DOLAR 0,0000
EURO 0,0000
STERLIN 0,0000
ALTIN 000,00
BİST 00.000
Cahit KURBANOĞLU
Cahit KURBANOĞLU
Giriş Tarihi : 23-06-2022 16:08

Senede bir gün hatırlamakla baba borcu ödenir mi?

Babaları anlatmak ve anmak elbette bir güne sığmaz. Bu hatırlamak adına da yapılmaz.

Ayrıca babalardaki Babalık sırrı ömür boyu da anlaşılmaz. Nasıl mı, bilmem ki nasıl anlatalım?

Sadece aile idaresi yönüyle ele alalım. Bakıyoruz da bu kadar gelişmişlik ve imkanlar içerisinde dert yanıyoruz.

İşte bahaneler arıyoruz, neymiş suyumuz, ekmeğimiz ve  gıdamız eksik; paramız şöyle oldu, şuraya gitti buraya geldi.

Bazılarımız sırtımızı devlete dayamışız sabit bir gelirimiz var, bazılarımız esnaf, bazılarımız mütahit vb. şartlara göre ve enflasyona karşı ayarlama da yapılıyor. Bu grupların daha önceden bildikleri o gelirlere göre program ve plan yapması da mümkün, yani ayağımızı yorganımıza göre uzatmamız söz konusu, buna rağmen dert yanıyoruz, endişe duyuyoruz.

Peki şimdi bir babaya bakalım hayret bir şey nasıl anlatayım ki, neresinden anlatayım ki?

Evvela kahramanlığına ve fedakarlığına bir temas edelim. Bu baba bir gün Sivas’tan köye at ile gelmektedir. Sivas ile köyün arasındaki mesafe 15 km’nin üzerindedir.  Mevsim kıştır. Fırtına, tipi ve soğuk hep bir aradadır. Şimdi merkez köyü olan o köy o zaman Hafik kazasına bağlıdır.

Hafik’e de yeni bir kaymakam atanmıştır. Kaymakam karlı havada bir atın çektiği kızakla ilçesine gitmektedir. Aynı yolculukta bulunan bu köylüler de yolculuğa şahid olmuşlardır.

Kaymakamın atı da kızağı da Sivas’ın doğusundaki Seyfe Belini indikten sonra gidemez hale gelir. Köylüler köye gelirler ve derler ki Hafik’e yeni bir kaymakam gidiyordu, fakat atı ile beraber bizim gibi tipiye tutuldu. Yolda kaldı o ilçesine zor ulaşır.

Bu anlatacağım baba bunu duyar duymaz onlara soruyor; siz onu o haliyle bırakıp geldiniz mi?

Evet ne yapalım kendimizi kurtardık.

O baba onlara diyor keşke sizde donsaydınız da onu orada bırakmasaydınız.

Aynı kış şartlarında aynı köye henüz yeni gelen bu baba atına biniyor, kaymakamın o durumdan kurtulmasına yardımcı olmak üzere yola revan oluyor.

O esnada da bu baba köyde kayınpederine tembih ediyor ki, siz kaymakamı köye gelir gelmez, o donlardan kurtarmak için buzlardan temizlenmek için tedbir alınız.

Ve gece müthiş bir fırtına, ben şahsen o fırtınada yolculuk yapıp, sıkıntı yaşayanlardan biriyim, fırsat olursa bir gün o fırtınada ne yaşadığımı anlatırım inşallah.

Nihayet köyden şoseye kadar üç dört kilometre mesafeyi, yani Sivas’tan Hafik’e giden yola kadar geliyor ve babanın bindiği at kişlemeye başlıyor.

Etrafa bakma ve görme imkanı yok, öyle bir tipi ve fırtına var ki ağzınızı burnunuzu gözünüzü kapatarak gidiyorsunuz.

Neticede bu baba gözlerini açıyor bakıyor ki bir karartı var. Yaklaşıyor, yaklaşır yaklaşmaz kaymakamın sesini işitiyor.

Orada kim var?  Sen Hızır mısın?

