla YARGICI
Kur’an’da Korona Var Mı?
Rukiye AYDIN
2022'de Kendime Bazı Tavsiyeler!
Osman KÖSE
Ahıska Türkleri Sürgün, Özlem Ve Gözyaşı
Ruhugül ZİYADAN
Hayrı harabat edilen Bafra!
Ali KORKMAZ
Eksik Organ Sendromu
Yücel EMRAH
Ben Muhammed...
İbrahim Yusuf ŞAHİN
Parçadan Bütüne, Kolaydan Zora Karşılaştırmalı Bir Dil Öğretim Yöntemi
Ebru AÇIKGÖZ
Taşların Gizemli Dünyasından Hayatınıza Renk Katan Mozaik Sanatı
EnesTANIŞ
Taşın Dediği
Muhyiddin SÜLEYMANOĞLU
14 Şubat Sevgililer Günü Üzerine Kalbî Bir Muhasebe
Mesut KÖSEOĞLU
Daha Ne Denir!
ACZ ZARİFOĞLU
Kırlarda Çiçekler Artık Bensiz Açacak…!!!
Muhammet ÜSTÜNER
Yeni Türkiye Düzeni
Meryem YİĞİT
Gitmek İsteyenler
İsmail OKUTAN
Gerçek Dostluğa Dair
Tolga TURAN
Maskın Ustası Özgür Maskeler
Bozkır KURDU
LÜTFEN BENİ CİDDİYYE ALMAYIN
Gülşen KILINÇER
Yeşilin Ormanına, Yatayına, Dikeyine, Her Türlüsüne Karşı Bunlar!
İlknur ESKİOĞLU
Neydik ne olduk allah'ım!
Adem MUTLU
Engelleri Aşıp Hedefe Ulaşmak!
Zelal ALPASLAN
İnsan Terazisi
Ömer KARAMAN
Sevgili Öğrencim…!
Ümit AYDIN
Partilerin Kaderi Mahalle Başkanındadır!
Ahmet Doğan İLBEY
Kemalist Gençliğin Çanakkale Şehitliğinde “Kadeş” Rezaleti!
Önder GÜZELARSLAN
İsraf Bir İnsanlık Suçudur!
Mehmet ÖZÇELİK
Altılı masa aday belirleye dursun atı alan üsküdar'ı geçti!
Gülhanım CAN
Eti Senin Kemiği Benim
Levent ERTEKİN
Fakir Halkın Bağışladığı 350 Uçak
Okan KARAKUŞ
Osmanlı Devletinde Ramazan Gelenekleri
Gülay YILMAZ
Sus çarpılırsın!
Bahar ARSLAN
Hakikati Algımıza Taşıyan Beden
Feyza Nur DİLEKCAN
SAÇMALAMA (!), SAÇMALIYORSUN (!), SAÇMA (!)
MEHMET ERBİL
Keşke bir mayıs bayram olsa!
Kürşat Şahin YILDIRIMER
Hücum Terapisi :Hayatın Anlamı ve Her İnsanın Kendine Sorduğu Soru
Sema KOCA
Rahmetini Umarak
Celal TÜRK
EKONOMİK KeRİZ
İbrahim Erdem KARABULUT
Her gün durmadan küfrediyorum!
Betül Özer BÖLÜK
Kelimelerin Şaşırtıcı Etkisi
İlknur GENÇOĞLU YILDIRIM
7'den 70'e Herkese İzciliği Sevdiren Işıltan Uşaklıgil Öğretmen
Muhammed Veysel AKKAYA
Allah’ın Seçkin Kulu Olmanın İşareti Kur’ân-I Kerîm’e Gönülden Kulak Vermektir
Edanur İSMAİL
Dünyada Neyi Değiştirmek İstersin
Nazile ŞANAL
Yol Ve Yer Arayanlara Ya Fettah
Prof. Dr. İnanç Özgen
Arazi Parçalılığı
Zehranur Yılmaz KAHYAOĞULLARI
Ulu çınarım, babam...
SAVAŞ YILMAZ
Her Nasip Vaktini Bekler, Vakit İse Yaradanı
MEHMET YILDIZ
Beterin beteri var…..!
Seyfullah YİĞİT
Buhara Bizi Çağırıyor… (-1-)