DOLAR 0,0000
EURO 0,0000
STERLIN 0,0000
ALTIN 000,00
BİST 00.000
Abdullah BİR
Abdullah BİR
Giriş Tarihi : 19-02-2020 10:32

Sivil Mi, Üniformalı Mı, Az Mı, Çok Mu Kanlı Olacak...

Türk Devleti son zamanlarda özellikle Akdeniz, Libya ve Suriye de Devletimizin, Milletimizin, Mazlumların ve İslam Ümmeti’nin huzuru-geleceği adına hem masada hem de sahada çok güzel ve etkili stratejik hamleler yaptı.

Bu hamleler dışarıda ve içeride ki birilerinin keyfini kaçırmış veya hesaplarını bozmuş olmalı ki o birileri gerek içimizde besledikleri hainler, gerekse dışarıda ki köpekleri ile her fırsatta devleti tehdit ettiler, tehdit ile de yetinmeyerek Halkımıza, Reis’e ve Devlete karşı siyasi, askeri, ekonomik, sosyolojik ve psikolojik saldırıya geçtiler.

İlk bakışta birbirinden bağımsızmış gibi görünen bir takım kişi ve kuruluşlar son 90-95 yılda sahip oldukları medya, sermaye ve gücü kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne savaş ilan ettiler.

Global güç sahipleri tarafından Fenerbahçe ye başkan yapılan Rahmi’nin oğlu Ali KOÇ geçenlerde sözde futbolda ki adaletsizlik ve bu adaletsizliğe sessiz kalan TFF üzerinden devleti tehdit etti.

Akabinde zaten daha önce yapılan sosyolojik söylem ve eylemler ile zihinsel manada gergin olan toplumu kaplara bölmeye çalışan, psikolojik olarak iç çatışmalara hazırlamak isteyen şeytanın yeryüzündeki temsilcisi küresel yapı yeni bir “Darbe” söylemini dillendirmeye, her fırsatta gündeme getirmeye başladı.

İBB başkanı Ekrem İ.Oğlu İBB Meclisinin bazı binaları Beyoğlu belediyesine tahsis eden kararını “ben bu kararı uygulamam” sözü ile meclise “Sizin mecliste ki sayısal çoğunluğunuz ve işime gelmeyen, beğenmediğim kararlarınız benim umurumda değil, ben bildiğimi okurum” mesajı ile görünürde İBB meclisinde ki AK Partili ve MHP li üyelere, gerçekte ise o meclis üyelerini seçen İstanbul halkına meydan okudu.

S’oros’un Çocukları Feminaziler Konya da ki bir cinayetin katilinden Kahraman çıkartma derdine düştüler.

Yine iki gün önce CHP li azgın güruh İstanbul Kadıköy de ki bir “Klise” nin önünde açtıkları “Okulda, orduda ve Nikah da Hoca istemiyoruz” sergi ve imza kampanyası ile milletimizin manevi değerlerine bir kez daha aleni olarak hakaret ettiler, hatta savaş açtılar.

İki gün önce Davutoğlu Gezi Parkı davasından çekildi, ertesi gün A. Gül “Gezi ile büyük gurur duyuyorum” diye açıklama yaptı, dün ise Osman KAVALA dâhil Gezi Parkı kalkışmasının sanıklarının tamamı beraat ettirildi.

Normalde sıradan ve günlük yaşayan insanlar tarafından birbirinden tamamen bağımsızmış gibi görünen yukarıda ki olayların aslında bir merkezden yönetilen bir operasyonun küçük parçaları olduğunu fak etmek gerçekten çok zor ve herkesin yapacağı bir değerlendirme değil.

Özellikle de son yıllarda her fırsatta iki kilo patates ve soğana vatanını satacak seviyede

--Operasyon Manyağı yapılan,

--”BEN” merkezli düşünen, yaşayan,

--Kör tuttuğunu topal yakaladığını halleder,

--Bu devirde gemisini yüzdüren kaptandır”

-- Haram helal fark etmez, sen yeter ki ver Alllah’ım bu kulun yer

Mantığında ve amacında ki halkın bazılarını yukarıda ifade ettiğim olayları bir araya getirerek ve doğru bir analiz yapmasını beklemek elbette ki mümkün değil.

Normalde 90 B.Otobüsü, 240 Polis Aracı, 45 Ambulans, 7 si  itfaiye aracı toplam 600 aracı, 58 i kamuya ait 309 binayı, yakan yıkan, 20 gün boyunca İstanbul’u cehenneme çeviren ülkeyi 150 milyar dolardan daha fazla zarar sokan Gezi Kalkışmasının finansörü, planlayıcısı ve uygulayıcısı olan sanıklarının tamamının beraat ettirilmesi görmesini bilen, azda olsa aklı olan insanlar için Hukuk kılıfı ile yapılan darbenin en güzel delilidir.