Baba cevap veriyor. Benim, yakın köyden ben Mehmet Dumlu.

Kaymakam sen deli misin? Aklını mı yedin, defol git buradan!

Bu baba; hayır elhamdulillah ben akıllıyım ve burada seni donmaya bırakamam ya beraber donarız ya beraber döneriz.  Onun için buraya geldim diyor.

Kaymakam şaşırıyor, olmaz böyle bir şey diyor. Ben donuyorum, git sen kendini kurtar benden iş geçti.

Baba diyor ki; hayır şu anda henüz daha elimizde fırsat var, ben size ne söylersem siz onu yapacaksınız!

Kaymakam Allah Allah çattık diyor. Nereden bulduk bu deli adamı ve babaya:

Peki ne söylüyorsan söyle bakalım, diyor. Kahraman baba diyor ki; derhal o kızakdan aşağı in, şu karların üzerinde hareket etmeye başla!

Allah Allah diyor ne olacak? Sen biraz açıl, ataletten kurtul, kendine gel! Ben seni ata bindireceğim. Sen attan düşmeden, ona tutunursan yeter. Bu at seni gideceğin yere götürecek diyor.

Sen ne yapacaksın diyor kaymakam?

Ben de diyor bu atı kurtarmaya çalışacağım.

Bırak diyor, deli olma diyor, bu at dondu zaten, sen kendini kurtar diyor.

Ancak emir komuta artık babadadır. Kaymakam ata bindiriliyor, hatta atın eğerine de sicimle bağlanıyor, şayet dengesi bozulur düşerse hiç olmazsa attan ayrılmasın diye. Neticede at yola revan oluyor.

Bu fedakar baba, kızakdaki atı çözüyor, ileri geri hareket ettire, ettire atı yerinden oynatıyor. Hatta donmak üzere fakat soğukta zaten bir gayret içinde, kurtulma çabasında olan atı neticede çıkarıyor.

Oradan bu baba atı terkine alıyor ve başlıyor onu hareket ettirmeye, yürütmeye, yürüye yürüye köyün yolunu yarı edince; ondan sonra artık ata da biniyor ve köye geliyor.

Kaymakamı gideceği yerde buluyor ve merak içerisinde kaymakam da ikide bir bu babayı sormaktadır. Ama kendisi de hareket edemiyor, çünkü donmuştur.

Babam bakıyor ki kaymakama ilk müdahale doğru yapılmıştır.

Ne yapılmış biliyor musunuz? Kaymakam yanmış gübreye gömülmüştür. Şayet yanmış gübreye gömülmeseymiş, kaymakam o donmuş halinde, derisi vücudu kim bilir belki kangren olacaktır.

Neticede kaymakam kendine geliyor ve bu hamiyetli baba ile köye ulaşmış oluyor.

Evet bu olayı o kaymakamdan bizzat ben de üniversite imtihanlarına girerken 1969’da Ankara’da dinledim.  Bu babanın anlattığını fazlası ile o da anlatmış oldu.

Neticede kaymakamla aralarında geçen olayı burada bıraktıktan sonra ben devam edeyim. 

Bu baba böyle kahraman bir baba, devletten bir geliri yok, memur değil, sabit bir ücreti yok esnaf değil, köylü Mehmet ağa. Ne yapar ki?

Tarlaları eker, biçer hasat yapar, ondan ihtiyacını ayırır, fazlası olursa satar, olmazsa şükreder. 

İnekleri vardır, sütleri yağları ve yoğurtlarıyla kendi ailesinin efradını, yani on çocuk babası bir çocuk küçük yaşta vefat etmiş, dokuz çocuk hayatta, onların geçimini temin etmeye çalışmıştır.

Kim bu fedakar baba fe Subhannallah… Baba olan bizlere numune-i imtisal.

Ey baba senin sabit bir gelirin yok, devlet memuru değilsin, esnaf değilsin, 12 ay gelirin yok, sen bir yıl çalışırsın, bir ay buğdaydan arpadan sattıklarından elde bişey kalırsa, onu bir yıl boyunca on nüfusla paylaşırsın.

