Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Derneği’nin eski Büyük Üstadı “Bizim imama, mürşide ihtiyacımız yok” demişti.
Ezoterik okullar bu tür restleri sevmez. Benzer söylemlerin altında kalan nice ham ervah’lar görmüştür bu topraklar.
Kader size öylesine meydan okur ki; sözünüzün üzerinden üç yıl geçmeden gider İmamoğlu’na atıverirsiniz oyunuzu… “İmamoğlu’na ihtiyacımız var” dedirtir Yücelerin Yücesi.
Gittikçe CHP’lileşen ve adeta muhalefetin odağı haline gelen Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Derneği iyi yetişmemiş Büyük Üstat’lar tarafından yönetiliyor. Yadırgamamak lazım masonluğun 110 yıllık tarihinde birçok kez politikaya müdahil olduğu, hatta elini hiç politikadan çekmediği tarihi kayıtlarda mevcut.
Abdülhamit’i tahtan indiren masonlar bugün de iktidarı karşı devrimci ilan etti.
Erdoğan’ın idaresindeki Türkiye karşı devrimci de siz değil misiniz? Milletten para alıp karşılığında NUR vermek mi Atatürk devrimciliği? Derneğe üye olurken Tanrı’ya inanıp inanmadığını sormak, gözlerini bağladığınız adayların ellerini kutsal kitapların üzerine koyarak tanımadığı bir derneğin henüz tam olarak bilmediği kurallarına uyacağına yemin ettirmek mi? Yoksa Atamızın kapatılmasını istediği bir derneğin ayakta kalması, topluma yayılmasını sağlamak için localar açmak mı?
İkiyüzlülüğün adresi haline gelmişsiniz. Atatürk’ü överek, lümpen çizginizi devam ettirme peşine düşmüşsünüz. Tarikatlara karşısınız ama tarikatları aratmayacak kadar sütlerinize biatkâr olmuş, dernek başkanını eleştirmeyi yasaklamışsınız.
İşinize gelince laik masonlarsınız, işinize geldiğinde NUR’a kavuşmuş, İsa’nın fakir askerlerisiniz…
İktidar karşıtlığı gözünüzü öyle boyamış ki; devlet aleyhindeki hareketlere girişmeyeceğinize dair ettiğiniz yemine rağmen PKK‘nın destek mesajı yayınladığı bir lidere Pazar günü gidip tıpış tıpış oy vereceksiniz. Laiklikten dem vurup, seçim propagandası esnasında Yasin-i Şerif’i ezberden okuyan İmamoğlu için seferber olduğunuzu çok iyi biliyoruz.
Türkiye’deki masonluk dünyadaki örneklerine benzemeyen şekilde tehlikeli bir çizgide hızla ilerliyor. Derneğinize yeni şeyler öğrenmeye gelen iyi niyetli biraderlere televizyonlarda izledikleri haberlerin yorumların ötesinde sunulan bir bilgi yok. Subliminal mesajlarla her gün biraz daha politize oluyorlar. Ezoterizm’in çok uzağındasınız. Derneğiniz “Çakma Atatürkçü Düşünce Derneği” ne dönüştü. Sayenizde, Atatürk’ün kemikleri sızlıyor.
Kelimenin tam anlamıyla tehlike var. O tehlike uluslararası algı oyununun bir parçası haline gelmenizdir. Savunduklarınızla yaptıklarınızın arasındaki makasın giderek açılmasıdır. Bugün ülkemiz üzerinde oynanan oyunun farkına varamamanızdır.
Yarın İstanbul seçimleri için oy kullanacaksınız. “İmama, mürşide ihtiyacımız yoktur” diyen malum Büyük Üstat ile birlikte uyacaksınız hazır olan İmamoğlu’na…
Özhan KIZILTAN