Ancak ne yazık ki bu Guguk darbesini bile görmekten ve fark etmekten aciz operasyon manyağı yurdumun insanlarına yargının bu Beraat kararının Gezi benzeri yeni bir kalkışmaya yeltenecek hainlere Biz üzerimize düşeni yaptık ve hukuken bu kararımız ile sizin önünüzü açtık, sizde üzerinize düşeni yapın ve gezide yarım bıraktığınız vatana ihanet ve devlete isyan işini tamamlayınmesajı olduğuna inandırmak bir kenara yargının bu açık mesajının gerçek manasını anlatmak bile imkânsız gibi görünüyor.

Halkımızın büyük bir çoğunluğu “gerçekleri görmüyor” diye oturup bekleyecek miyiz?

Yoksa “ne yapalım kendi düşen ağlamaz” diyerek göz göre göre vatanımızın elden gitmesine, Ümmetin son kalesi, Mazlumların son umudu olan devletimizin içimizde ki hainlerin ve basiretsizlerin çabası sonucunda zalimlerin eline düşmesine, bir avuç da olsa bu ülkede ki masum ve mazlum halkın perişan ve yok edilmesine seyirci mi kalacağız?

Elbette ki hayır…

Ne mi yapacağız?

Bu millete çekecekleri operasyon, yapacakları Darbe sivil mi, üniformalı mı olur umurumuzda değil. 15  temmuzda  olduğu gibi bu defa “ ben Darbemi yaparım, başarırsam sıkıntı yok, amacıma ulaşmış olurum, başaramazsam da gider Silivri de paşa paşa yatarım” düşüncesinde olanlar çok yanılıyor.

Çünkü yeni bir darbe kalkışmasına kıyısından köşesinden bulaşmış olanlar, alkışlayanlar, pasif de olsa destek verenler, hatta sessiz kalanlar da dahil olmak üzere herkesin kanının döküleceği, canının garantisinin olmayacağı kesin gibi görünüyor.

Yani hamama girenlerin tamamı az veya çok terleyecek, bazıları yaptıklarının veya yapması gerektiği halde yapmadıklarının bedelini malıyla, bazıları da canıyla ödeyecek gibi bir hava ve koku var ülkede.

 

Mazlumların ve İslam Ümmeti’nin son kalesi bu vatanı, devleti parçalamak isteyen, topraklarımıza göz diken Siyonist Zalimlere, Kâfirlere ve onların içimizde ki beslediği hain köpeklere asla ve asla teslim olmayacak hala bir kitle var ülkemizde.

Allah’a teslim olmuş ve gerçekten inanmış Bedir de ki 313 Müslüman gibi canı pahasına Kâfirlere ve Zalimlere karşı önce malları, sonrada canlarını ortaya koyarak direnecek, ölürsek şehit, kalırsak gazi olacağını düşünen, canı pahasına da olsa bu topraklarda ki ezan sesinin dinmesine, Kırmızı Beyaz ay yıldızlı bayrağın inmesine izin vermemeye yeminli vatan evlatları var.

Ve o vatan evlatları her fırsatta,

“Azdan az, çoktan çok gider”

“Sonunu düşünen kahraman olamaz”

“Bayrakları bayrak yapan üstünde ki kandır,Toprak uğrunda ölen varsa vatandır”

“İnanıyorsak galip gelen ve üstün olan biz olacağız inşallah”

diyerek bu vatanın ve devletin sahipsiz olmadığını dosta düşmana duyuruyorlar.

Selam ve Dua o vatansever insanların üzerine olsun (Amin)

NELER SÖYLENDİ?
@
Anonim 4 yıl önce
Yazınızda bazı kısımları fazla gereksiz bulsamda beğendim diyebilirim. 10/7
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
NAMAZ VAKİTLERİ
Gazete Manşetleri
Yol Durumu
BURÇ YORUMLARI
  • KOÇ
    Koç Burcu
  • BOĞA
    Boğa Burcu
  • İKİZLER
    İkizler Burcu
  • YENGEÇ
    Yengeç Burcu
  • ASLAN
    Aslan Burcu
  • BAŞAK
    Başak Burcu
  • TERAZİ
    Terazi Burcu
  • AKREP
    Akrep Burcu
  • YAY
    Yay Burcu
  • OĞLAK
    Oğlak Burcu
  • KOVA
    Kova Burcu
  • BALIK
    Balık Burcu
ANKET OYLAMA TÜMÜ
E-Bülten Kayıt
ARŞİV ARAMA