Allah Allah sen on çocuğu nasıl büyütüp, her birini okuyabilecekleri yerlerde okutup, adam olmalarına vesile oldun.

Bu eğitimi nereden aldın? Sen bu bilgiyi görgüyü nereden elde ettin ey numune baba?

Fesubhannallah, bu anlatılanlarla bitiyor mu?

Hayır hayır bakınız:

Bir de bu babanın köyde, köy odası vardır. Köy odasına köylüler gelirler, işte olursa çay içerler. O zaman şekerle çay içmek fermana mahsustur.  Ancak üzümle, dutla,  kayısıyla çay içilebilir veya şeker varsa birkaç bardağa bir tane şeker ancak verilebilir bir dönemdir. 

 

Dışardan gelenler de burada misafir edilir, onlara da yemek yapılırdı.

 

Bir bakarsın gece saat ikide uykunun derin yerinde, ikram sever baba, hizmet edecek çocuklarının uykudan uyandırılmasını istemiştir.  Çünkü misafir odasına misafir gelmiştir.  Anneden de o saatte yemek istenmektedir. 

 

Yemek hazırla gönder!

 

Misafirimiz var, diye o cefakar anne o saatte, uykuda veya uyanıklık arasında babayı beklerken, kalkar ya da daha uyumamıştır, elbise ve esvapların yırtık ve söküğünü onarmaktadır. Başlar yemek yapmaya.

 

İşte o zaman hazırda ne yemek var?

 

Yumurta ya da yoğurt, peynir, bal, tere yağı, işte o zamanın tandır ekmeği ve su… O zamanın eğer varsa akşamdan kalma yemek.  Onlarda koyularak sini ile çocuklar vasıtası ile misafir odasına gönderilir.

 

Şimdi düşünüyorum bu babayı, senin bir gelirin yok, ama böyle fedakar, bonkör, eli açık, ikram seven bir insansın.

Bunu nereden öğrendin? Bu eğitimi sana hangi okul öğretti? Hangi öğretmenlerin öğretti?

 

Allah Allah yani daha anlatacağım, bu baba kimin babası? Hepimizin babaları böyle değil mi?

 

Bir gün bu baba Isparta’ya gelmiş, oğlunun yanında misafir olmuş. Oğlu onu Isparta’da gezdiriyor ve izzet ve ikramda bulunuyor. Oğlu da o zaman üniversitede hocadır.

 

Bir gün bu baba oğluna diyor ki; oğlum sen acından ölürsün!

 

Bu cümle karşısında şaşıran oğlu babacığım diyor:

 

Hayrola neden bana böyle söylediniz?

 

Oğlum senin misafirin gelmiyor, sen acından ölürsün.

 

Allah Allah o zaman oğlu anlıyor ki bu baba misafire neden bu kadar çok önem veriyor?

 

Oğlu, bu babanın on çocuğu ile hiçbir sıkıntı çekmeden, kimseden borç almadan, hatta gerekirse sağa sola borç dağıtarak nasıl geçindirdiğini, nasıl yetiştirdiğini ancak anlayabiliyor.

 

Peki diyor oğlu; babacığım ne yapayım misafir geldi de ben misafir etmedim mi? Kapıdan mı döndürdüm?

 

Oğlum diyor, senin yerde sofran yok.  Bu eve misafir gelmez, yerden sofrası kalkmayanın da evine misafiri gelir. İşte ikram seven baba, aynen böyle, yerden hiç sofrası kalkmaz.

 

Normal günlerde olsun, bayramlarda seyranlarda olsun, hatta bazan da köyün insanlarını çağırarak onlara yemek verme noktasında da rehberlik yaparlar, mihmandar baba.

 

Şimdi anlıyorum eğitim farklı bir şey, bambaşka bir şey, eğitim yaşayarak elde edilen bir şey, öğretim gibi değil, onun için bizim maalesef eğitim noktasında çok eksiklerimiz var.

 

Bu vesileyle babalar gününü kutluyorum ama bir günde kutlanmaz babaların bu fedakarlıkları.  Onun için Allah kabul etsin her aklımıza geldikçe, her fırsat buldukça arkasından evrat ve ezkar ve dualarla destek olmaya çalışıyoruz babamıza. 

 

Babamın bana yaptıklarının karşılığını şahsen ben  hiçbir zaman ödeyemem, ya bu fedakar babanın emeği ödenebilir mi? Nur içerisinde yatsınlar.

 

Prof. Dr. Cahit Kurbanoğlu

NELER SÖYLENDİ?
@
Cahit KURBANOĞLU

Cahit KURBANOĞLU

DİĞER YAZILARI Ramazan Bayramı Kâinat Allah’ı CC Anlatan Cisim Giymiş Kitaptır Leyle-i Kadir Allah Tekrar Beraber Olmayı İhsan Eyledi Bu mümtaz zat kimdir! Herşey Peygamberimiz Hürmetine Yaratıldı Kutlu Doğum 7 Kutlu Doğum 6 Kutlu Doğum 5 Zamanın Değişimi Kutlu Doğum 3 Kıyametin Kopması Kutlu Doğum Dünyanın ve İnsanlığın Ömrü KUTLU DOĞUM İslâm Bilim Adamları 175 İslam Bilim Adamları Bediüzzaman Said Nursi 44 İslam Bilim Adamları Bediüzzaman Said Nursi 41 İSLAM BİLİM ADAMLARI Bediüzzaman Said Nursi 36 Tek Kurşun Atılmadan Yapılan İhtilallerden Namlulularını Kardeşlerine Çeviren Kanlı İhtilale İslam Bilim Adamları Nerde Kalmıştık Kur’an-I Kerım Allah’ın Kelamı ve İnsanlığın Mukaddes Kitabıdır Kuva-Yı Milliye Hareketi Ve Ölüme Mahkûmiyet İSLAM BİLİM ADAMLARI İslâm Bilim Adamları İslâm bilim adamları Mimar sinan 3 İslâm bilim adamları Mimar Sinan 2 İslam Bilim Adamları İslam Bilim Adamları İslam Bilim Adamları 20. milli eğitim şurası üzerine 4 20. Milli Eğitim Şurası Üzerine 3 20. milli eğitim şurası üzerine 2 Milli Eğitim Şurası Üzerine İslam Bilim Adamları İslam bilim adamları İbn-i cezzâr İslam Bilim Adamları El Râzî 3 İslam Bilim Adamları El Râzî İslâm Bilim Adamları Yunus Emre 2 İslâm Bilim Adamları Yunus Emre İslam Bilim Adamları Mürsiyeli İbrahim 15.Yy İslam Bilim Adamları El-Câhiz; 781, Basra Al-Farghānī Ahmed Fergani İslam Bilim Adamları Abd Al-Rahman Al-Khazini Çanakkale Unutulamaz Çanakkale Unutulamaz İslam Bilim Adamları İbn-İ Heysem İslam Bilim Adamları İbn-İ Heysem İslam Bilim Adamları İbn-İ Heysem 28 Şubat’ın Hatırlattıkları İslam Bilim Adamları İbn-İ Heysem İslam Bilim Adamları İslam Bilim Adamları Câbir İslam Bilim Adamları Ebû Mûsa Câbir Bin Hayyân; 721-815 İslam Bilim Adamları İbn Rüşd İslam Bilim Adamları El-Nefis İslam Bilim Adamları İslam Bilim Adamları El-Kindî İslam Bilim Adamları Ebu Yusuf Yakub Bin İshak El-Sebbah El-Kindî İslam Bilim Adamları İbn-i Sina İslam Bilim Adamları El-Birûnî 2 İslam Bilim Adamları Ebu Reyhan Muhammed Bin Ahmed El-Birûnî İslam Bilim Adamları El-Hârizmî Fârâbî 3 İslam Bilim Adamları Fârâbî 2 Farabî, Ebû Nasr Muhammed Bin Muhammed El-Fârâbî Hasan İbn-i Heysem, 965, Basra; Gazâlî, Horasan Harf İnkilabı İle Gelenler İslam Bilim Adamları 1 Mucize Nedir! Verilen Cihazları Heder Etmeyelim! Bilgi Teknolojileri Çağı Allah‘In Sanatlarını Saymakla Bitiremeyiz Süt Fabrikası İnsanı Anlatmakla Bitiremeyiz İpek Böceği Semavatta Bir Gezelim mi? Kâinatta Ne Varsa Bal Arısıında Var Arıya Yuva Yapması İlham Ediliyor Arılar Mucize Yaratıklar! Balın Kalorisi Reçelden Daha Az Bir Arıcıyı Ziyaretim Mucize Hedefindeki Teknolojinin Dili 20 Asansör ve Uzay Asansörü İtfaiyecilerin Kullandığı Yanmaz Elbise! Elektrik İle İlgili Ayetler Ayasofya-I Kebir Camı-I Şerifi Açılması İle Bir Haftada Dört Bayram Yapıyoruz Ulaşımda İnsanlığın Vazgeçilmezi Hızlı Tren Mucize Hedefindeki Teknolojinin Dili Tren-Şimendifer Nuh’un Gemisini Yüzdüren Su Nereden Geliyor? Enerji Kaynağı Olarak Ne Kullanımıştır! Mucize Gemiyi Bildiren Ayetler Elhamdülillah Ayasofya Camiimiz Hürriyetine Kavuştu Gemiyi İnsanlığa Mucize Eli Hediye Ediyor Hazreti Nuh Aleyehisselâm Allah’ın Adalet İle Hükmeden Sultanları Var Sesin İletimi De Mucize Hediyesidir Alaşımlar İnsanlığa Mucize İle Gelmiştir Demir Cevheri Yerine Altın Olsaydı Ne Olurdu Ayasofya Camiini ibadete açmak! Mucize Hedefindeki Teknolojinin Dili Hazreti Duvud’un Demir Madenini Eritmesi Mucı̇ze Hedefı̇ndekı̇ Teknolojı̇nı̇n Dı̇lı̇ Fehim İfhamdan Daha Esheldir Mucı̇ze Hedefı̇ndekı̇ Teknolojı̇nı̇n Dı̇lı̇ Demir Mucizesi Mucize Hedefindeki Teknolojinin Dili Sağlık Kurumlarımız İyi Durumda Sondaj Makinaları Musa Aleyhisselamdan Mı İlham Aldı 65 Yaş Üstüne Uygulama Mükafaat Mı, Ceza Mı? Adaletli İdare Etmek, İdare Edilenleri Yerinde Görmekle Mümkündür Bu Millet Bir Daha 27 Mayıs Yaşamıyacak Mucize Hedefindeki Teknolojinin Dili Televizyon, Bilgisayar Ve İnternet Mucize Hedefindeki Teknolojilerin Dili Mucizelerin Dili Mucize Hedefindeki Teknoloji Kur’an Ve Peygamber Mucizeleri Ne Söylüyor Güzel İnsanlar Arkalarından Rahmetle Anılır İnsanın Yaratılışı Alemin Yaratılışından Daha Muazzam Allah’ın Cc Kitabı Olan Dünyanın Manasını Bil İnkarcıların Çokluğunun Kıymeti Yoktur İyiliğin Ücreti Teşekkürdür İman Hem Dünya Ve Hem De Ahiret Saadeti Kazandırır! Ölüm Ebedin Bir Başlangıcı Dünyada Zalim Ve Mazlum Ayrılmıyor Bu Hayat Bu Dünyaya Bile Dayanamıyor Ölümün Hakikati Nedir Allah CC Önce Bize Emanet Veriyor Sonra da Bu Emaneti Bizim İçin Koruyor! Dünyayı Terk Mi Edelim Daha Acayib Olan Birinci Yaratılışını Kabul Edip, Daha Kolay İkinci Yaratılışını Uzak Görüyor İnsan Nereye Gidiyor Sevdiklerimizden Geçici Ayrılık Hayat Samediyet Aynasıdır Hayat Bedene Girerse Ne Olur Hayat Yalnız Mı Yaratılıyor! Hayat Kanundur, Nurdur! Hayat Nereden, Niçin Geliyor Mülk Sahibi Kim! Kur'ân'ı Dinleyen İnsana! Ruh Sahiplerinin En Şereflisi İnsan Allah’ın rahmeti her şeyi kaplamıştır! Dünya Allah’ın esmasının tecelli yeridir! Şu Mevcudat Nedir Muhalefet Etmek Şehitlerimizi Yok Saymaktır! Yaratmada Allah İçin Büyük Küçük Fark Etmez Ölüm Ve Hayatın İdaresi Ölüm Nasıl Nimet Olur Şehitlik Bir Hayat Mertebesidir Regaib Gecesi 33 Şehit(1) Kesin Davet 33 Herkesin Önceliği Dünya Bayram Yüksel Ağabey 2 Çocukların 15 Günlük Tatili Kesin Davet 24 İnsanın Şekillenmesi Kesin Davet 23 Hayat Kudretin Tasarrufudur! Kesin Davet 22 Kesin Davet 21 Bu Vücut Ebedi Hayata Uygun Değil Kesin Davet 20 Hayatın Sahibine Teşekkür Borçluyuz Kesin Davet 19 Bize Hayatı Neden Verdi? Kesin Davet 18 Cenab-ı Allah’ın Yuhyî İsmi Kesin Davet 17 Hayat Kesin Davet 16 Kesin Davet 15 Dünya Rahmine Gelen Çocuk Kesin Davet 13 Nimet Kesin Davet 12 Kesin Davet 11 Herkes İçin Bu Yolculuk Var Kesin Davet 10 Kesin Davet 9 Kanunlara Nasıl Güveniyoruz Kesin Davet -7 Kesin Davet -6 Kesin davet -5 Kesin Davet -3 Kesin Davet -4 Kesin Davet -2 Kesin Davet -1 Gerçek Öğretmeni Tanıyalım -6 Gerçek Öğretmeni Tanıyalım -5 Gerçek Öğretmeni Tanıyalım -4 Gerçek Öğretmeni Tanıyalım -3 Gerçek Öğretmeni Tanıyalım -2 Gerçek Öğretmeni Tanıyalım -1 Bayram Yüksel Ağabey -2 Bayram Yüksel Ağabey Asrın derdi ile dertlenen adam vefatının sene-i devriyesi vesilesiyle Bediüzzaman said nursi 39 Asrın Derdi İle Dertlenen Adam Vefatının Sene-İ Devriyesi Vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi -38 Asrın derdi ile dertlenen adam vefatının sene-i devriyesi vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi -37 Asrın derdi ile dertlenen adam Vefatının sene-i devriyesi vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi -36 Asrın derdi ile dertlenen adam vefatının sene-i devriyesi vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi 35 Asrın Derdi İle Dertlenen Adam Vefatının Sene-İ Devriyesi Vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi 34 Tek Vücut Ve Tek Ses (3) Tek Vücut Ve Tek Ses (2) Zaman tek vücut ve tek ses olma zamanıdır! Asrın Derdi İle Dertlenen Adam Vefatının Sene-İ Devriyesi Vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi -33 Asrın Derdi İle Dertlenen Adam Vefatının Sene-İ Devriyesi Vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi 32 Asrın Derdi İle Dertlenen Adam (Vefatının sene-i devriyesi vesilesiyle) Zelzele! Asrın derdi ile dertlenen adam vefatının sene-i devriyesi vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi -30 Asrın Derdi İle Dertlenen Adam Vefatının sene-i devriyesi vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi -28 Asrın Derdi İle Dertlenen Adam Vefatının sene-i devriyesi vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi -27 Asrın Derdi İle Dertlenen Adam Vefatının sene-i devriyesi vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi -24 Nimete Saygı Gösterilmezse Elimizden Gider 2 Nimete Saygı Gösterilmezse Elimizden Gider -1 Asrın Derdi İle Dertlenen Adam Bediüzzaman Said Nursi 26 Asrın Derdi İle Dertlenen Adam Vefatının sene-i devriyesi vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi -25 17 Ağustos Sakarya Depremi Münasebetiyle Asrın Derdi İle Dertlenen Adam Vefatının Sene-i Devriyesi Vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi -23 Enemizi kurban edebildik mi? Asrın Derdi İle Dertlenen Adam Vefatının Sene-İ Devriyesi Vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi -22 Asrın Derdi İle Dertlenen Adam Vefatının Sene-İ Devriyesi Vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi -21 Asrın Derdi İle Dertlenen Adam Vefatının Sene-İ Devriyesi Vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi -20 Asrın Derdi İle Dertlenen Adam Vefatının Sene-İ Devriyesi Vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi -19 Asrın Derdi İle Dertlenen Adam Vefatının sene-i devriyesi vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi -18 Asrın Derdi İle Dertlenen Adam Vefatının Sene-İ Devriyesi Vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi 17 Asrın Derdi İle Dertlenen Adam Vefatının sene-i devriyesi vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi 16 15 Temmuz 2016 Gecesi Ve 16 Temmuz 2016 Sabahı Asrın derdi ile dertlenen adam vefatının sene-i devriyesi vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi 15 Asrın Derdi İle Dertlenen Adam Vefatının sene-i devriyesi vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi 13 Asrın Derdi İle Dertlenen Adam Vefatının sene-i devriyesi vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi 12 Asrın Derdi İle Dertlenen Adam Vefatının sene-i devriyesi vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi 10 Asrın Derdi İle Dertlenen Adam Vefatının Sene-İ Devriyesi Vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi 8 Asrın Derdi İle Dertlenen Adam (Vefatının Sene-İ Devriyesi Vesilesiyle) Bediüzzaman Said Nursi 7 Asrın Derdi İle Dertlenen Adam Vefatının sene-i devriyesi vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi -6- Asrın Derdi İle Dertlenen Adam Vefatının sene-i devriyesi vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi 5 Asrın Derdi İle Dertlenen Adam Vefatının sene-i devriyesi vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi 4 Asrın Derdi İle Dertlenen Adam Vefatının sene-i devriyesi vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi 3 Asrın Derdi İle Dertlenen Adam Vefatının sene-i devriyesi vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi 2 Asrın Derdi İle Dertlenen Adam Vefatının sene-i devriyesi vesilesiyle Bediüzzaman Said Nursi -1- Müslümanın kazancında harama yer olamaz! İsrafın Reçetesi Oruç III İsrafın Reçetesi Oruç II Cennet Anneler Ramazan-ı Şerif Allah’ın insanlara hediyesi ve ikramı! Bilim Adamı Sorumluluğu -5 Bilim Adamı Sorumluluğu -4 Bilim Adamı Sorumluluğu 3 Bilim Adamı Sorumluluğu 2 Bilim Adamı Sorumluluğu -1- Âkif Ve Bediüzzaman En çok yaptığımız şey, en kolay işlediğimiz Bakış Açısı - 3 Bakış Açısı -2 Bakış Açısı -1
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
NAMAZ VAKİTLERİ
Gazete Manşetleri
Yol Durumu
BURÇ YORUMLARI
  • KOÇ
    Koç Burcu
  • BOĞA
    Boğa Burcu
  • İKİZLER
    İkizler Burcu
  • YENGEÇ
    Yengeç Burcu
  • ASLAN
    Aslan Burcu
  • BAŞAK
    Başak Burcu
  • TERAZİ
    Terazi Burcu
  • AKREP
    Akrep Burcu
  • YAY
    Yay Burcu
  • OĞLAK
    Oğlak Burcu
  • KOVA
    Kova Burcu
  • BALIK
    Balık Burcu
ANKET OYLAMA TÜMÜ
E-Bülten Kayıt
ARŞİV ARAMA